sevgilisinden yeni ayrılmış süpersonik kızın bekleme odasında 6 kişiydik. maço, concon, işadamı, babacan, entel ve ben. resepsiyonda süpersonik kızın süpersonik olmayan en iyi arkadaşı oturuyordu. sorgulayan gözlerle bizi inceliyordu, biz ise birbirimizi incelemekle meşguldük. dosyalarımızı doldurmuş, içerideki odada onları inceleyen süpersonik kızın kararını bekliyorduk. birimiz yeni sevgilisi olacaktık. ortam gergindi.
babacan hafifçe eğilip kısık sesle sordu, babasıyla ilgili bir sorun yaşamış mı çocukken, eğilirken göbeği çıktı. sanıyorum tek umudu buydu, göbeğiyle ve şirin suratıyla güven veriyor. çocukluktan gelen güvende hissetmeme travmalarını örtüyor, kızların sevgilerini ve ilgilerini bu şekilde çekiyordu. hakkında çok bilgimiz yok, diye cevapladı işadamı, ince kravatı hafifçe oynadı, zaten güzel kız bir de şarap seviyorsa, iş yemeklerinde beni taşıyabilecekse sorun yok", maço hak verdi ona, ama oturup kalkmayı da bilmeli dedi.
entel ve ben tebessüm ettik konuşulanlara, sığ gelmişti sanki bu konuşmalar. entel ortak bir payda bulmak adına kulağıma yaklaştı bunlar kim ki dedi ukala bir tavırla, çok sığ hepsi. gülümsedim devam etti. şarap önemli tabi dedi, gerçi şu maço rakı içeni tercih eder ama. cevap bekliyordu. ben de rakı severim dedim. sustu. uzun kaşkolu ile oynamaya başladı sıkılgan bir şekilde. sessizlik ve gerilim arttı.
odaya girdiğinden beri cep telefonuyla konuşan concon nihayet telefonu kapadı. daha bekleyecek miyiz dedi, akşam parti var marina'da. maço tasvip etmeyen bir surat ifadesine büründü. işadamı parti mi var bu akşam dedi, entel iğrençsiniz şeklinde dudağını büktü, babacan umursamadı. yine sessizlik, yine gerilim.
sessizliği maço bozdu, kıskancımdır ben dedi, hepiniz sileceksiniz numarasını beni seçerse, entel ilkel buldu bu çıkışı, işadamı ve concon hak verdi, babacan umursamadı. bana döndü sen bir şey demedin dedi. bilmiyorum dedim, eğer istersen sileriz tabi, keyiflendi, entel sordu bu sefer, kıskanmak çok ilkel bir dürtü değil mi, kişinin kendi tercihi dedim, bazıları kıskanır, bazıları kıskanmaz. sen dedi,bazen kıskanırım, bazen kıskanmam dedim. maço hiddetlendi, öyle şey mi olur. işadamı ortamı yumuşatmak için, anlatsana en son ne zaman kıskandın dedi. düşündüm. bir kız fotoğrafı gördüm dedim, çok güzeldi, o fotoğrafı çeken kişiyi kıskandım, o kızın tüm fotoğraflarını ben çekmek istedim. entel sevdi cevabımı, işadamı sevmiş gözüktü, maço küfretti içinden, concon telefonla konuşuyordu, babacan umursamadı. sessizlik, gerilim.
kapı açıldı bir süre sonra, içeriden süpersonik kız çıktı, çok güzel görünüyordu. bana mı seslendin dedi, hayır dedim, sanki konuşuyormuşsun gibi geldi dedi, sana öyle gelmiş dedim. çıkalım mı diye sordum, evet dedi, ama acaba hangimize demişti.
kapı açıldı, içeriden süpersonik kız çıktı. resepsiyon da oturan ve süpersonik olmayan kız arkadaşının yanına ilerledi. kulağına eğildi, bir şeyler fısıldadı ve tekrar odasına geri döndü. resepsiyonist kibarca ve yapayca bize dönerek, maço kalsın, diğerleriniz gidebilir, hepinize teşekkür ederiz dedi.
babacan çıktı ilk, sonra işadamı ve concon, entel ile ben oturmaya devam ettik, maço sinirli bir şekilde, hadi arkadaşlar, dedi. korktuk, çıktık.
diğerleri ortalıkta gözükmüyordu, entel ile ben, bir sigara yaktık. sen biraz daha bekle, dedim, neden diye sordu. eski sevgilisi entel'di muhtemelen süpersonik kızın, ondan yeni ayrılmış olmanın öfkesiyle, zıt karakterde birini seçmesi doğaldı, çünkü eski entel sevgilisinin her hareketi itiyordu şu anda onu, maço'yu sevecekti bir süre. bunları açıkladım. ne kadar bekleyeyim diye sordu. 3 hafta ile 3 ay arası bir süre, dedim, kendimden emindim. zira süpersonik kız maço'yu gördükten sonra, yine entel'i özleyecekti. eğer beklerse ikinci ve sağlıklı seçimini yine bu yönde yapacaktı. teşekkür etti. sigaram bitti, vedalaştık. peki sen ne olacaksın diye sordu.
beni düşünme dedim, ben sadece gözlem için buradayım, ne için gözlem diye sordu, karma dedim, karma ne dedi, boşver dedim.
bu kadar farklı özellikteki erkeği kendine hayran bırakabilen kızın, bu süreci yaşatması normal karşılanabilir. ancak aşk diye tabir edilen duygu da başvuruyla yaşanmaz ki sözlük.
