bir zamanlar sadece şehirde sayısı biri ikiyi geçmeyen büyük marketlerde bulunabilen pahallı yumurta. varlığından haberdardık ama pek alamazdık. 90 larda çocuk olmak
her şeyin ucuz, her hazzın kolay ulaşılabilir/tüketilebilir olduğu çocukluktan kötü değildir. hiçbir uzaktan kumandalı arabayı, bozuk rulmanlar ile kendi yaptığım tahta arabaya değişmezdim.
haftada bir yaşanan mutluluktur. Almanya' da akrabası olanların farklı farklı kinder çikolatalar yiyip biraz hava attığı, daha şanslı olduğu çocukluktur. Kinder maxi' lerin, pinguilerin olmadığı çocukluktur. içinden acaba nasıl bir oyuncak çıkacak diye merak ettiğimiz, ülker' in misilleme yapıp toto' yu çıkardığı çocukluktur.
Hep almak istediğim ama cebimde 50 bin dışında paramın olmadığı çocukluğumun eziklik dönemlerini yaşatan saçmalık. 90'lı yıllarda çocuk olanların içinde ukte olarak kalmıştır ah ah eski günlere döndüm yine...
o pahalıdır diye söyleyememiştim bile.. ne kadara satıldığını bilmiyorum o yüzden. büyüyünce(!) sürekli alıp, çocukluktaki kırgınlıklarımı bastırmaya çalışmıştım ama olmadı..*
mahallede sadece babası memur olan ya da dedesi zengin olan çocuklar alılardı bunu.
100.000 lira idi 1 adeti . halbuki leblebi tozu 10.000 liraydı hani şu kalın poşetteki.
meybuzda 10.000 lira idi nerden baksan 3-4 günü çıkartacak kadar bir paraya satılıyordu da sadece babası
zengin veled dediklerimiz alıyordu.
6-7 yaşlarındayken markette annemden istemiş ve hayatımın en büyük derslerinden birini almıştım.
(25 sene geçti rakamlar atmasyondur)
-anne kinder alsana bana. (toto falan yok o zaman)
-kinder mi, ne o?
-bak bu, çikolata, oyuncaklı.
-kaç para o?
-5 bin lira.
-bakarız dur, yumurta almayı unutmuşum şu karşıdaki raftan 3 tane al getir bakiim.
(eve dönerken)
-bak oğlum 3 tane yumurta artı tadelle 2 bin lira tuttu, bu yumurtaları 3 gün boyunca kahvaltılarda yiyeceksin, tadelle de ise o kinder'den daha fazla çikolata var, al bu da sana 3 bin lira cep harçlığı kendine bakkaldan naylon top alabilirsin. bu dediklerimi düşün yarın yine istersen kinder alırız.
ben hatırlıyorum,ilkokula giderken annem hep 150ml lik meyva suları alırdı,bigün bakkala gittik anne şu meyvesuyundan alıyım dedim 1 litrelikten aman allahım sevinçten uçmuştum yaw,şimdi ben bunu ne içerim diye hayaller yaptıydım eve gidene kadar...
aslında daha neşeli geçmiş çocukluktur. beş para etmez leblebi tozuna kuruşlarımızdan özenle para biriktirdiğimiz o zamanlarda, abimin kendisine bir tane bana bir tane sürpriz yumurta aldığı zamanlar benim için bayram sabahları gibiydi mesela. gayet net hafızamda.
geçenlerde ablamla konuştuk. benden bir yaş küçük erkek kardeşime süpriz yumurta almak için zamanın gazatelerinden tan gazatesi alıp kupon biriktirmiştik. kaç kupon hatırlamıyorum ama o zamanlar bakkalda satılmıyordu işte. alıp eve geldiğimizde içinden ne çıkacak acaba heyecanı bizi sarmıştı. ufak, önemsiz ama bizim ve kardeşim için önemli bi süpriz yumurta oyuncağıydı. biz mi yaşlandık, devir mi değişti ne oldu anlamadım kardeşim.