gördüğü dersi yalnızca sınıfı geçmek sorumluluk olarak görmeyen, aynı zamanda hobi olarak da ilgilenen ve araştırmayı seven öğrencinin, hobisine verdiği önemin karşılığıdır. dersi yalnızca öğrenci olmasının yükümlülüğü olarak değil aynı zamanda zevk aldığı bir alanın resmileştirilmiş hali olarak görmesi onu başarıya götürür.
ancak ilköğretimde gerçekleşebilecek durumdur.temelle yapılmış olabilir.lisede ve üniversitede böyle bir durum mümkün değildir,istisnaların kafası tez uçurulmalıdır.
açık düzen sınavlardan birinde bala göte sınav sorusunun çok benzerine denk gelerek, soruyu eksiksiz çözmek ile edinilecek tecrübe. sınav sonuçları ilan tahtasına asıldıktan sonra dedikodular başlar:
- la bu ipne hiç derslere girmediydi..
+ olm çok pis kopya çekmiş
- kimden çeksin? tek 100 alan o var bak...
+ biraz ordan biraz şurdan çekmiştir...
çoğu çalışamayan ve çalışmayı sevmeyen sınav mağdurlarının sinir olduğu öğrenci tipi. maalesef zekidirler ve bu duruma hiç bir şekilde müdahale edilemez.
geçen yıl gerçekleştirdiğim eylem. galatasaray fenerbahçe derbisi ** hani şampiyonluk derbisi maça gittik maçı 1-0 aldık şampiyonluk sevinciyle geceye kadar eglendik ertesi gün matematik yazılısına girdim 100 aldım haa sinava hiç çalışmadım ama konuları iyi biliyordum sonuç olarak sayısal derslerde konuları bilmeyip yazılı günü sabahlasanızda bir *ok yapamazsınız.
sınıfın en iyisi kankan olacak, adamı razı edeceksin, sınavda arkasına oturacaksın, önce kendi kağıdını dolduracak, bir çırpıda senin boş kağıdınla değiştirip yeni bir kağıt yapacak, sen adını, soyadını, numaranı, hayattaki amacını çiziktirip kağıdı hocaya vereceksin. beş gün sonra panoda notunu göreceksin, pis pis sırıtacaksın. anca böyle olur züğürdün düğünü. olmuşluğu da vardır lakin sayın bakan başka soru almayacak.