bi'gece kız arkadaşlarımla lüks bi' mekandayız. 3 bin lira hesap geldi. şef garsonu çağırıp bi' yanlışlık olmalı dedim. 5 dakika sonra el pençe divan geldi özür diledi. hesabın 5 bin lira olduğunu söyledi. ben de rahatladım. 2 bin lira da bahşiş bırakıp yanağından makas aldım.
akşam yemeğinde meyve kasesindeki portakal ve elmaların üzerine iki tane muz koymuştum filmlerdeki zengin yemeği tablosu olsun diye. sözde yemek sonuna kadar duracaktı muz ama dayanamayıp yedim. sayılır mı bilmiyorum.
ben ki her gün porsche panamera ile okula gitmek zorunda kalmaktan bunalan insan tutupta nasıl zenginlik anılarımı anlatabilirim ki, bunu yapmam için altın kaplama helikopterimden bir gün titanyum kaplama kameram ile new york semalarında gezerken video çekip anlatmam lazım aksi halde, 8 trilyon değerinde olan kolyemin düşmesi gibi bir durumla karşı karşıya kalamam.
geçen gene paralar paralar ama nasıl oluk oluk karılar kızlar rakılar şaraplar yemekler... --hadi lan işe geç kalıcaz --senin hamınna günaydın saat kaç.
eski bir yerin satılması ile elime geçen iyi bir para ile o dönemde hiç borcumun olmamasının verdiği cesaretin katkısından, arkadaşlarla arabayla bir izmir* turundan sonra hilton'da kalmakla noktalandı derken bir anda işlerin değişmesi * ve meceranın değişmesi ve daha çok eğlenmemiz.
ardından barlarda sürtmemiz ve buna alışıp ileriye götürmek istemek ama paranın kalmaması *
Ozamanlar ibiza adasindayim, kirmizi ferrarime carpan gunes isinlar gozumu yakarken birden elizabeth i gordum, valinin kiziydi, zengindi. cool goruneyim dige el yapimi cuba puromu yaktim birden... dur lan cati akiyor onu halledip geliyom.
bu yaz bir gün işe 5 kasa bmw ile gittim kia dört çeker ile de döndüm. o zaman diliminde de hayvan gibi marabalık ettim. o gün 3-4 ton cam geçti üstümden. patron ile akrabalık olduğundan eve bıraktıydı.
iddadan para tutturup bulunduğum şehirde en pahalı mekana gittim. yaklaşık 250 tl lik bir hesap geldi. bu arada ne kadar zengin olursam olayım gelen yemeklerin hepsinin dibini sıyırdım. o gün garsonlara da 10 tl falan bahşiş vermiştim.
Yaklaşık iki sene önce hesabımda 1 milyar (eski parayla) yatmıştı.
Saat 12yi geçmişti ve atm başında baya sıra vardı, parayı görüp bizi kaçırmasınlar diye ev arkadaşım özürlü taklidi yapmıştı.
Allah affetsin güzel kızdı.
Sene 2006 askerden gelmişim 1 tl borcum yok kredi kartı, kredi hiç bir şey yok, araba yok sigorta muayene kış lastiği derdi yok.
Ulan o günler en güzel günlerimizmiş amk bence en güzel zenginlik şu dönemde borcunun olmaması.
bir zamanlar kazandığım tüm parayı rulo yapıp arabada evde rasgele yerlere koyardım.
bahsi geçen rulolar 5binlik olurdu.
Hiçbir zaman da saymazdım gerek kalmazdı.
inanın hiçbir zaman mutluluk vermedi.
Şimdi belki bi ruloyu anca kazanıyorum ama mutluyum dostlar.
Bu da böyle bi anı işte.