ne gecenin karanlığı gibi geçici bu karanlık,
ne tan vakti gibi anlık.
ne yaparsam yapıyım geçip gitmiyor.
hiçbir ilaç fayda etmiyor.
karanlıkta görür oldum, aydınlık gözümü alıyor.
tünelin sonunda bir ışık var.
ama bu tünel bitmek bilmiyor.
Erdem Aykol - Ben isimli şiir
Gelecekteki ben.
Şimdiki benle aynı olacak mıyım acaba diye,
Şimdiki gibi olur muyum diye, düşünen.
Tarifsiz bir endâmı olan, ben.
Ben, çok değişik olduğunu düşünen ben.
Ömrünü koronayla geçiren.
Koronanın bitmesini isteyen.
Hayatını yaşayan 18 yaşına giren, ben.
Yazar: Erdem Aykol beğendiniz mi?
Çekme ellerini gözlerimden,
Tozlu pencere ürkütüyor beni.
Hem söyle bana,
Su değil miydi bütün kayıpların ardından içilen?
Ardından anmak bütün yudumları
Yakmaz mıydı gözlere inen bütün perdeleri?
Hadi söyle bana.
Anda yaşamaya alışmadığımızı,
Gelecek diye gülümsediğimiz şeye bakarken aslında yüzümüzü arkamıza çevirdiğimizi
Geçmişsiz mutlu olamadığımızı
Geçmişle mutlu olamadığımızı
Mutlu olamadığımızı.
Şair, çekme ellerini gözlerimden
Perde açılıyor bakakalıyorum alnının kırışıklıklarına.
Yoklaşıyorsun her gün, kurtar beni.
Hem sen söylememiş miydin?
Kırışa kırıla büyür insan yüreği?
Hem söyle bana
Çekersen ellerini görebilecek miyim yüzümü?
“Sözlerdir en ağır yükler!” Diye bağırmıştın bir kere bana. Hangi yüktü beni buralara kadar sürükleyen?
Çekme ellerini gözlerimden, tozlu pencereler ürkütüyor beni.
Hem söyle bana
Sen değil miydin ışıklar altında karanlıklara saklanıp, sonra aydınlık isteyen?
“sormalı harab-ı lev’a-i kalbe
bir yudum şarab-ı neşe içun” deyip her hasrete göz yuman.
Sözleri bırakalım artık şair
Çekme vakti geldi ellerini gözlerimden.
Çekme ellerini gözlerimden,
Tozlu pencere ürkütüyor beni.
Hem söyle bana, söyle
Su değil miydi bütün kayıpların ardından içilen?
Ardından anmak bütün yudumları
Yakmaz mıydı gözlere inen bütün perdeleri?
Hadi söyle bana.
Anda yaşamaya alışmadığımızı,
Gelecek diye gülümsediğimiz şeye bakarken aslında yüzümüzü arkamıza çevirdiğimizi
Geçmişsiz mutlu olamadığımızı
Geçmişle mutlu olamadığımızı
Mutlu olamadığımızı.
Şair, çekme ellerini gözlerimden
Perde açılıyor bakakalıyorum alnının kırışıklıklarına.
Yoklaşıyorsun her gün, kurtar beni.
Hem sen söylememiş miydin?
Kırışa kırıla büyür insan yüreği?
Hem söyle bana
Çekersen ellerini görebilecek miyim yüzümü?
“Sözlerdir en ağır yükler!” Diye bağırmıştın bir kere bana. Hangi yüktü beni buralara kadar sürükleyen?
Çekme ellerini gözlerimden, tozlu pencereler ürkütüyor beni.
Hem söyle bana
Sen değil miydin ışıklar altında karanlıklara saklanıp, sonra aydınlık isteyen?
“sormalı harab-ı lev’a-i kalbe
bir yudum şarab-ı neşe içun” deyip her hasrete göz yuman.
Sözleri bırakalım artık şair
Çekme vakti geldi ellerini gözlerimden.
sekssiz kalırım dedim,
üstüne bi de yemin ettim.
içten-içe kendimi yedim,
o gün son kez yatağı deldim.
5 saat oldu kafayı yedim,
sanırsam gerçekten delirdim.
keşke bu olsa bütün derdim,
ey sevgilim seni değil vajinanı sevdim.
bir seksistin gözyaşları 2
başı sızlıyor başı,
göklere kalkıyor naaşı,
3 harfli, çok da büyük,
bir seksizm savaşı.
sekssiz günlerim çok zor,
ey sevgilim kim amına kor?
hayat sadece seks değil biliyorum da,
yarağım anlamıyor.
bir seksistin gözyaşları 3
üçüncü günümdeyim,
karanlık kabirdeyim,
ey insanlar cevap verin,
söyleyin, kimi sikeyim?
bir seksistin gözyaşları 4
aynada kendime bakıp ağlıyorum,
orhan diyorum, sen bu günlere düşecek adam mıydın?
sonra birdenbire gülme tutuyor beni,
orhan, sen adam mıydın?
bir seksistin gözyaşları 5
sevgilim,
bugün başkasını düşünerek 31 çektim.
sevgilim,
rüyamda aralıksız memeni emdim.
sevgilim,
gösterip vermedin, sonunda delirdim
sevgilim,
bu sensiz 5-ci günüm, bil istedim.
bir seksistin gözyaşları 6
tüm kızlar yol alsın,
sevgilim domalsın.
tüm kızlar beni sevsin de
domalanlar çoğalsın.