sürrealizm

    58.
  1. ''dna tanrı ile insan arasındaki tek bağlantıdır.''

    salvador dali'nin 1953 yılındaki keşfiyle birlikte dna sarmalına olan hayranlığını dile getirdiği sözüdür. dna sarmalını bundan sonraki 28 yıllık sanat hayatı boyunca pek çok ünlü tablosunda görebilmek mümkündür. ''dna sarmalını taşıyan kelebekler'' adlı bu tablosu en tipik örneğidir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1739463/+

    bir tanrı'ya inanmayıp onun insanoğluyla olan bağlantısına hayranlığını dile getiren dali'nin sanat hayatında siyasetin etkisi büyüktür şüphesiz.

    hayata, troçkist ve dadist akımların etkisiyle, anarko-komünist olarak başlayan dali, franco rejimine verdiği destekle bir faşist olarak sonlandırmıştır. “Her sabah uyandığımda Salvador Dalí olmanın eşsiz keyfini yeniden yaşıyorum.” diyen sanatçı maalesef, hiçbir -izme narsisizme bağlı olduğu kadar sadakat gösterememiştir.

    fakat dali şüphesiz sürrealizmin öncü en büyük ressamıdır.
    21 ...
  2. 1.
  3. gerçeküstücülük.
    avrupa'da iki dünya savaşı arasında gelişen sanat akımı.
    temelde, 1910'ların ortalarında usçuluğu yadsıyan dadaizmin yapıtlarıyla ortaya çıkmıştır.
    sürrealistler geçmişte avrupa sanatını ve siyasal yaşamını yönlendiren usçuluğun, 1. dünya savaşıyla doruğa ulaşan bir yıkıma ulaştığına inanmış ve bu tür usçuluğa karşı tavır almışlardır.
    sürrealizm terimini ise ilk kez şair apollinaire 1917'de bir oyununu tanımlamak için kullanmıştır.
    manifeste du surrealisme'i hazırlayan akımın sözcüsü şair ve eleştirmen andre breton'a göre sürrealizm bilinç ile bilinçdışını birleştiren bir yoldur ve bu bütünleşme içinde düşsel dünyayla gerçek dünya mutlak gerçek ya da gerçeküstü anlamda iç içe geçiyordu.
    7 ...
  4. 62.
  5. ikinci dünya savaşı’ndan sonra sanatçıları sarıp sarmalayan akımdır.

    Sınırların, kısıtlanmaların, içe atılanların ortaya saçılmasıdır. Rüyalardaki zamansızlığın ve serbestliğin görünür olmasıdır.

    Sınırsızca saçmalama özgürlüğüdür. Freud kıvılcımı ateşleyen, salvador dali yangını körükleyendir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1905297/+
    4 ...
  6. 18.
  7. tdk'nın "gerçeküstücülük" olarak tanımladığı fransızca'dan gelme bir kelime.

    tdk'nın tanımı çerçevesinde "hayatı gerçekler üzerine değil hayaller üzerine, ama hayalleri de gerçekler üzerine kurma eğilimi" diye bahsetmek istiyorum kendisinden.

    gerçeküstücülüğü ilk kez gabriel garcia marquez'in "yüzyıllık yalnızlık" kitabında gördüm. ama daha sonra düşündüm, elimi kaldırıp indirdiğimde oluşan hava akımının etkisi bir yıkıma sebep olacak güce sahip olsa bundan zevk alır mıydım? "evet" dediğim anda herşey gözümde değişmeye başladı. beyin gücüyle uçmak, rüyalarda her gün devam eden bir seri gibi "kendi dünyanı kurmak", hayvanlarla konuşmak, bir an için toprak olmak, ateş olmak, su olmak...fazla çocuksu, çocukluktan kalmış gibi gözüken onlarca, yüzlerce şey. Normal olmanın neresi güzel? basit olmanın neresi güzel? hayalgücünün mükemmeliyeti ile yoğrulmuş bir akıl oyunudur gerçeküstücülük.

    bir, iki ya da daha fazla satır içeren bir dizi sözle yalnız bırakıyorum sizi:

    Sürrealist olmak istiyorum, belki de nihilist
    Tüm gerçekleri yok saymak için,
    Bir günahkar olmak istiyorum
    cehennemdeki ateşe üflemek için,
    Bir adım atmak istiyorum cennete
    yasak elmayı görmek için,
    Ve ateist olmak istiyorum
    Bir anda boşluğa düşmek için,

    Sadist olmak istiyorum
    insanların yüzündeki acıdan zevk almak için,
    Ve mazoşist olmak istiyorum
    önceki düşüncemden pişman olup, acı çekerken zevk almak için,

    edit: noktalama işaretleri.
    5 ...
  8. 64.
  9. 52.
  10. 13.
  11. az limon ile limonata yapmaya benzer.

