ve cellat irkildi yatağından bir gece
tanrım!
dedi
bu ne zor bilmece, öldükçe çoğalıyor adamlar
ben tükenmekteyim öldürdükçe...
ve ulucanlarda defalarca dirildiler, ve çifte havuzlarda ve bağcılarda ve ümraniyede ve buca da ve sömürünün zulmün olduğu, baskının işkencenin olduğu her yerde, çoğu zaman mitralyöz sesine gerek duymadan, korkmadan, yılmadan usulca bakarak, her seferinde bir yerinden bin yeni vücutla doğanlar, öldürenlere inat yeniden doğanlar, büyümek kaygısı duymadan birlikte lafını şeyh bedrettin'lerden duyan "yarin yanağından gayri her şeyde her yerde hep beraber" diyebilenler...
her şeyi ile nazım hikmetin umut insanda söyleminin doğruluğunu ıspatlarcasına insan olan insanlardır.
ekleyin fişlenenlere adımı diye meydan okuyanlardır.
sol sağ diye götlerinden element uydurup milleti birbirine düşman ettiler yıllarca. 2015 olmuş hala ben şucuyum ben bucuyum diye konuşan andavallar var. sorsan bir fidan dikmemiş. memlekete tek faydası arada bir duş alarak etrafa kötü kokular yayılmasını engellemiş dangozların bordo renkteki klavyeleriyle sözlükte vatan kurtarma çabasından ibarettir.
bulundukları her ortama olduğu gibi, sözlüğede kalite katan, vatansever, bağımsızlığına düşkün, mustafa kemal e özde bağlı, korkusuz, başı dik, dik başlı, kimseye minnet etmeyen, halkının eşit ve insanca yaşamadığı için uykusu kaçan, devrimci yazarlardır.