öğrencilerin şiir okuması insanı hayattan soğutuyor. üstelik okulda şair ruhlu bir hoca varsa daha da beter. saçma sapan tonlamalarla iğrenç şiirlerini dinlemek zorunda bırakıyor. yeni neslin fuzuli'yi falan sevememesi hep bundan. böyle böyle şiirden soğuttular bizi.
sözde atatürk ü ve şehitlerimizi anıyoruz, sözde bayram kutluyoruz, sözde önemli günleri idrak ediyoruz, hepsi sözde.
ulan dünyanın neresinde var böyle tören yapmak, bu anlamlı günleri anlamamıza değil maalesef nefret kazanmamıza neden oldu bizlere. şimdide çocuklarımıza olmakta, bu kafa ile gidilirse yarın torunlarımızda mı aynı şeyleri yaşayacak.
asker gibi yürüttüler bizleri, saatlerce ayakta beklettiler, stadda zaman zaman -10 derece soğukta zaman zaman da 40 derece sıcakta karton kaldırttılar, yanlış yapana hakeret ettiler, küçük düşürdüler,o anlamlı günü bize zehir ettirtiler.
maalesef bugün de aynı şeyler yaşanıyor, yarın da yaşanacak.
bunları yapıyorlar da ne oluyor, işte memleketin hali ortada, yoksulluk hat safhada, terör hat safhada, hırsızlık dolandırıcılık almış başını gitmiş, adam kayırmanın haddi hesabı yok, özgürlük desen hep sözde, geleceğe olumlu bakamıyoruz.
bakan bile itiraf ediyor "eğitime gereken önemi vermedik" diye, halbuki bize bunları yaptıran değerli hoclarımız "çok iyi eğitimciyiz" diye geçiniyorlardı, gördük eğitiminizi, allah sizleri nasıl biliyorsa öyle yapsın emi...
müdürün gaza gelip saatlerce konuştuğu, soğuğun ya da sıcağın ortasında öğrencilerin acınası hale düştüğü durumdur. bir de bu kıymetli(!) konuşmayı kaçırmasınlar diye tören başladıktan sonra gelenler okula alınmaz.
Müdürün 10 saat kendisi için önemli biz öğrenciler için *ıçtığımız *ok kadar önemsiz( hatta bu daha önemli) konuları konuştuğu, yandaki hocaların pis pis sırıttıkları ve ardından istiklal marşı içinde çirkin davranışların sergilendiği, bir de güneş oldu mu yeme de yanında yat diyebileceğimiz hayatmızın unutulmaz günleridir.