ak parti ve icraatlarından doğru olanlara "doğrudur, güzeldir" diyen insana yapıştırılan yaftadır ak parti yalakalığı.. iddia ediyorum, bu lafı söyleyen herkesin ıq'su çok çok düşüktür...
öncelikle yalakalık demek, bir menfaat uğruna başkasının önünde yavşaklaşmak, ona yağ çekmek gibi çeşitli aşağılık hareketlerdir. yani menfaat uğruna yapılan bir şeydir...
ulan sözlükteki bir insan ak parti'ye neden sözlükte yalakalık etsin? denyo musun gerizekalı mısın nesin? adamın siktirboktan bir nicki var, ismi yok cismi yok nasıl bir çıkarı olabilir, nasıl bir menfaati vardır sence ak parti yalakalığından. gerçekten böyle düşünüyor olabilme ihtimalini göz ardı edip "yalaka" demek, bunu diyenin ezikliğinden başka bir şey değildir. eziklik ise iyi, yoksa gerizekalının önde gidenidir...
bir şeyi savunmak başkadır, onu yalamak başka. savunurken varsa savunulan şeyin yanlış tarafları da anlatılır. bakın futbol yorumcularına tuttukları takımları yerden yere vururlar yeri geldiğinde.
ama bugün akp yalakaları akp'nin zerre hatasını söylemezler. sanki ilahi bir parti. hatasız. mükemmel.
bir oluşumu savunmak, onun içinde bulunmayı bile gerektirmez. kaldı ki ondan menfaat umula...
yalaka, sadece menfaatleri uğruna o işi yapandır. bir menfaati olması takdirde bile gerçek manada gönülden savunuyor ise, o da yalaka değildir.
sırf akp'den bir şeyler koparmak uğruna onu savunan, onlardan biriymiş gibi davranan kişi yalakadır mesela. ama sözlükte bir nick'in arkasına sığınıp akp yönetiminin dikkatini çekmek ve onlardan bir şeyler koparmak ne kadar mümkündür ki sözlükteki bazı chp'li zevat bunu düşünebilsin.
ayrıca başlık gerektiği için canlandırılmıştır ve canlandırıldığı kabullenilmiştir.
başlığın tutmaması ile alakası olmayabilir aynı zamanda. başlığa verilecek cevap olmadığı zaman da başlığa entry girilmez. sanıyorum ki bu da onlardan biri...
yalakalığın sadece menfaat karşılığı yapıldığını zannedenlerin zannettiği durumdur.
sen, kör gözüm parmağına yapılan yanlışları, halk, vatandaş aşağılamalarını, yaş'tan bir gün önce bir komutan hakkında imzasız bir internet ihbarı gerekçe gösterilerek o komutan hakkında savcılık kararı çıkarılmasını ve bunun üzerine komutanın emekli edilmesini, balyoz diye birşey çıkarılıp 102 komutanın terfilerinin engellenmesini ve yaş'tan iki gün sonra bu davada hiç tutuklu kalmamasını, anayasa reformu diye ortaya çıkıp, 12 eylül anayasasını değiştiriyoruz diye ortaya çıkıp, o anayasanın en önemli kurumlarını(yök) aynen bırakılmasını, dokunulmazlıklara dokunulmamasını hiç dert etmeyip, bunları dert edenlere şarlarsan, takım tutar gibi parti tutarsan ve herşeyden önemlisi kafası 1500 sene öncesinde olandan demokrasi beklersen ve bunda ısrar edersen, menfaat karşılığı olmasa da, bir ideolojik yalakalık olmadığını söyleyemezsin.
ideolojik yalakalık şeklinde yeni bir söz öbeğini bizlere kazandıran varsayımdır aynı zamanda.
yanlışları görmezden gelmek ancak yalakaların işidir evet. ama doğru ve gerekli icraatları görmezden gelip memleket için önemli adımları "sebepsiz yere" hayırda hayır vardır gibi saçma sapan sloganlarla eleştirmeye çalışıp önüne taş koymaya çalışmak "hiç bir şey üretemeyen" ve ideolojilerine deli bir taraftar gibi sarılmakla suçladığı kişileri aynen öyle olmak suretiyle eleştiren kişilere has bir mevzudur.
doğru icraatları görmezden geliyorlar dedik ya, yanlış anlaşılmasın. bu kadar iyimser değil. heriflerin olmayan şeyleri oldu gibi gösterip iftira atmakta üzerlerine yok maşallah. bir de kalkıp akp'li yazarlara yalaka derler.
yalakalık: bir kimsenin kendi çıkarları doğrultusunda insanlara karşı samimiyetsiz övgüleri ve sergilediği sıcak davranış. 'Yavşaklık' da denir.
Yalakalıkta esas olan yakala kimsenin çıkarı olması ve gösterdiği sevginin sahte olmasıdır.
Başlık mantıksız olduğu gibi bu başlığın bir anlam ifade ettiğini savunmak da mantıksızdır. 'akp'yi körü körüne savunanlar' veya 'akp fanatikleri' denilirse daha mantıklı olur.
yapılan 'işlerin' memleket için, olduğunu söylecek kadar gözü dönmüş yalakaların, yalaklandığı yalakalık.
anayasa mahkemesi tekerine çomak sokmasaydı çok da tındı ama değil mi?.. 8 senedir hiç gerek yoktu bu reform(!) lara ama değil mi? 12 eylül diktasının en önemli kurumu değildi yök değil mi? o kurum, değiştirilen maddeler arasında yök, pardon yok, değil mi? niye, çünkü başına daha önce bakkal yönetmemiş bir 'arkadaşınız' getirildi diye değil mi? eski maliye bakanı mikrofon açıkken "sıkıysa dediklerimizi yapmasın" demişti değil mi?
hangi memleket için yararlı işlerden bahsediyorsunuz ulan..sizin memleket için yararlı kıstasınız, gittiğiniz yolun tertemiz taşsız, çakılsız olması. taş koyanlar olunca aklınıza reform yapmak geliyor sadece...memleket derdiniz olsa deniz feneri davasında bir adım yol alınmaz mı?
e sen bütün bunları görmezden gelirsen ben sana yalaka demem..ideolojik yalaka derim ki zor adama terim keşfettirir, kavramlar yarattırır.. sizin de bana yaptırttığınız bu..ideolojik çünkü; bir ton kömür, üç kilo bulgur karşılığı yani, menfaat karşılığı olduğunu düşünmek istemiyorum..hiç olmazsa bu sözlükte oyunu kanepeya satanların olmadığını ummak istiyorum.. ideolojik olursa bari, hiç olmazsa, "ulan aynı kafadayız, aynı ideolojiyi paylaşıyoruz, aynı 'demokrasi treni'ndeyiz, ineceğimiz yere kadar bizimkilerin yaptığı her naneye, padişahım çok yaşa diyeyim" dediğinizi düşünmek istiyorum.. 2 kilo bulgura gitmeniz bana koyar çünkü.
akp eli ile ya üç beş torba kömür ya 2-3 kilo makarna ya bir çamışır makinesi buz dolabı ya da en önemlisi de bir iş kazanan kişinin acınacak durumudur.aptallık başına vurmuştur.