sürgün

entry87 galeri0 video10
    1.
  1. cezalandırmak için birini başka bir yerde yaşamaya zorlama, yaşanılan şehirden ya da ülkeden uzaklaştırma durumu.
    2 ...
  2. 2.
  3. sözleri aysel gürel'e ait zülfü livaneli şarkısı.

    gökyüzünde yeryüzünde
    gün doğdu mu her gün ilk gün
    her gün aydınlıktır
    yoksa ümit her yer loş karanlıktır

    yar gurbette can yürekte
    bir kafeste ne amansız
    sonsuz ayrılıktır geçmez zaman
    her gece hep aynıdır

    fırtınada ak ayazda
    sürgün her yerde hep yalnızdır
    gül açsa da kuş uçsa da görmez
    dargındır
    her durakta her uykuda

    sürgün her nefeste yalnızdır
    her şafakta her yudumda
    hasret sancıdır

    yol alsa da, ses duysa da,
    dağ aşsa da her yan en son,
    her an son adımdır tek başına yalnızlık
    bir yankıdır
    7 ...
  4. 3.
  5. kişinin bulunduğu yerden başka bir yere gönderilmesi ile gerçekleştirilen ceza.
    (bkz: gurbet)
    (bkz: memleket)
    1 ...
  6. 4.
  7. bitkilerde yaprağın dibinden çıkan, üzerinden vejetatif ve generatif organı veya ikisini birden taşıyanbitki kısmı... her yıl yeni sürgün verir bu bitkiler.
    1 ...
  8. 5.
  9. rafet el romanın şarkısı;

    Ben yar kendimi bildim bileli bir sana aşık sana deli,
    Seninle açtım bu gözleri seninle kaparım ancak...

    Yar kendimi bildim bileli bir sana aşık sana deli,
    Seninle açtım bu gözleri seninle kaparım ancak...

    Dur durak bilmez bu gönül,
    Koşar peşinden bir ömür,
    Son demindeyken hayatın,
    Neden bu sürgün.
    Bilirim seni sevdim zamansız,
    Sen sabırsız ben bir arsız,
    Hiç utanmadık inan seninle sevişirken...

    Gel yalan yokki içinde
    Sen tanımadın mı onca sene,
    Düşlerimden kalktılar,
    Sana uyandım sadece....

    Ben yar kendimi bildim bileli bir sana aşık sana deli,
    Seninle açtım bu gözleri seninle kaparım ancak...
    4 ...
  10. 6.
  11. aysel gürel'in ne kadar geniş bir yelpazayle ve dünya görüşüyle söz yazabildiğini gösteren sezen aksu'nun yorumuyla da zenginlik kazanan en güzeli livaneli bestelerinden biridir.
    1 ...
  12. 7.
  13. bir diğer zülfü livaneli şarkısı, şiir ise alman oyun yazarı bertolt brecht'e ait...

    bir çivi çakma duvara
    iskemleye savur ceketi
    üç günün telaşı niye
    yarın gidersin buradan

    bırak sulama fidanı
    neye yarar bir ağaç daha
    o daha boy atmadan
    neşeyle gidersin buradan

    indir kasketini insanlar geçerken

    neye yarar yabanın dili
    seni sılaya çağıran haber ana dilinde

    tavandan dökülen sıvalar gibi
    çürür zulmün engeli
    sınırda dikili duran hakka karşı
    1 ...
  14. 8.
  15. Bütün pencereleri açtım
    en karanlık yerinde gecenin
    birdenbire bir kar ırmağı
    havai fişekler gözlerimde
    eski yangınları anımsadım

    Kayan yıldızlara bakarak
    yaşama dair niyet tutarlardı
    aynalarla konuşurlardı
    utanırlardı görüntülerinden

    Yokuşları çıkıyoruz yıllardır
    sessiz kalabalıklar halinde
    ay aydınlığı gecelerde iz sürüp
    kendimizle buluşuyoruz yine
    yaşanan arabesk bir film sanki
    ellerimizde kar çiçekleriyle
    razı gibiyiz sürgünlüğümüze

    Kendi düzlüğümüzde başlıyor yangın
    vuruluyor güvercinler
    düşüyorlar ortasına suyun
    su bölünüyor ateşlere
    erguvan renginde bir akşam
    hayrat çeşmeler aranıyorum
    kar yağıyor alnıma
    kirli ayak seslerine
    bütün pencereleri kapatıyorum.
    * *
    1 ...
  16. 9.
  17. ali asker albümü ve aynı adlı şarkısı...

