kimse kimsenin değerini benimsemek zorunda değildir. her din, her ideoloji, her birey eleştirilebilmelidir. önemli olan kişilerin düşünce ve ifade özgürlüğüne, yaşama hakkına saygı duymaktır.
sözlük ortamının proveke edilmesidir. 80 öncesinde olunsaydı sokakta çatıştırılaak gençler şimdi net ortamında birbirlerine küfrettiriliyor, son çıkan ergenekon evrakları oldugu iddia edilen belgelere göre, kurulan sitelerin yanısıra takip edilen sitelerden bahisler geçiyor, sözlük acaba onlardan birisi mi diye içimden geçiyor, neden bir insan durduk yere başka bir insanın peygamberine küfreder, iftira eder, aşagılık üsluplarda ondan sözeder? sizcede garip degil mi?
hazımsızlık çeken yazar(ımsı) kişilerin saygı mefhumundan yoksun olmasından ötürü bir çok yazarın sözüm ona eleştiri ve fikir özgürlüğü maskesiyle karşı karşıya kaldığı olumsuz durumdur.
kimisi anaya söver sanki ağaç kovuğundan çıkmışcasına, kimisi peygambere, ulu önder atatürk'e söver yoktan var olmuşcasına.
allah ıslah etsin diyoruz. zira böylelerini gördükçe, daha bir kıymetli oluyor değerlerimiz.
seversiniz veya sevmezsiniz lakin, tarihe mal olmuş ve şu ya da bu şekilde kimilerinin gönlünde taht kurmuş şahsiyetleri; çirkin ve dayanaksız eleştirilerle alçaltmaya çalışırsanız bu, beyhude bir çaba olacağı gibi çoğunlukla da karşı görüş ve düşünceye sahip kitlelerin aynı türdeki davranışları ile ortamın çirkinleşmesine yol açar.
- seviyesizleşmek, içinde bulunulan ortamı kirletir ve faydalı katılımı engeller.
unutulmamalıdır ki yazarlık;
salt kişisel tespitler yapmak değil, yaşanmışlıklar ve kazanılmış bilgi birikimleri ışığında güvenilir tespitler yapabilme becerisidir. böyle olduğu vakit; okuyucular nezdinde eğitici-öğretici, söylediği dinlenir bir kişi olma ayrıcalığını da verir.
