Her sabah işe giderken başımıza gelendir. Özellikle saatlerle oynadıkları günden bu yana gece karanlığında uyanmak işe gitmek çok zor geliyor. Bir de bunun sevgiliyi yatakta bırakıp işe gitmeli versiyonu var ki öpmeyi birakabilirseniz çıkıp gidersiniz.
yatak bu sabah dile geldi metin şentürkten bırakma beni ye bağladı yapma etme full ortapediğim didim dinletemedim. yalandan 5dk daha girdim yorganın altına sonra çişim geldi çıkmam lazım dedim kaçtım.
allah dışarda çalışanlara güç kuvvet versin zaten hep diyorum onlar cennete giremezse biz kapısından bile geçemeyiz.
geçen sabah kaldırımda dikiliyorum köpeğin biri (insan değil gerçek köpek) yanıma yanaştı etrafımda bi iki tur attı kuyruk salladı felan neyse ayağımın dibine yattı belki acıkmıştır dedim poğaçalardan birini verdim kokladı ama yemedi içimden "vay mk. şu hayatta istanbul köpeği olmak varmış dedim" köpek işittimi ne olduysa daha fazla içerlemeyeyim diye poğaçayı yedi.
yani diyeceğim o ki bolluk içinde yüzüyoruz allah bugünlerimizi aratmasın.
bugün çok koydu yatak adeta "abi gitme bırakma beni ne olur bak ne güzel osura osura ısıtıyordun beni" diye inliyordu bi çırpıda sik pardon sildim attım onu.
pazartesilerde bi ibnelik var yatak bile duygusala bağlıyor.
kaldırımdaki sokak kedisi bile taşşak geçer oldu, gözlerine yoğunlaştım suratında ufak bi tebessüm vardı "beynini sikiyim bu saatte işemi gidilir" diyordu.