Bensiz ölme diyecek kadar ölümüne sevecek bir sevgilim olsa ve onunla balkonda üstümüze hırka alıp,şarap içsek yıldızları seyrederek, sokağa yağmur yağarken.
beyni olmayıp fikri olan malum organ için bellidir, zira ona laf dinletemezsin. her zaman kendisini belli eder, her durumda öne çıkar ve hadi gidelim der, lan bi dur zamanı değil dersin, yok illa yurduma girecem der, kolay kolay laf dinletemezsiniz...
bu yüzden açık sözlü olacam;
yağmur da yağıyor ya, şöyle güzel bir kır evinde, şöminenin başında amanda seyfried gibi bir parçayla, el ele çırıl çıplak bakışıp sarılmak isterim.
napıyim ulan söz geçiremiyorsun ki.. açık sözlü olmak gerekirse budur, evet.
yani onun dışında olmak istediğim yerdeyim zaten. geçen sene tam da bu zamanlar kurguladığım hayata çok ta çaba göstermeme rağmen evrensel kanunları kullanarak ulaştım. aynı amaca yine ulaşmayı planlıyorum ve söz konusu eylem için 2-3 senelik bir zaman dilimi tasarladım ve şu an bunu evrene yollayıverdim.
ben karışmam, gerisini o düşünsün artık. onun görevi amanda seyfrield in müdaili bir hatunu bir şekilde benimle tanıştırmak, birbirimize aşık olabilmemiz ve de güzel bir mekan...
haydi bakayım, göreyim seni evren baba!
kendime ait skyline gtr, mitsubishi eclipse, 350 z, 200 sx gibi daha saymakla bitmeyecek kafamdaki arabalardan biriyle herhangi bir ülkenin kalabalık sokaklarında yanlıyor olmak.