2005 yılında yaşanmış gerçek bir olaydır..Sürü psikolojisine en güzel örnektir..
Yer: Cennet türkiyemin bir köyünün merası..
Haber: Uçuruma çok yakın bir yerde otlayan küçük baş yaklaşık 1000 adet hayvan uçuruma en yakın olan koyunun karşı taraftaki kayaya atlamak isterken düşmesini bir oyun sanarak kendilerini uçurumdan aşağıya bırakmışlardır..
Sonuç: 800 küsür telef,100 küsür geri zekalılığı kesinleşmiş yaralı küçük baş hayvan,ne olduğunu şaşırmış bir garip çoban..
Amerika MIT üniversitesinden Daniel Wegner’e göre insan birçok kararını kendi iradesiyle almaz, çoğu durumda gerçekten istediğini yapamaz, çevresine boyun eğer. Wegner bu çalışmalarıyla, insanın aldığı kararları, onun çevresindeki insanların etkilediğini bilimsel olarak kanıtladı.
Jonathan Howard'ın belirttiği gibi:
Çoğunluk etkisi insanları sadece belirli bir kararda değil, genel kültür ve çalışma ortamıyla ilgili olarak da etkileyebilir. Grup tutumları ve normları 'bulaşıcıdır'. Çevremizdekilerin tutum ve davranışlarından bilinçsizce etkileniriz. Hepimiz kendimizi daha önce tatsız bir grubun içinde bulduk, belki de rötarlı bir uçuşu bekleyen pek çok kızgın havayolu yolcusundan biriydik. Gerilim elle tutulur olabilir ve yanımızdaki yabancılara tepki olarak kendi kaygımızın arttığını görebiliriz. Benzer şekilde, spor etkinlikleri ve performanslar gibi deneyimler de büyük ölçüde keyiflidir, çünkü kalabalığın heyecanı hepimize yayılır.
Genellikle koyunlar sürü halinde yaşarlar. Çünkü onlarda sürü psikolojisi hâkimdir. Koyunlardan biri uçurumdan atladığında diğerleri de uçurumdan atlar. Yine böyle bir koyun sürüsü yıllarca sürü halinde yaşadıktan sonra, bir gün koyunlardan biri isyan eder ve şöyle söyler: "Sürü psikolojisinden bıktım artık." Az sonra diğer koyunlar da teker teker aynısını tekrar etmeye başlar: "Ben de bıktım..." "Ben de bıktım..."
velhasılı mevcut yönetimi destekleyenler de, bizim gibi karşısında olanların da içinde bulunduğu psikolojidir efenim.
"Kınanırım" diye korkan tırsakların ve fikri olarak yalnız kalmak yiğitliğini gösteremeyenlerin, her türlü oluşuma dahil olma içgüdüsünün tezahürüdür. Misal; takım tutmak bile böyledir. Nasıl takım tutmaya başladığını dahi açıklayamayan, başlangıcını hatırlamadığı halde bunu "doğuştan" gibi saçma sözlerle açıklamaya çalışan insanların içinde bulunduğu haldir. Bu sadece futbol konusunda böyle değil, her konuda bu şekildedir; yoksa yumurta pişirmediği halde masaya konulan pahalı ve markalı o telefonu satın almış ve alacak kopillerin mantıklı ve mâkul açıklamaları olmaması nasıl açıklanabilirdi? Kendisi için değil de esas başkaları için daha doğrusu hava atmak için yapılan her türlü cacıklıklara verilen ortak addır sürü psikolojisi.
sosyal medya dahil, hayatımızın birçok anında açık açık kendini sergileyen, bir çeşit akıl oyunu. koyun gibi o olayı, ya da fikri, kendi fikriniz, düşünceleriniz farklı olmasına rağmen takip ederken buluverirsiniz kendinizi.
o yüzden her gördüğünüz şeyleri sorgulayın diyorum üzerine basa basa.