her sözlük yazarının , yazılarını ,resimlerinin sorumlulukları kedine ait olduğunu bilmesi , bilmesisi durumunda davalı/davcı konumuna geleceği boyuttur.
sözlüğün bunda herhangi bir yasal sorumluluğu yoktur.
her ne kadar emsal davalar olsada konu hukuki olarak bir zemini yoktur konu tamamen havada olduğundan ,
hakaret suçu, huzurda ve gıyapta olmak üzere iki şekilde işlenebilir. Hakaret suçunun huzurda işlenmesi, tahkir teşkil eden fiillerin hiçbir aracı olmaksızın doğrudan doğruya mağdura yöneltilmesi ile olur. Ancak, bu suçun huzurda işlenmesi sadece bu durumla sınırlı
değildir. Nitekim, TCKnın 125. maddenin 2. fıkrasında, ..Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle ilenmesi halinde..huzurda işlenmiş sayılacağı düzenlenmiştir. internet; iletişim aracı; ses, yazı ve görüntüyü de içerebilen çok yönlü iletişim aracı olmasından dolayı, internet yoluyla yağılan hakaret suçu, huzurda yapılmış sayılacaktır.
internet üzerinden işlenen suçlara ilişkin yeni bir düzenleme olmadığı için, genel esasları Ceza Kanununda belirtilen hakaret suçuna ilişkin esaslar buraya uyduğu ölçüde uygulanmalıdır.
yazılanların, resimlerin reklam gelirinin sözlüğe, kanuni nin muhteşem sorumluluğunun ise yazarlarda olması durumudur ki pek adaletli görünmüyor bebeğim. sorumluluk, kazanç adaletsizliği ülkenin her yerinde var. neyse bu ay sözlük prim dağıtıyormuş sevgili yazarlar.
not: aylık 1000 (bin) entri üzeri.