sözlükle dertleşmek

    10.
  1. dert denen hiç bi boka yaramayan gereksiz sıkıntının sanal alemde sahibine faideli özellikler kazandırmasına sebep eylemdir. *
    "acı olgunlaştırır, dolgunlaştırır" falan safsatalarını bi kenara bırakalım.. zira acı olgunlaştırmaz, çökertir, daraltır. acı insana tecrübe kazandırmaz, zira her acıdan sonra kişinin beyin hücrelerinde bi takım kayıplar olduğu gibi bi iddiam var. bu da insanı her kederden sonra daha salak, daha gerzek ve daha beceriksiz yapar kanımca.
    ama sözlükte durum böyle değildir. yazar kişisi yazma eylemini gerçekleştirirken hem içindekileri ortalığa kusup muhteşem bir orgazm duygusuyla üzerindeki yükleri diğer okurların üstüne yıkmış, hem de yazma eyleminin keyfine varmış olur. dert sadece yazarken işe yarar zaten. yazar kişisini kamçılar, yeteneğini arttırır, acısını tarif edebilmek için kullanabileceği en süslü teşbihleri kullanır.
    bu sebeple hali hazırda bi acınız varsa itinayla kusunuz, hem sözlük kazansın, hem siz kazanınız. *
    33 ...
  2. 1.
  3. bulunduğu ortamda yalnız olan ve bir şekilde morali bozulmuş olan yazarın "buraya entry gir" kısmıyla dertleşmeye başlaması hadisesidir.
    5 ...
  4. 46.
  5. - nabün be ya?
    + iyidir be ya, sen nabün?
    - öyle be ya
    + amannn bee yaa
    4 ...
  6. 60.
  7. bundan yıllar önceydi bir kere bursada hastalanmıştım. sanırım yine soğuk algınlığı nefes alamıyorum halsizim üşüyorum hep uykum var. yani dönem dönem herkesin başına gelen şeyler. ama o halde yola çıkmam gerekiyordu eve gitmek için. akrabalar falan kal diyorlar ama hep ağız ucuyla, aptal değilsen anlarsın o kadarını. ben de kuytu bir köşe buldum ağlamaya başladım bir garip oldu içim. yalnızlıktan, çaresizlikten böyle sağ sola savrulmaktan. ben de ağlarken kuzenim gördü otuzunu aşmış koskoca adam. sonra gitmiş demiş ki afi türkiyeden gittiği için ağlıyor ha ha. benim oradaki o oksüzlüğümü anlayamadıysan abi ben sana ne diyeyim.
    neyse ara sıra olur o haller bana. mesela akşam yine aynısını yaşadım. öğlen bir etkinlik vardı oraya gittik akşamda arkadaşlarla yemek yedik. ben daha öğlen anladım iyi olmadığımı ama neyse devam ettim. akşam ateşim çıktı her yerim yanıyor ama ben üşüyorum hatta titriyorum. herkes kendi dalgasında kimi film izliyor kimi internette biriyle konusuyor. oradan çıktım ben kendimi sokağa atmamla hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. annemi özledim. sonra hatırladım annem evladım uzaklara gitme demişti. ve şimdi yalnızdım ve bunu suçu bendeydi. anne ben hastayım bile diyemecek durumdaydım.
    o halde 2 tram değiştirdim eve geldim. kalorifere sarıldım, sonra uyudum. şimdi ateşim düşmüş ama iyi değilim be sözlük. şimdi de iyileşicem ben. kalkıcam. ama öbür sefere yine mi aynısını yaşıycam. her hastalandığımda ben nereye aitim diye sorucam. benim ailem nerede ben ne yapıyorum sorularını sorucam kendime.

    bazılarına göre bunun bir çareside artık bul kendine birini evlen. dile söylemesi ne kadar kolay. bul birini evlen. sev birini evlen deseniz anlıycam ben sizi de. sosyal danışmanım bile bul birini evlen kurtul bu dertlerden diyor. benim yerimde başkası olsaydı kolayı seçerdi. ama ben sevmediğim biriyle evlenemem. o yüzden kimseye yüz vermiyorum. ne taş kalplisin sen yahu diyenler dolu. ben sevmek sevilmek istemiyor muyum. deli miyim ben. tabi ki istiyorum. hem de çok ama sevemiyorum. içimde hep bir umutla yaşıyorum. ama o gelmesse de bütün ömür yalnız olmayıda göze aldım.
    4 ...
  8. 22.
  9. herkes içiyor,gezip tozuyor
    bir yari sevdim ah çektiriyor
    benimse ne arayanım,ne soranım
    bir mesajım bile yok!
    4 ...
  10. 7.
  11. silinmesi halinde derdinin ikiye katlanacağı durumdur.
    4 ...
  12. 24.
  13. insanların yapayalnız olduğunu öğrendim sözlük. hayat bana bunu zor koşullarla yetişip, aile kavramını hiçe saydırıp, psikolojik olarak en zon günlerinde olduğumu hissetiğim günlerde yapayalnız bırakarak acı bir şekilde öğretti. çekirdek olarak anılan ama insanın içinde bir hayli büyük yer tutan, hayatının tümünü etkileyebilen büyük kavram meğer bazı kişiler için bir hiç olabiliyormuş. güvendiğin ve seviyorum dediğin kişiye hayatta yaşadığın olmusuzlukları anlatman onunla paylaşmak demek değil bür süre sonra onun yorulması ve sıkılması anlamına geliyomuş. aile bireylerinin seni bir evlat olarak değil de maddi bir kaynak olarak görmesi insanın gerçekten canını acıtıyor sözlük. kendini kullanılıyormuş gibi hssedip hayatını kurmaya karar verdiğin zaman etrafında kimsenin olmaması insanın gerçekten canını acıtıyor sözlük. mantık açısından bakıldığında umarım yapılanlar için bir gün aileme ve sevdiğim insana teşekkür edebilirim. kendi ayaklarım üzerinde durmayı öğrenmenin bu kadar acı olduğunu bilmezdim. ya ben çok güvenmişim insanlara ya da onlar beni tanıyamamış sözlük. elden ne gelir?
    3 ...
  14. 6.
  15. tam anlamıyla derdini dökmektir. öyle ki, bazı entryler açık mektuptur adeta.
    3 ...
  16. 2.
  17. zaman aman atilmaya yol acar
    ilgisiz basliklar acmak
    orn: "ulan bugunde isler ters gitti"
    "seni sevmiyorum artik kaltak"
    3 ...
  18. 29.
© 2025 uludağ sözlük