    " sürgün bir agacin kökünün ve yapraklarinin kendi yasam alanina dolan hava ve toprakla baglantisinin kopmasina benzer
    sürgün aniden sona eren bir sevgiye benzer
    sürgün dehset verici bir ölüme benzer
    cünkü ölüm bilincle yasanmaktadir "

    bitmez deme bitecek sürgün
    bitmez deme bitecek sürgün
    kor gibi yanar yanar yüreklte
    kor gibi yanar yanar yürekler

    bu hasret anaya bu hasret vatana
    bu hasret kardese bu hasret yoldasa

    bitmez deme...

    silayadan alinir kara haberler
    birbir vuruluyor bizim neferler
    gurbetten alinir kara haberler
    birbir toplaniyor kirmizi güller

    yakiyorlar insalari zindanlarda
    kursunluyor canlari oy daglarda
    asiyorlar o canlari meydanlarda

    bitmez deme..
    bitecek zulüm
    diyarbakir mamak metris zindanlarinda
    saygon zindanlarindan hic farki yok ki

    bitmez deme..

    gazeteler yalan yalan yaziyor
    radyo telvzyon zulülmü övüyor
    tüm dünya halklari bilir gercegi
    türkiye türkiye..
    5 ...
  18. 10.
  19. 11.
  20. 12.
  21. bokuyla gülle oynayan erk sahiplerinin, s.ke sürülmeyecek akıllarıyla verdikleri fermandır. dertleri, sistemin şifresini çözüp, teşhir etmenizdir. işlerine gelmez. ihtiyaca istinaden gibi gubidik gerekçeler sunarak, kurulu düzeninizi tarumar ederler, üstüne de tasshak geçer gibi yeni görevinizde başarılar dilerler ki, öfkeniz katmerlenir. sezen-zülfü' nün sürgün parçasına sığınırsınız, iyi gelir.
    3 ...
  22. 13.
  23. yuvanin aslinda pek de uzakta olmadigini her iki uc adimda bir yuzune tokat gibi carpan gunluk hayatin, seni ozlem duydugun seyle ( yuvanla) surekli ona ulasacak gibi oldugun fakat hic ulasamadigin bir temas halinde tuttugu sikindirik durum.. hicbir vakit dibe vurmana (oysa dibe vurup guc alip sicrayabilirdin) musade etmeyen, ipi surekli sikip gevseten boktan golge oynaticisinin perdesi.. ebesinin@mi.com!

    ben bu sarkiyi bana yazdim: indir beni ihtiyar zaman!
    2 ...
  24. 14.
  25. ruhlar ve bedenler
    ayrı ayrı; ölümlerde...
    bitmedi;
    bir de sürgünlerde.
    2 ...
  26. 15.
  27. mükemmel bir rafet el roman şarkısı. değişik ritimlerin bulunduğu güzel bir aşk şarkısı.
    1 ...
  28. 16.
  29. 17.
  30. Biri iz sürüyor ithaka yollarında,
    unutmuş kralını yıllarca önce
    Troya;ya giden;
    biri yeni ele geçirdiği toprakları düşünüyor,
    yeni sabanın, oğlunu, ve belki de mutlu.
    Yerkürnin sınırları içinde ben, Ulisses,
    Hadesin derinliklerine indim
    ve yılanların aşk düğümünü çözen
    Tebaili Tiresiasın hayaletini gördüm,
    bir de, ovada aslanların gölgelerini öldüren
    ve Olimposta oturan Hareklesin hayaletini.
    Biri yürüyor bugün Bolivar ve Şilide,
    belki de mutlu, belki değil.
    Ben o olmak isterdim.
    Jorge Luis Borges
    2 ...
  31. 18.
  32. Özlem özdil'in bir şarkısı.

