söylediği yalanlar muhabbet olsun diye söylendiyse pek sorun teşkil etmez. iyidir böyle eğlendirik yalan söyleyen arkadaş. askerdeyken, helikopterden helikoptere atlarken bir yandan şarjör değiştiren arkadaştır bu. ''geçen yine..'' diye başlar yalanlar ve sonu gelmez bir türlü. hayata çok fazla sirayet etmez. bir de söylediği yalanlarla hayata direkt etki eden arkadaş vardır. bu türün tehlikeli olanıdır. sizi dolduruşa getirebilir, hiç olmadık sorunlar çıkmasına neden olabilir. neden yalan söylediği sorgulanmadan, kendisine veda etmek gerekir.
"arkadasim" yalani söyledin'mi dogruyu gececek, sözü'ne cani gönülden inanan. zaman ve mekan gözetmeden işine geldigi sekilde yani "atmosferi kuvvetli dedigimiz" insanlari aptal sanan, fakat kendi aptalligini ortaya koydugunun farkindaligini göremeyen zavallidir. kisi kendine yapar işi sözü'nü duymamis olsa gerek.
benim o arkadaş. biri gelip anlatsın beni buraya. benim gibi türleri çok iyi arkadaştır. her yalanı fayda sağlama amacı taşır. karşısındakini yetiştirir, kendini geliştirir. saygılar sunuyorum kendime.
Bazılarının sinsilik olsun diye yaptığı şey.bir oda arkadaşım var okul ortalamamı sormuştu ben de neyse onu söyledim 2,20 filan.kendisi de sana yakın bi şey dedi biraz altı filan dedi.şimdi az önce 3 dedi.şimdi aklı sıra aman öğrenmesinler nolur nolmaz diyo.bana ne senin ortalamandan Allah daha artırsın,neyin peşindesin oğlum?
lisedeyken vardı böyle bir arkadaş. hep inanır gibi yapardım kendisine. yalanlarını yüzüne vurmak varken neden hep inanır gibi yapardım bilmiyorum. Arkadaş arasında ona kolpacı lakabını takmıştık.
9 yıllık arkadaşımdır. lise boyunca italya' ya sattığı tablolardan, verdiği solo keman konserlerinden bahsederdi. ne o tablolarını gördüm, ne de kemanını. önemsemiyordum sonuçta kalbi iyi bir insandı ya, en yakın arkadaşımdı, doğru olabilirdi. 2 yıl önce yine bir arkadaş grubu toplanmamızda kanser olduğunu, kemoterapi geçirdiğini söyledi, gür saçlarıyla. yenmiş kanseri ve kimse bilmiyormuş. biliyorum bazı kemoterapilerde saç dökülmesi olmuyormuş, sonuçta olabilirdi. ağladık, kendimize kızdık 6 aydır onu göremediğimiz, uzakta olduğumuz için. en son artık bir arkadaşımıza yazı japonya' da geçirdiğini söylediğinde bizde şimşekler çaktı. pikniğe giderken selfielerini koyan insan japonya' ya gitse bir fotoğraf ne bileyim bir şey koymaz m? avrupa değil ki, japonya yahu! ya da önceden japonya' ya gideceğini söylemez mi? neyse uzak durmak gerek.
sürekli yalan söylüyor. bir dediği ikincisi tutmuyor. çelişki abidesi.
ayrıca yalan söylerken de açık veriyor sürekli. acaba içten içe yalan söylemesem mi diye düşünürken beden diline vuran muallakta kalma durumundan mı kaynaklanıyor bilinmez. adamın işi gücü aldatmaca.
ayrıca geçmişinde ne yapmışlarsa ona, kompleksli olmuş.
ben herkesi tanırım, herkes bana saygı gösterir, istediğim kızı da tavlarım havalarında. ben de öyle sandım zaten. ama sonra tanıyınca bu adam tam bir kafan çatlak dedim. asla pişman da değilim bu sözlerimde . çünkü tam bir kafadan çatlak.
bu arkadaşın durumuna tıpta ne ad veriliyor, bilenler yeşillendirsin lütfen.
