Yazarın günlük hayatta başına gelen her şeyi tanımlama isteğiyle sonuçlanır. Korkulacak bir şey yoktur, bir gün arayla entry girildiği vakit düzelmesi muhtemel bir sendromdur.
okunan her yazıdaki virgül eksikliğini, noktalama işaretinden sonra koyulması unutulan boşluğu, ayrı yazılması gereken bazı kelimeleri (bkz: birşey) vb. birçok imla hatasını görüp rahatsız olmaktır.
en belirgin olanı şudur:
(bkz: da ayrı)
kesinlikle sosyal hayatta karşılaşılan her durumu not almaktır. "ben bunu sözlüğe yazarım" isteği doğurur adamda. aslında güzel bir durummuş gibi görünür ama etkiler adamı.
yürürken uzun yolunuz kaldığını farkettiğinizde içinizden '' daha yolu yarılayamamış bile olduğum gerçeği '' gibi bir cümle kurarsınız. evet yapmıştım.
arkadaşlarına kafanda oluşturduğun kriterlere göre karma verirsiniz. -100 den sonrasına ''s*ktir git lan, hayatımda trollere yer yok'' diye arkadaşlığınızı bitirirsiniz.
aa naber lan keraneci? ne işin var senin bu saatte burda. yarın okulun var kak siktir git yat.
evet bebeğim daha önce de dediğim gibi, sosyolojik bi tespit için sinsice sızdım aranıza. yavaş yavaş da sonuca ulaşıyorum. ama alıştım da lan buraya, sevdim bu kaotik ortamı. hee neyse işte, bu süreçte farklı tespitlerim de oldu bak. bi paylaşayım müsade varsa.
bebeğim, sözlükte her gün, düzenli olarak belli bir sayıda entry döşenirsen insanlarda belli bir ruh hali ıyandırıyosun.
din, laiklik, futbol takımları, türklük-kürtlük konularına girmesen, iyi ya da kötü yazsan da seni beğenenler ya da beğenmeyenler oluşuyor.
çoğu zaman sadece bir entryinle hafızalarına kazınıyorsun. daha sonra o "önyargıyla" nickini her gördüklerinde artılıyor ya da eksiliyorlar. önyargının oluşmasına dair müthiş ipuçları veriyor aslında bu. hatta öyle kuvvetli ki, yazıyı okuyup eksilemeye giden bi adam, nicki gördüğünde artı oy veriyor ve tabi aynısı zıt durum için de geçerli.
not: bi taşla iki kuş diye ben buna derim. hem taspit sıçtım hem de bi güzel anket başlık açtım. ister misin 30-40 entry dolsun bu başlığa.