    hislerimi dizelere yazan, kalemler ağlasın bana gibi içli sözleri bulunur.
    1 ...
  33. 19.
  34. Bir ölüyüm ben, dolaşıp duran
    artık hiçbir yerde kaydım yok
    bilinmiyorum mülki amirin görev yerinde
    sayı fazlasıyım altın kentlerde
    ve yeşeren taşra yörelerinde

    Vazgeçilmişim çoktan
    ve hiçbir şeyle anımsanmamışım

    Yalnızca rüzgârla ve zamanla ve sele

    ben insanlar arasında yaşayamayan

    Ben Almanca diliyle
    çevremde kendime mesken
    edindiğim bu bulutla
    bütün dillerde sürüklenmekteyim.

    Nasıl da kararıyor bulut
    yağmurun tonları da koyulaşmakta
    çok azı yağıyor

    O zaman bulut ölüyü daha aydınlık bölgelere taşıyor

    Ingeborg Bachmann
    1 ...
  35. 20.
  36. gitmekle gönderilmek arasındaki farktır...
    sürgün yemekle vurgun yemek herdaim aynı... bazen Sürgün yanlarımızdan vurgun yemek hoşa gider belki. Her gece ölü bir kıza mektuplar yazmak gibidir. Fırtına yüklü gemileri kanınızda yüzdürürsünüz ve "artık adımı unutmaya başladım. ne mutlu..." dersiniz sessiz bir dilsizlikle. sürgünler, Gözleri bağlı bir dilsizi vururlar her gece...

    Mayınlı bir sevda masalında gezerler ve her mayına basışlarında "boooom!" sanırlar. oysa mayınlar basınca değil, ayağını kaldırınca patlar. sürgünlük bu işte bilmezler. Gülerken de ölürken de güzeldir yine de...

    korkun! bir sürgünü ancak korkuları büyütür... sürgünlüğün Kanlı şakağından söküp aldığımız yitik anlamı zulamızda Tutuyoruz besbelli. Bir bıçak gibi Kullanacağız günü geldiğinde...

    "yanımdayken de gurbetimdin. sürgün olmuşsun çok mu"larınızın olmayacağı bir günsür'ün...
    1 ...
  37. 21.
  38. yerleşik düşünceye aykırı sert muhalif görüşler taşıyan bir devlet ya da edebiyat adamının ikamet ettiği şehirden kilometrelerce uzağa gönderilmesi. cevat şakir kabaağaçlı bodrum' a sürgüne gönderilmiş, sonuçta pes etmeyerek bodrum' un yeşilini ve mavisini en iyi anlatan edebiyatçı olmuştur.
    (bkz: halikarnas balıkçısı)
    1 ...
  39. 22.
  40. sonsuz ayrılıktır geçmez zaman
    her gece hep aynıdır..
    1 ...
  41. 23.
  42. Genel olarak bir yaprağın koltuğundan çıkan üzerinde vejetatif, generatif veya hatta her iki organı birden taşıyan bitki kısımlarıdır. Yeni süren filiz.
    1 ...
  43. 24.
  44. bir nihat behram şiiridir.

    Uyandırın anamı
    Söyleyin gidiyorum
    Yolumu gözlemesin
    Dönemem belki geri

    Arkadaşlarım duysun
    Kardeşim bunu bilsin
    Söyleyin gidiyorum
    Dönemem belki geri

    Babama haber salın
    Çiçekler onda kalsın
    Sulasın günaşırı
    Dönemem belki geri

    Korulara söyleyin
    Dağlara asmalara
    Baygın çocukluğumun
    Çınladığı kırlara

    Söyleyin gidiyorum
    Dönemem belki geri
    Gelsinler anılarım
    Uğurlasınlar beni

    Sadece sevdiğime
    Söylemeyin duymasın
    O kadar körpe ki kalbi
    Bilmiyor yitirmeyi

    Söylemeyin bu akşam
    Sevdiğim ağlamasın
    2 ...
  45. 25.
  46. gökçeada barajı gibi askeri barajlarla azınlıkların sürüldüğü örnekleri olan zorla göç ettirmedir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük