ve sizlerde bu durumda, diyorsunuz ki, bana haksızlık yapıldı..
siz, mal mısınız?
en az, 15 hesabım sözlük yönetimlerince silinmiş, ve yakinende yüzlerce kez aynı şeye şahit olmuş birisi olarak, daha haklı olarak silinmiş, ki hak ne haksızlık ne belli bile değil gerçi, bu tür ortamlardan siz ne bekliyorsunuz.
durum bu işte, iki üç tane ego delisi, asla yazarlıkta yapamamış buna rağmen işi yazar yönetmek olan kişiyce açılıyor ve siz bu durumda ne hakkından bahsediyorsunuz. adaleti, size bu adamlar mı sağlayacak, komiksiniz vesselam.
sözlük fotmatı diye, hiç bir boka yaramayan bir hede var. misal, senin ne kadar reklam tutan bir kellen ve ına göre götdaşın varsa, işte sana o kadar esnekken bu format diğeri için, yani 2-3 tane nick altısı ya da 'dışarıdan bir ünü olmayan' kimse için, bu format, en katı kurallı bir şete dönüşüveriyor.
sen sözlükten atıldın, ya da çaylak yapıldın. tek nedeni, moderasyonun sikinin keyfi. evet, kesinlikle böyle bu durum. misal, senin sözlük yönetimince atılman karşılığı tekrar dönüşün için başvurabilceğin hukuki bir yol ya da dayanak var mı? işte, beğensende beğenmesende, sözlük adamın, atı istediği gibi koşturur, bir şey diyemezsib. boşa ağlaklık yapmanın manası yok, açarsın tekrar bir hesap, geçersin dalganı ya da yazını. ama, sadece popülarite adına bir nicke bağlı kalan dengesizler, ağlar da ağlar. amacı yazma falan değildir, sadece alışılmış nickin kaybının hüznü.
sen troll sün, onlar sözlüklere kelle getiriyor ondan onları ve de seni severim diyen yöneticiler de vardır bu mecraada. o da bazılarınca en 'kaliteli' denilen itü sözlük bümyesinde, halen de var.
hatta yerel küçük üniversire sözlükler çok daha salakça. bir çoğuma kaydım vardı, adamlar orada 'ortam' kurmuş, otobüs kaldırıyorlar. sözlük yazarlarının bilgilerinden facelerini bulup, ordan asılmalar, ya da eve 'zirve' adına çağırıp sabahlara kadar ne zirveler düzmeler..
adamın tek başarısı, bir sözlük açmak ya da oranın modu olmak. hal böyleylen, sen ondan ne profosyonellik bekleyebilirsin? sadece, bkz yazarlarının ve aciz trollerim göt kaldırmalarına sahip olmuşlar. gerçek manada yazarım diyen kimse, bu saçma hareketi de yapmaz.
yönetinle aran iyiyse, arkadaşınsan, ya da ayak takımının sayısı fazaysa, o denli ciddiye alınırsın. yoksa o da yok, kafasının estiği müddetce.
inanın aynı haksızlıkları bende gördüm zamanında, bazen sinirlendim, bazen de konuşmaya çalıştım, tekrar istedim, ama sonuç? gerçekten bir faydası yok.
şimdi, bundan sonra bir harfin hatasından dahi silinsin bir yazım ya da sebep gösterilmeden çaylak-silik olayım, artık nedeni ne derdine ya da yanlış düşündüğüm şeyi düzeltme yoluna asla gitmeyeceğim.
sadece, her zaman dediğin üzeri, 'eyvallah' deyip geçeceğim. ötesini berisini irdelemenin manası yok çünkü...
ciddiye adlınmadığın bir mecrada ciddiye alınmamak ya da, kar getirme durumuna mütakil ciddiye alınmak çok saçma, o sebeple sende fazla takmayacaksın. zaten milyon tane, sözlük var artık, ora olmazsa diğeri, esasen ne farkı var, bir sözlük ün diğerine, herkes ekşi klonu. öyleki, elşi sözlük bile, sonradan kendinden türeyenlerin, beğenisi ya da ilgisine tutsak olmuş. belirleyici olmaktan çıkııp, belirgin olmuş.
uludağ sözlük te dahil, hepsinin durumu bu. o yüzden, hak ya da adalet aramak, kusura bakmayın ama biraz aptallık olur şahsımca.
en fazla bekleyeceğiniz, mahalle maçında topu kendisinin olan, ağlak oğlanın adaleti kadar adalet beklemek. ya da bir fırsatını bulup, oyuna bir türlü girip, toplu çocuğu karşına alıp, farkına vardırmadan, taşşağa almak..
size hangisi uyarsa, ya topun merhameti, ya da senin 'topa' merhametin... böyle işte bu oyunun kurallarıda.