sürekli futbol oynayan modelleriyle soğuk bir savaş halindedirler. formaların altında sürekli spor ayakkabılarını giydiklerinden hem iğrenç görünürler hem de ayak kokusu sorunuyla erken yaşta karşılaşırlar.
kendilerini birşey sanan okulun basket takımınada girince kendilerini okulun müdürü sanan herkesin yüzlerine güldüğü fakat kimsenin sevmediği tiplerdir.*
sürekli gitar çalan genç liseli veya sürekli futbol oynayan genç liseli olduğu gibi bu da normaldir dedirten gayet normal bir liseli tipidir. ister popüler olmak için yapmış olsun ister cidden sevdiği için buna kimse laf söylememelidir. ama biraz düşünürsek basketbolu değil de popüler olmayı düşünseydi o zaman o kadar başarılı olamazdı diye düşündüren tip.
ayrıca (bkz: surekli basketbol oynayan genc universiteli)****
bunlar gibi bir de sürekli discman dinleyen genç liseli vardır..hemen her devlet lisede bulunabilecek en gıcık olduğum tiplerdir. bunların her tarafında dövme vardır, saçları saçma sapan şekillerde, bir asilik, bir hiç birşeyi umursamayan ayaklar.. salaş giyinirler falan, paso siyahtır.satanisttir de bunlar allah bilir..durmadan metal gruplarından ve onların şarkılarından konuşurlar. bi de onlar gibi böğürerek söylemeye çalışırlar ki bu beni deli eder. metal'den nefret etme nedenim bu tiplerdir. genelde sosyalci olurlar ve dandik bi üniversitenin az şekerli bi bölümüne yerleşirler. genelinin babasının fakir olması nedeniyle iş bulma gibi bi kaygıları yüksektir.aklı bir karış havada değillerdir yani, sürekli basketbol oynayan genç liseli zengin piçleri gibi(!)..*
almancı çocuklarının giydiği askılı atlet vari kolsuz shirt giyerler ergen olmalarından dolayıda kolları örümcek gibi sarkar çok gıcık olduğum salak tiplerdir.büyük çoğunluğu zengin çocuğudur. kızlar belki bu özelliklerin dolayı hoşlanıyorlardır. yoksa okulda ter kokan birinden hoşlanmanın mantığı olabilirmi
sokak arasında arkadaşlarıyla haplanan , esrar çeken yada beline tabancayı takıp şaka olsun diye arkadaşının beynini uçuran sözüm ona junyor polatlardan , junyor mematilerden daha hayırlı bi tipolojiye sahip bir tiptir .
gencligin verdigi enerjiyi basketbol oynamak gibi gereksiz bir aktivite ile bosa harcayan genctir. varliginin bilincinde olsa bunu yapmayacak insandir. ama adi uzerinde; genc.. ne kadar aci...
bu sayede boyunun uzayacagını sanır, geceleri gizli gizli süt bile içer bu türler. mendelin bezelyelerinden bihaberdir. muhtemelen sivilceleri de mevcuttur.
beden dersini iple çeken, özellikle kızlar önünde basket oynamayı seven, herkesin ona hayran olduğunu sanan, bir de orasında burasında garip havlu bantlar varsa, cipsi kolayı alıp oturarak mallığı seyredilebilitesi yüksek, basketcidir. siporcudur.
eğer orta düzeyin biraz üstünde bir devlet okulunda ise de geneli futbol oynayan erkeklerle sürekli tartışma yaşayacak olandır.
(basketci : levent, futbolcu : hilmi)
h - levent gel oolum ya! ölmezsin bi futbol oynasan...
l - yok abi oynayın siz. ben turnike calisicam.
h - salah turnike atsan nolcak... dop depiştir de gör zevki...
l - hilmi, dostum istemiyorum anlıyo musun?
h - eeh başlayacam dostuna da basketine de, siporuna da...
cogunlugu gunu 54 kelime ile geciren bunun yarisini basketbol ile ilgili terimlere diger yarisinida dogal ihtiyaclarini karsilamak üzere kullanan arkadaslardır.aslinda iyi niyetli olmakla beraber yetistikleri kültür gereği popüler olmak birazda bencil olmak zorundadir.populerliği iyi basketbol oynamak veya cok basketbol oynamakta bulan kızlardan daha zekidir bu arkadaslar zira basketbolu amac olarak degil arac olarak bellemislerdir. seviyoruz onlarida hayat onlarla daha renkli.
zilin çalmasıyla birlikte pancar gibi kızarmış suratıyla koşa koşa derse yetişmeye çalışan liselidir. hocayla arası iyiyse yok yazılmaz; hoca gıcıksa sene sonuna kadar hocayla hararetli tartışmlar yaşayacaktır.*