ösym'ye, devlete ve ilber ortaylı'ya tepkileri artıracak gelişmedir. şimdi bu kaza sonucu ağır yaralananlardan biri ölürse, devlet sınav yerlerini değiştirdiği için nasıl hesap verecek kürt ailelere?
diha'nın konuya ilişkin haberi, şöyle: "Erzurum ve Bitlis'te YGS sınavına giren öğrenciler dönüşte kaza geçirdi. Meydana gelen iki ayrı kazada, 5'i ağır 9 öğrenci yaralandı.
Tercihlerinin dışında Bitlis ve Erzurum'da sınava girmek zorunda kalan Van'da ve Hakkari'den giden öğrenciler dönüş yolunda kaza geçirdi. Bitlis'ten Van'a dönen öğrenci minibüsü Reşadiye çıkışında kaza yaptı. Kazada 5 öğrencinin ağır yaralandığı belirtildi. Yaralılar, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.
Erzurum'dan Van'a dönen öğrenci minibüsü ise Ağrı'nın Tutak ilçesi'nde şarampole yuvarlandı. Bu kazada ise 1 ağır 3 öğrenci yaralandı. Yaralılar Tutak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı."
hep devletin suçu zaten. yolları yapmaya giden makinaları yaktı devlet kendi kendine. yeni otobüsler yakıldı yine devlet tarafından. çocuklara kopya çektikleri için değil de sırf laf olsun diye başka şehirlerde sınava girmeleri söylenmiş. nasıl devlet lan bu? sınavsız alın bunları boğaziçi'ye.
editto: söylemeyi unuttum ben de ünide sınava girerken kopya çekmek isterdim, 500 kişilik anfide gözetmensiz sınava girmek isterdim ama kabul etmedi bu hain devlet. kopyaya soğuk bakıyorlar. adalet falan bir şeyler zırvaladılar ama tam anlamadım ben de.
geçmiş olsun ancak bu Türk kürt herkesin başına gelebilir buna kürt diye dikkat çekmek çok saçmadır. milleti ayrımcılığa itmekten başka bir şey değildir. sürgün dedikleri devletin toplu kopya çekmelerinin önünü kesmek için denediği bir yöntemdir. kader diye bir şey var kardeşim kaza adı üstünde bu kadar safsata yorumlar olmamalı akıl var mantık var
suçun kendilerinden bir önceki nesillerde aranması gereken durum. işte insanlar suç işlerlerken ardından doğacak sonuçları görebilmeli.
ama devlete bok atmak daha kolay. alışmış kudurmuştan beterdir, ne diyelim...
üzücü olan durumdur. bu nedenden ötürü acındırmaya ihtiyacı yoktur, "sürgün" gibi ifadeler kullanılarak. doğu-güneydoğu bölgelerimizdeki ygs ile alakalı durumu bilmem; ama işin gerçeklik ile hiçbir bağı olmasa, devletin kendi kaynaklarını* boşa harcaması oldukça anlamsız olurdu. öte yandan; her sene binlerce vatandaşımız trafik kazalarında ölüyor, bir o kadarı da yaralanıyor. kazaların insan ayırt etmediği ise ayrı bir gerçek; bu istanbul'da olur, ankara'da olur, herhangi birinin başına gelebilir. Eğer, devletin bu işte bir ihmali olduğunu düşünüyorsan ve gerçekten devlet ile alakalı bir ihmal söz konusu ise devleti suçlayabilirsin, bu doğal hakkın. Gel gelelim, suçlu şoförse, devleti * bu konuda suçlaman oldukça saçmadır.
