sözlük yazarlarınım yaşadığı, günlük yaşanılan atraksiyonların biraz üzerinde olan, ayda yılda bir yaşanılacak ekşınlardır.
4 yıl önce; o tarihte 15yaşındayım, yaz mevsiminde 4arkadaş izmir/gümüldür'e denize gitmiştik. Ben ve bir arkadaşım yüzme bilmiyoruz, diğer 2arkadaş çok iyi yüzücü. Pedallı yunus kiraladık ve 2miz can yeleği giydik, diğer iki arkadaş yeleksiz. Yaklaşık 300metre açıldıktan sonra herkes suya indi, biraz durduktan sonra tekrar yunusa bindik * . Yelekleri de çıkarttık yunusa binince. Yanımki yüzme bilen salak arkadaş yelekliymiş gibi düşünüp beni suya itti. Suya indim salak salak çırpınıyorum. Salaklar sonradan yeleksiz olduğumu farkedip beni kurtardılar. Ama çok süper su yuttum. Boğulmama ramak kalmıştı. Yaklaşık 30m derinlikte de ölümü bulamazlardı. Bitti.
Caminin önünden geçerken yerden bulduğum 100 lira beni o anda bugda bırakmıştı. Parayı alıp gidiyom, sonra geri dönüyom. Bu olayı en az 5 kere tekrarladım. En sonda camiye parayı vermeyip uzaklaşırken ayağım takıldı. Para elimdeydi ve düştüm. Para rüzgarla birlikte uçtu gitti. Sonuç olarak hem babayı aldım hemde günaha girdim.
bilimsel araştırma yöntemleri dersi için grafik ajanslarıyla anket yapmak üzre 3 arkadaş yola çıktık.
önce gittiğimiz ajansların kapalı olduğunu ya da orada olmadığını gördük.
sonra yemek yemeye oturduğumuzda bendeniz, anket sorularını kalktıktan 30 dk sonra unuttuğumu fark ettim ve koşar adım geri döndüm kilometrelerce yola. neyse ki atmamışlardı.
sonra bir otobüse binip çarşı tarafına geçecektik ki kız arkadaşımız cüzdanının olmadığını ve düşürdüğünü fark etti.
polisi aradık, biz oralara bakıcaz bir dediler. biz de düşürme ihtimalimiz olan yeri bulup orada incelemelere başladık.
tesadüfen oradaki 2 kadın olayı sordu ve yardım etmek için telefonlarıyla arkadaşımızın iphone'unu aradılar.
yaşlı bir amca bekleyin getiriyorum dedi, getirdiğinde de bizi sorguya çekti. cüzdan ve içindeki iphone amcadaymış.
araştırma yapmaktan vazgeçip bir cafeye gittik sonra.
ekşın değil "action"dur. türkçeye çevrildiğinde aksiyon olur. ekşın ingilizce okunuştur. aksiyon da türkçe bir kelime değildir ama tükçeye sonradan bu şekilde girmiştir. bu yüzden ekşın yerine aksiyon demek daha iyidir. lütfen güzel tükçemizi koruyalım.
araba ile giderken sollama yaptığın sırada karşıdaki aracın frene basmasından sonra arkasındaki kamyonun onu birden geçmeye çalışması sonucu kamyon ile karşı karşıya gelip yanındaki araç ile kamyonun arasından sıfır geçmek var ya; işte aksiyon oydu.
Bundan yıllar yıllar önceydi ahhhh ahhhh o zamanlar toyduk tabi.Tatil için akçaya gittik ailecek villa tipi bi yerdi ama iki villa bitişik tabii.Kaldığımız yerin sahibi ile siyam ikizleri gibiyiz. Neyse oturuyoruz hep beraber iki aile derken arkamda şıp şıp şıp ses "hoşgeldin kızım" dönersin ve görürsün "anayın babayın ellerine sağlık" ifadesi ile. Aradan bikaç gün geçer muhabbet etmişsindir ve senden bir yaş büyüktür tabi açılacaksın herşey tamam oturursunuz masada okey oynuyorsunuz ve derken * "cansu abla yanlış oynadın"...... (bkz: sıçtı kamil ıslak ıslak). *
25 kasım 2012 motosikletim ile şehir içinde gidiyorum asi ve çılgın ruhum yine gaza gelmiş bir arabayı tam sağlamak üzereyim ve o araç sağ tarafa park etmek için dönünce yaşanılan ekşındır .
son bir hışım ile motorun üzerinden atlamam büyük bir hadiseye dönmesine mani olsada ayağımın aynaya takılması büyük talihsizlikti ama dizimde ufak bir yara ile atlattım .
sonrası daha kötüydü arabada aile vardı araba yeni idi trafiğe çıkalı 1 ay kadar olmuş , ben yerde yatarken insanların arabaya bakmaları içimi rahatlattı doğrusu ya arabaya bişey olsa değil mi ?
şöför abi ne kadar mülayim biri ise de kızı olacak 16-17 yaşlarındaki velet tam bir kaşardı .
- bu arabanın masraflarını ödeyeceksin
diye bağırınca bir an üstüne yürüdüm , hayatımda bir kadını hiç bu kadar dövmek istediğimi hatırlamıyorum .
insan bi geçmiş olsun der be kardeşim ...
neyse suçlu olduğumu bildiğim halde o öfkem geçmedi bende suçu kabul etmedim yüz 50/50 suçlu bulunduk ikimizde
sonuç olarak ödemedim masrafı buda insanlıktan nasibini almamışlara kapak olsun.
Kogusta yorganın altında telefonla konusurken komutan odaya daldı. Dırek bana bakıp getır o telefonu dedı. Ne telefonu komutanım sarkı soyluyodum derken soguk kanlı bır manevrayla telefonu yorganın altından corabımın ıcıne soktum. Once uzerımı sonra yatagı arayıp bısey bulamayınca gıttı. Ama o korku da bana yettı. *
Geçen sene miydi hatırlamıyorum AÖF sınavına gittim. Sabahın körü tabii ki etrafta benden başka kimse yok. Biraz erken gitmişim. Grup halindeki köpekler havlayıp duruyordu. Aramızda 100 metre var yok. Beni bir korku esir aldı, görmeliydiniz benim o halimi. Aslında köpeklerden korkan biri de değilim ve bir köpeğim var ama işte etrafta kimsenin olmaması ve haberlerde gördüğümüz sokak köpekleri tarafından öldürülen çocuklar insanı ister istemez korkutuyor. Hızlı adımlarla binaya girdim de kendimi kurtardım, evet.