    şekeri öyle ya da böyle fazla koyacaksınız.

    ama ona da limonata denmez,
    "şerbet" denir.

    fazlası insülin salgılatır,
    ilk insülin dalgası kan şekerinizi aşırı düşürür,

    aptallaşırsınız.

    hüzün vadesi için,
    (bkz: şeker hastalığı)
    4 ...
  12. 20.
  13. türk edebiyatında garipçiler ve ikinci yeniler'i etkilemiş bir akımdır.
    2 ...
  14. 2.
  15. I. Dünya Savaşı'ndan sonra Andre Bretton'un öncülüğünde protest bir akım olarak ortaya çıkan ve düşsel bir anlatım tarzı seçen sürrealizmde, gerçeklik kaygısından uzaklaşıldı, gerçeküstü düzeye çıkıldı. Sigmund Freud'un kuramlarından esinlenen Breton için bilinçdışı, düş gücünün temel kaynağı, deha ise bu bilinçdışı dünyasına girebilme yeteneğiydi. Bilinç ile bilinçdışını bütünleştirmek üzere, düşsel dünya ile gerçek yaşam "mutlak gerçek", ya da "gerçeküstü" içiçe geçiyordu. Sürrealizm'in resim alanında yer alan sanatçılar, bir uçta ne olduğu tam olarak anlaşılmayan ancak sezilebilen biyomorfik biçimler kullanarak (simgesel sürrealizm), bir diğer uçta ise ayrıntılarının tümü inceden inceye tanımlanmış olmasına karşın usçu anlamı bozarak (veristik sürrealizm) düşsel bir dünya yaratmışlardır.
    Sürrealist akımın, resimdeki önemli temsilcilerinden olan Rene Magritte (1898-1967) Belçika'da doğdu ve yaşadı.1916-18 yıllarında Brüksel Güzel Sanatlar Akademisi'nde öğrenim görmüştü.
    Magritte, yapıtlarında ağaç, sandalye, kapı, pencere, ayakkabı gibi çok sıradan nesneler (gerçek figürler) kullanmasına rağmen, eserlerinde uykudan uyanma evresindeki bilinçdışı durumu büyüleyici bir biçimde yansıtmaktadır. Sanatçı, gerçekçi ve doğrucu bir yaklaşımla betimlenmiş, kolayca tanınan bu sıradan nesnelerin görüntülerini, kendi doğal çevrelerinden çıkartıp, usa ters düşen, şaşırtıcı, düşsel bir ortam içinde vermiştir. Gerçeklik duygusu yaratan ip uçlarını bilerek yanlış kullanıp, görünen dünyanın gizeminden kaynaklanan şok ve sürprizleriyle bizi geleneksel görme alışkanlıklarımızdan özgürleştirip, us ve mantık dışını anlamaya zorlamaktadır.
    "Personal Values" isimli yapıtında nesneler uzaydaki yerleriyle uyumsuz büyüklüktedir.
    "The Blank Seeing"de arkada kalarak görünmemesi gereken ağaçlar, hatta boşluk ön plandaki atın önüne gelmektedir.
    "The Empire of the Light" isimli yapıtında ise ön plandaki ışık ve gölgeler gökyüzündeki aydınlıkla çelişmektedir.
    2 ...
  16. 16.
  17. sürrealist suallerle dolu bir tekne...su aldı. battı. batamayanlar karaya vardı. -her yer karanlık- gafletine düşmeseydi belki, düşmeyebilirdi de. diyal'ekti, çözüm biçemedi. geçti romantizm devri be babacan, sür eşşeği realizme.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük