söz vermek, onlar için öyle basittir ki, verdikleri sözlerin haddi hesabı olmaz. ve bu yüzden de, söz çığının altında kalırlar. bırakın, başkalarına verdikleri en basit sözleri tutmayı; kendilerine verdikleri sözleri bile tutmaktan acizdirler. uzak durmak gerekir bu varlıklardan. zira gün be gün yaşlandırırlar sizi.
islami kaidelere göre münafıklık alameti göstermiştir. hz. muhammed(sav) buluşmak için sözleştiği kişinin vaktinde gelmeemesine rağmen tam 3 gün aynı yerde bekleyerek bu hususun önemini en yalın haliyle göstermiştir. böyle bir mevzuda bile söze sadık olunması gerekirken günümüzde eş dost veya arkadaşlarımızın, patronlarımızın, idarecilerimizin belki de hayatımızı etkileyecek sözlerini tutmadıklarına şahit oldukça inancımı tazeliyorum sözlük. onlardan olmamak adına. sözün senet olduğu felsefeden istiyorum ben de.
Güven duygusunu yok eden, sözünün eri olmak deyimini klozete atıp sifonu çeken şaklabanın tekidir.
insanlara söz vermek gibi bir mecburiyetimiz yoktur, kimse sizi buna zorlayamaz, söz vermek, bilinçli olarak, yürekten verilmiş cümleleri içerir.
Sözünde duramamak gibi bir defoya sahip iseniz, bu eylemden uzak durunuz.
Sonra arkanızdan, " püüüü kalıbına" denip, hızla gözden düşmeniz kaçınılmaz olur.
Aklınızda olsun!
Şimdi efendim bakın sözünde durmayan insanın belki kendine göre bir nedeni olabilir dinleyelim onun derdini de hemen kötülemek olmaz insanı değil mi ama. Sürekli yapıyorsa siktiri çekmek farzdır elbette ama bazen sözünden caymak zorunda kalabiliyor insan.