Sünnet olma olayı yahudilikten gelme ve islamda olmayan bir şeydir tıpkı takke giyme ve tesbih gibi. Kaan Göktaş ın ''Oldu da maşallah'' kitabına bir göz atabilirsiniz.
''Hadis ve sayir kaynaklarda Hz. Muhammed’in sünnet edildiğine dair bir emare yok. Hatta onun hayatındaki en abuk sabuk ayrıntılara girilmesine, peygambere her türlü çirkin iftira atılmasına rağmen, onun sünnet edildiğine dair bir ayrıntıya rastlamıyoruz. Çünkü yok. Şöyle bir iddia var: O doğuştan sünnetliydi… Ancak doğuştan sünnet dediğiniz şey, aslında bir anomali, yani cinsel işlev bozukluğuna yol açan bir rahatsızlık. Bu iddiayı da şöyle çürütüyoruz: Hz. Muhammed’in eşleri ve çocukları vardı.
Peki ya ilk Müslümanlar, Halifeler?
ilk Halifelerin hayatı da çok ayrıntılı anlatılmasına rağmen, onlarda da sünnete rastlamıyoruz. Mesela Hz. Ömer, 55 yaşında Müslüman olan bir adam, sünnet olmuyor. Hz. Ali çocuk yaşta Müslüman olduğu halde sünnet edilmedi. Evlatlığı Zeyd ve ilk ezanı okuyan Bilal Habeşi de öyle. Bunun dışında peygamberin torunlarının sünnet edildiğine dair de hiçbir bilgi yok.''
Bilinen tek bilimsel yanı: cinsel hazzı azalttığı.
kuran'da yazmayan bir şeyi şu ana kadar kural zannedip, sadece gelenek olduğunu bilmememe ve sırf bu nedenle çükümün derisini kestirdiğimi anlamama sebep olmuş gerçektir. en azından sağlıklı bir şey yapmışım, hem göz alışkanlığımı bilemiycem ama sünnetsiz kötü görünüyor gibi sanki.
yine de sünnet olmanın kuran'da gerçekten adı bile geçmiyorsa ve ben bunu müslüman bir ülkede yaşayıp da 25 yaşımda öğreniyorsam bu hem benim açıp kuran'ı okumamdan hem de koskoca ülkede çevremdeki bir allah'ın kulunun da aynı şekilde bundan haberi olup bana anlatmamış olmasından kaynaklanan bir durumdur.
bir de kuran'da yazmaz ama hadis o, zamanında hz. muhammed'de söylemiş diyenler var ki "ses kaydı mı var, nerden biliyorsun, arapların yaptığı ne varsa nedense hepsini de söylemiş" derim ve kaale almam.
kitap tektir, yeterlidir. benim gibi okumayanlar hariç tabi.
Her şeye gücü yeten, her şeyi bilen tasarımcı bir Tanrı'nın, insan üreme organlarını en iyi şekilde tasarlayacağını düşünmek çok da yanlış olmaz.
Peki Tanrı niye erkeklerin cinsel organlarını en iyi şekilde yaratmamış da bu "düzeltmeyi" insanlara bırakmış?
Bu sorunun cevabını bulabilen beri gelsin.
Neden sünnet oluyoruz yada olduk? Bunu tek bir kişi bile açıklayamıyor kemküm işte falan kişi rivayet etmişte ,yok kardeşim yok siz hiç duydunuzmu peygamberimizin hadislerinde sünnetle ilgili tek bi kelime yok rivayet de yok sahabelerden yaptıran yok mesela peygamberimizin düğünlere hastalara fittiği söylenir nedense sünnet olanlarla ilgili tek bir olayı geçmemiştir.
sperm üretilecek yaşın beklenmesine gerek yoktur. önceden tedbir alınır bu tür şeylerin yaşanmaması için.
hristiyanlar salak mı da olmuyo tarzı kafasında soru işareti olan bireylere açıklamam şudur. Müslümanların tamamına yakını sağlık açısından düşündükleri için değil, dinen gerekli olduğunu düşündüğü için yapıyor. Asıl mantığının sağlık olduğu gerçeği geçmişten günümüze kadar yaygınlaşsaydı hristiyanlardan farkımız kalmayacaktı. Çünkü sağlığımız için yapmamız gereken herşeyi yapıyormuyuz sanki , bir de derimizi kestircez ha sırf bunun için?
sünnet sadece islamda yoktur. daha doğrusu hiçbir dinle bir alakası yoktur. Amacı ise; çişimizi yaparken sidiğimizin veya malum olayda sperm sıvısının orada derinin altında pislik biriktirmemesi içindir. Din'le olan tek bağlantısı sanırım sperm sıvısının orada kalmasıdır, tam olarak temizlemesinin zor olmasıdır. ben onu sıyırırım iyicene temizlerim diyosan sorun yok.
öte yandan madem o deri bize zararlı, kestirmemiz gerekiyo, neden o şekilde yaratıldı diye de düşünmeden edemiyorum doğrusu.
sünnet, sağlık açısından faydaları bilimsel olarak da kanıtlanmış olan ancak mukaddes kitabımız kur'an içerisinde emredilmeyen hadisedir. adı üzerinde sünnet denmesi de doğrudur fakat çoğu insan ne yazıkki mukaddes kitabımızı okumadığı için yani türkçe olarak ya da kendi dili ne ise o dilde okumadığı için sünnet konusunun da bir emir olduğunu sanabilir.
yaparsan senin iyiliğine ancak yapmazsan dinen bir emir ya da farz olmadığı için ahirette her hangi bir şekilde zararına olmayacak hadisedir.