eve gelindiğinde dolu olan sürahiyi görüp çıldırmış şekilde bardağa uzanmadan su içme şeklidir. bu hadise gerçekleşirken eğer yakalanırsanız darbeli laflar ile birlikte uçuşan terliklere hedef olmanıza sebeptir.
yaz günlerinin en lezzetli eylemidir. sıcaktan kavrulmuş olan beden serinliğe feryad ederken, alırsın sürahiyi dikersin kafana, yandan dökülen sular göğsüne akar oralar da serinler. kendine gelirsin biraz, dünya varmış be dersin...
bir fıkrayı akla getiren şeyir.
fıkrayı yazayım da tam olsun. *
bir adam evine dönüyormuş yolda bir lamba görmüş almış eline ovalamış içinden bir cin çıkmış ''dile benden ne dilersen'' demiş.
adam şaşırmış ilk önce ve demiş ''işerken idrar değil viski aksın'' cin kabul etmiş ve ortadan kaybolmuş.
adam heyecanla evin yolunu tutmuş biraz inanmamış bu olaya ama karısına demiş ''hanım bir bardak getir'' karısı getirmiş bardağı adam işemiş bardağa karısı hayretler içinde bakıyormuş adam kafaya dikmiş bardağı ve ''yuppi'' nidaları geceyi yırtmış. karısına olan bitenleri anlatmış..
her gece işten geldiğinde karısına ''hanım iki bardak getir'' diyormuş ve beraber içiyorlarmış.
bu baya sürmüş bir gün adam yine işten eve gelmiş ve ''hanım bir tane bardak getir'' demiş. karısı üzülmüş biraz ve ''ne o hikmettin ben içmeyecek miyim?'' demiş. kocası ''yok sen bu gün şişeden içeksin demiş.
genelde iğrençlik olmasın diye sap kısmına yakın yerden içilir.
ve içen insan genelde sanar ki sürahiden içen tek kişi kendisidir.
evin diğer fertlerini sapa yakınca içerken görmek "yalnız değilsin" şeklinde bir rüzgarın aslında hiç de temiz olmayan kısımdan içtiğin gerçeğini yüzüne püskürtmesidir.
evdekiler usulca kontrol edilip ortamda kimsenin olmadığı ve mutfağa erişme mesafelerinin mümkün olmadığından emin olunduktan sonra yapılan paha biçilmez eylemlerdendir.
mevsim yazdır hava sıcaktır susuzluktan yanmış bir şekilde dayanılır sürahiye gup gup gup içerken suyu arada boyundan içeri de kaçar serinlersin rahatlarsın iyidir güzeldir. severiz.