bu demek ki her türlü sözlük olayında mevcut, genellikle bu çakma american life hallerinde yaşayan ezik varoş kökenli sonradan avrupai gençlerimizde var olan bir şey. hayat çok üstüme geldi mavalları ile buraları terkedip gitme eğilimine dönüşen o ruh halinden normal hayatında kurtulamadığı için (bkz: ss kuralı), bunu kendi çapında yansıtabileceği tek platform olarak interneti ve özellikle de sözlükleri seçerek yaşayabilme hali. nasıl olsa bir şey de yazmiyorsun aslında, ne bu tripler bana mı hayata mı, hayatın da benim de çok da tın aslında da işte, yeni ergen bunlar hoş görmek lazım.
yazarların kızgınlıkla anında sözlüğü terketmeleri, ardından sanal bir ortam da olsa sözlüğün boş bırakılmasının doğru olmadığını farkederek geri gelmeleri.
olağandır, olabilir. ancak öfkeyle kalkmamak lazım. yoksa zarar edersin. en güzeli kızdığın zaman kafa iznini kullanmaktır.
başlıklarda "sözlük kötü, buralar dutluktu, incir çok güzeldi ühü" diye ağlayıp giden kişiler tarafından icra ediliğinde gayet kişiliksiz ve mide bulandıran olaydır. çünkü bunlar bik bik eder çekip gider ve akabinde pıtı pıtı dönerler.
eğer ciddiysen bunu dile getirmene bile gerek yok. arkanı dön ve git, istenmiyorsun artık; zaten ajda pekkan da gerilmekten yırtıldı yırtılacak. o yüzden boşa bekleme yapma.
"yok ben ses seda çıkarmadan gittim, çünkü epey rahatsız olmuştum sözlükte" diyorsan ve yine gittiğin gibi sessizce dönüyorsan sen harika bir insansın, lanet olsun dostum diyorum ve başımın üstünde yerin olduğunu fida film kadar gurur ve iftarla itiraf ediyorum.
hani pınar altuğ tandansı var bir nevi.
"ay yok çocuklar ayrılık yok bir süre ara verdik." -içimdeki can tanrıyar aşkı bir başka. farketmedim sanmayın.-
gittiğinde dönmeyeceğini düşünen yazarlardır bu gidenler. bu gitmeler gitmek degilse de dönüşleri gayet insani bir davranıştır. nasıl ki sevgililer her ayrıldığında yeniden barışma ihtimalleri vardır bu da öyle bir şeydir işte. buradan bakınca sözlük sevgili gibidir diyebiliriz.
ayrıca veda etmenin gereksizliğinin de bir göstergesidir bu durum.
git veda etmeden gideceksen dönersen zaten sözlüğünsündür yani.
kimisi çaylak bile olsa gururuna yediremez ve bir daha dönmemek üzere kendine yakışacak bir davranışla sözlüğü terkeder, kimi defalarca çaylak yapılır ancak moderasyonun aklına onu silmek gelmez. 3 gün çaylak olan geri kalan çaylaklığa doğru olan yazarlık dilimini usta yazar olarak geçirir. bir gün usta bir gün çırak güzel iş valla. kimisi de küfürü basar. terkediyorum ulan burayı der. arkasından küfür yiyenler ühühü aman yarabbim bu yazar olmazsa biz kimi okuyacağız küfür etse de o bir markaydı -ahaha- derler.
ancak herkesin unuttuğu bir şey var ki sözlük tek yazarla ayakta kalmıyor. kendini fasulyeden nimet sanıp kafama sıkar giderim gibi kahramanca triplerle gidince bizlere bir şey olmuyor. sadece 1 günlük sol frame saltanatın oluyor. ah vah edip ardından başka bir yazara hoşgelmiş entrysi giriliyor. biri gidiyor biri geliyor. kimseye dert olmuyor, kimse bir şey kaybetmiyor.