Bakkalında kendi alış verisini tekelci ve zenginlerden yaptığını bilmemiz gereken husustur. Biz aynı malı, aynı fiyata gariban birisi sattığı zaman ondan almayız. Gider zengin tekelcıden alırız. Çünki bir taşla iki kuş vurmayı hesaplarız. Mal aldığımız zenginin eli, kolu uzundur, belki işimız düşer diye düşünürüz. Garibanı kalkndırmak, onunda işini sürdürmesini düşünmek aklımızdan bile geçmez. Bu ahlak nasıl bir şey bilmiyorum ama müslüman ahlakı böyle uzun vadeli plan yapmaya gelmez. O ne öyle satranç oynar gibi çıkar hamlesi düşünmek!
Memleketimin solcu, sağcı yada dındarlarından bu ahlakı benımsemeyıp red eden varsa alnından öpüleli.
bakkal tanıdık bir insansa, önünden geçmenin daha da zor olduğu durumdur. poşetler saklanmaya çalışılır, hızlı hızlı eve yürünür, bakkal amcanın sizi görmemesi için dua edilir. eğer bakkal amca, bakkalın önünde duruyorsa, bir tebessümle selam verilir, içten içe kendinizi suçlu hissedersiniz bir yandan. bunları yapan birisi varsa, onun kalbi temiz, yanakları pembe...
bakkallar bu duruma alısmıslardır artık. kızarlar bize ama yedigimiz kazık için kızarlar sadece. günde 30-40 tl kazanmak bakkala yeter kanaat eder o. bizim utanmamız gereken durum ise alısveris listemizdeki malların fiyatlarını sormayıp, önyargılı olarak büyük marketin daha ucuz olacagını zannetmemiz olmalıdır.
bakkal için acı durumdur bazen. kendim de şahidim buna. bakkal amcamız darılıyor torbalarla geçince. surat asıyor. bu durumu hissediyorum ama yapacak birşey yok be amcacım. deterjanı, şampuanı da da senden alacak halimiz yok. hem onlar daha ucuz!
