bjk tv'de anlattığı hikayeler ile karnıma ağrılar girmesine sebep olan sıcak kanlı abimiz, beşiktaşımızın emektar malzemecisi.
"efes cup finali beşiktaş-galatasaray maçı; trübünde bulunan beşiktaş formalı bir taraftar yedek kulübesindeki herkese sıraddan giydirmektedir. "sergen sen at yarışı oyna, tayfur yaşlandın bırak artık, tigana git sen fransada şarap yap..."
sıranın kendisine kadar geldiğini anlayan süreyya abimiz taraftarın yanına gider ve herkesin rahatsız olduğunu, adam gibi tezehurat yapmasını aksi takdirde polis çağıracağını söyler. taraftarın yanıtı ise efsanevidir; "sen sus lan bıyıklı 15 senedir maçlara geliyorum, yıllardır yedeksin daha nerede oynadığını öğrenemedik."
25 yıldır beşiktaş'a hizmet eden, futbol takımının malzemecisi olan emektar insan. mükemmel bir kişiliğe sahiptir, samimi olmadığı futbolcu yoktur. beşiktaş tribünleri ve beşiktaşlı futbolcular kendisini çok severler. başından geçmeyen hikaye kalmamıştır, hayatı siyah-beyaz anılarla doludur. 25 yıldır sezon başı kadrosunun fotoğraf çekimlerinde hep kendiside olmuştur.
kendisi artık beşiktaş'ın simgelerinden, demirbaşlarından biri olmuştur. her futbolcu onunla uğraşır, herkesle şen şakrak eğlenir. hayatını beşiktaş'a adamış bir insandır.
hazırlık kampında oynanan bir maçta başından geçen bir olayı şu şekilde anlatmaktadır;
"bir hazırlık maçında taraftarın biri yedek kulübesinin arkasına gelip sövmeye başladı; sergen hiç antrenmanlara çıkmıyorsun ama takımda oynamaya can atıyorsun, sen nasıl futbolcusun böyle. okan buruk sen zaten galatasaray'dan geldin, git artık oraya, istemiyorum seni. tayfur sen kaç yaşına geldin, hala oynamaya çalışıyorsun, yeter artık bırak şu futbolu.. futbolcular tüm bunlara rağmen ses çıkarmazlar fakat süreyya abimiz artık dayanamaz ve ayağa kalkar. yeter artık kardeşim, sus artık şeklinde bir laf eder. taraftarın buna cevabı ise şu şekildedir; bıyıklı hele sen hiç konuşma, 15 senedir maçlara geliyorum hep yedeksin. ya seni kiralıkta mı vermiyorlar, göndersinler başka bir takıma. başkandan torpillisin derdim ama kaç başkan değişti, sen hala burdasın. sus sen hiç konuşma.."
doğan oğlunun ismiyle ilgili de güzel bir hikayesi vardır;
kendisinin bir oğlu olmuştur ve oğluna o hafta kim gol atarsa, o futbolcunun ismini vermeye karar vermiştir. o hafta maç oynanır, takımda gol atmaz, ama süreyya abi kararlıdır. beşiktaş bir sonraki haftada gol atamaz, üçüncü haftada sonunda gol olur. golü madida atmıştır, süreyya abi eve telefon açıp "ya ben karışmıyorum, çocuğa kimin adını verirseniz verin" diyip telefonu kapatmıştır..
muhabir: aşk mı para mı?
fatih sonkaya: abi alırım ben bu ikisini ortasına otururum.
süreyya: aşk tabi ya..
fatih sonkaya: nası aşk abi ya parasız aşkı ne yapcan?!
arkadan mustafa doğan gelir..
muhabir: mustafa aşk mı para mı?
mustafa: tabi aşkta önemli parada. ikisi de diyorum ben.
fatih sonkaya: karidan korkuyor bakma sen ona *
süreyya: olum aşksız parayı ne yapıyım ben.
fatih sonkaya: peki parasız karıyı ne yapcan. ne yicen karıyımı yicen ***
şöyle bir anısı vardır;
--spoiler--
mesela benim iki çocuğum dünyaya geldi, ben hep yurtdışındaydım. onlar da hep olaylı oldu zaten. kıbrısa gitmiştik, gordon hoca vardı. eşim de o zaman hamileydi. biz gittik, bir gün sonra doğum yaptı. bizim de 22 gün orada kalmamız lazım. ekol olsun diye metin, ali, feyyaz dan birini koy dediler bana. ben de hanımı aradım, çocuğun adını koymayın da maçlar başlayacak, ilk gol atanın ismini koyarız dedim. sonra geldik i̇stanbula, aradan 15 gün daha geçti. gol yok. tam 1,5 ay oldu. eşim sabırsızlanıyor tabii artık. araya milli takım girdi, 15-20 gün de öyle bekledik. sonra bu kez de i̇nönüde trabzonsporla berabere kaldık. diğer hafta bursaya gittik, orada da berabere kaldık. sonra geldik burada karabüksporla oynayacağız artık. karabük de yeni çıkmıştı lige. artık 5-6 olur diyoruz. metin, ali, feyyaz hepsi atar diyoruz. birinci devre özlenen golü attık. herkes havalarda ben ise sus pus.
çünkü o golün sahibi walsh idi. i̇kinci devre oldu ama gol olmuyor. son dakikalara geldik artık, walsh girdi yine sol taraftan, metinle feyyaza çıkarsa bom boş gol olacak. bomboşlar, kimse yok. kaleci zaten ayaklarını uzatmış. orada yine kendi vurmaz mı kalecinin altından yine gol oldu. herkes sevinçten çıldırıyor. walsh gol sevincini benimle yaşamak için koşa koşa geldi ve boynuma sarıldı. ben ise onu yumrukluyordum sinirimden.
sabah antrenmanında emektar malzemeci süreyya'yı karşısında gören ricardo quaresma'nın birden bire gülmeye başlaması herkesi meraklandırdı. portekizli yıldızın neden güldüğü daha sonra ortaya çıktı. süreyya'nın, quaresma'ya, arif şentürk'ün türkülerini dinlettiği ve şentürk'ün kim olduğunu soran yıldız oyuncuya, türkiye'nin imparatoru yanıtını verdiği öğrenildi.
her gelen futbolcunun adeta kankası olan, özellikle yabancılarla arası her zaman iyi olan, beşiktaş emekçisi.
bu aralar ricardo quaresma ile adeta kankadır.