Lokantada, mobilyacı da bütün gün toz toprak içinde daha 12 yaşındayken. Hem haftalığım bir dondurma parasıydı. Ezik büyüdük biz, yokluğu iyi bilirim. Şimdi çok şükür Allah yüzüme güldü tabi.
babam çok içerdi, evde bira şişelerinden dağ vardı. arkadaşlarımın da babaları içerdi ama en çok şişe bizde olurdu. harçlık falan vermezdi babam, çünkü kazandığı üç kuruşu içkisine sigarasına yatırıyordu. biz arkadaşlarla bu şişeleri toplayıp satıyorduk, önce sayıyor sonra şişe sayısına göre paraları bölüştürüyorduk. ilkinde acemiydik, bu işle uğraşan bizden büyük çocuklar vardı. beş-on tane şişeye alıcı bulabiliyorduk ama yüzlerce şişe elimizde kalıyordu. biz 9-11 yaş aralığında, onlar 17-20 lerdeydi. onların alıcısına şişe satmak için, kazandığımız paranın yüzde 15 ni haraç olarak veriyorduk. annem bira şişeleri sattığımı öğrenince çıldırdı, bir daha satmadım. artık para karşılığı ödev yapıp kazanıyordum harçlığımı, sınav günleri çok iyi param oluyordu. kopya, telefonla yardım bile yapıyordum. hatta bazen sınıfa girip sınavım varmış gibi yanımda oturan çocuğun testlerini çözüyordum, bir kaç defa yakalanmama rağmen 3 sene yaptım ve iyi de kazandım.
yaptığım işlerin doğru olmadığını bilmiyordum o yaşlarda, ama hiç değilse diğer arkadaşlarım gibi hırsızlık yapmıyordum. sonra 18 yaşına bastım, bi mağazada satış elemanlığı yaptım 1 sene boyunca.
çay ve fındık toplardım . büyüdüm gene aynı işleri yapıyorum .ilk para kazandığım işim 10 yaşlarındayken kiraz toplayıp satmış rahmetli babama 2 paket sigara almıştım .koca adam ağlamıştı oğlum büyüdüde bana sigara aldı diye .keşke şimdi yaşasaydıda istediği her şeyi ona alabilseydim .
bi ben mi hic çalışmadım diye sordurtur insana.
ben çocukken sanki ayet geliyormuş gibi "oku" oğlum kelimesinden başka birşey duymadim.
not: ha bir de oglum senin eline hiçbir iş yakışmaz sen oku demişlerdi.
ergenlik dönemim tam. içimde isyanlar kopuyor, ailme okuluma, tanrıya falan. asilik almış başını gitmiş. lise de bi matemateik hocam var, allah için babacan adam, güzel de anlatıyor, böyle hababam sınıfının kel mahmutu olma isteği falan var. hayat dersleri falan veriyor. sene 2006 lisenin ikinci sınıfındayım. bu babamla konuşmuş bana bu ara tatilde sanayide çalış sözlülerine yüz yüz verecem dedi. havadan iki yüz tembel adam için velinimettir hemen tamam dedim. başladım sanayide hocanın tanıdığı adamın yanında çalışmaya. üstam hüseyin. göbekli bıyık ibrahim tatlısesten hallice. koy ustam klibnine sırıtmaz oynar. bak aklıma geldi hala gülüyorum. hep ibrahim tatlıses açardım ifrit olurdu. eziyet olacak ya amınakoyim yağa sokardı bi bidonu, temizle şunu derdi. lan fıçı yine yağ dolacak ne temizlemesi diyemedim ya lan. sonra baktım ortamı sevdim, çok sevecen babayiğit insanlar. sanayide usta olmaya karar verdim. şimdi iki dükkanım altı çalışanım var. şaka lan şaka ne klişesiniz amk, tabi derslere asıldım. güzel hayat dersi oldu lan. kel mahmutlar sağolsun şimdi çalışıyorum. yaşasın insanın hayatına değiştiren hocalar.
köye gidince yazın kuzenlerle birlikte bizim tarlanın mahsulünü ilçedeki pazara götürüp satardık. Parasıyla da eve alışveriş yapıp birer dürüm yerdik. ne günlerdi be.
Ortaokul 2. Sınıfın bitip 3. Sınıfa geçtiğim yaz kervan dondurmacısı ilk iş deneyimim.
ilk cinsel deneyimim de dondurmacının kızı melek le olmuştu zaten.
Apartman yönetici yardımcılıgıydı. Babam yöneticiydi ben de az ekmeğini yemedim. Bunu öne sürerek ebe bile olmazdım.sanırım bünyem bu statüyü kaldıramadı. Sefilliğimin nedeni bundan.
ben hiç çalışmadım ama amcamın kızı tartıyla uğraşırdı.hatta komik bir olaya şahit olmuştum.bir akrabamızı tartıya çıkardı.para vermeyince paramı vermedi diye ortalıkta ağlayıp can yandırmaya çalıştı.nitekim parayı aldı da.
Bir iplik fabrikasının depolama departmanında full-time elemandım.
Yani:
iplik bobinlerinden oluşan dağı bobinleri tek tek naylona sararak eritiyorduk. Benim işim buydu en azından. Sonra o naylona sarılmış bobinler ne oluyordu, nereye gidiyordu hiçbir fikrim yok.
O işten sonra ara ara demirci olan amcama yardım eder, yevmiyemi alırdım. 20 kaat.
ilkokulda eczane çırağıydım, ortaokulda bir çay bahçesinin temizlik işlerinden sorumlu boş işler müdürüydüm, lisede ise kuyumcunun yanında çalıştım buda bana ticari zeka ve borsadan nasıl para kazanılacağını öğretti.
Cok küçükken kardeşimle balon satmıştık. Sonra garsonluk, kasiyerlik, kuaförde yardım olarak devam etti bir de tütüncü maceram oldu. Tabi bunlar 18 yaştan öncesi.