90 lı yılların sonuydu. Kameralar henüz yeni stüdyo aracı olmaktan çıkıp ele gelir hale gelmişti. Komşumuzun camiide yapılan hatim töreninin videosunu izlerken görüntünün bir noktada diğerine geçişi sırasında o kenan doğulu'nun uzun saçlarla dans ettiği, serdar ortaç'ın göbekten zeytin yediği,tsubasa'nın orta sahadan goller atıp fileleri yırttığı 4köşeli cam ekranda görmüştüm kendimi ilk kez. Çok şaşırmıştım. Bir o kadar da hoşuma gitmişti.
istiklal caddesi girişinde röportaj yapan show tv elemanı mikrofon uzatıp isveç te meydana gelen bir olay ile ilgili soru sormuştu. siz olsanız ne yapardınız diyerek, konuda iş yerinde tacizdi galiba? fırsatı bulmuşken şöyle sulu bir cevap verelim şeklimiz olsun dedik ama yayınlamadı adamlar.
Son olarak 11 gün önce aydın yerel televizyonu aytv'de gördüm kendimi. Elimde telefonla konuşurken millet partisinin genel başkanı yanımda konuşma yapıyormuş, farkında değilim. Akşama bir baktım televizyondayım. *
sanırım, 2013 yılının ocak aylarıydı, bir telefon geldi, mahalleniz ile ilgili bir program yapıyoruz sabah canlı yayına çıkar mısnız ? elbette dedim, çektim takımları, doğru vtv kanalının stüdyolarına, anlattım sorunları şu an bir çoğu da çözüldü.
sene 1998 ya da 1999 tam kestiremiyorum ilkokuldayım o zamanlar.Bizim okulda bir uygulama başlamıştı.Çalışkan öğrencilere, öğretmenler mavi kağıt,az yaramazlara uyarı anlamında sarı kağıt çok yaramazlara da napıyon lan sen anlamında kırmızı kağıt verirlerdi.işte 3-4 tane mavi kağıt olunca övgü belgesi verip okulun duvarına fotoğrafını asıyorlardı.Bizim okul pilot okuldu böyle apur sapur bin tane şey olmuştur herhalde.Neyse mevzuya gelelim ben de o aralar çalışkanım ama nasıl çalışkan.Sınıf başkanıyım dersler iyi uslu bir elemanım mavi kağıt yağıyor öğretmenlerden.işte fotoğrafı filan astılar duvara.
Tamam durun mevzuya geliyorum.Bir gün okula 2 adam geldi biri kameraman biri muhabir bu olayla ilgili bir haber yapcakmışlar.Geldiler benle röportaj yaptılar.Anlattım ben de.Hayır gayet net hatırlıyorum biraz utanmıştım baya da güzel şeyler söylemiştim la aslında.Sonra sorduk kanal d de çıkacak haberlerde dediler.Sonra her akşam kanal da haber izliyorduk ailece.1 gün oldu 2 gün oldu 3,4,5,6,7 derken bir türlü çıkmadım sonra da bıraktım zaten izlemeyi.Bıraktığım zaman çıktıysam üzülürüm bak.Belki de çıkmamışımdır.Hiç yayınlanmamıştır o görüntüler.Bilemedim bu hayatımda yaşadığım en büyük muammalarımdan biridir.Hayata bak la.En büyük muammalarımdan biri bu.Öyle işte bu da böyle bir anımdır.
Bulunduğum şehrin ezik takımının maçına zorla götürülmüştüm amigo bir abi vardı, karşı takıma nah çektiriyordu ve yapmayanlara kızıyordu yavşaklar niye geldiniz lan! Diye bağırıyordu, öyle bir ortam. Sonra sporcular arasında kavga oldu bi baktım hakeme falan dalıyorlar herkes sahaya iniyor falan, kaldım orada öyle, o günün akşamı haberlerde çıkmış ve ben de görünmüştüm, yakın bir arkadaşım söyledi. Sanırım başka gören olmadı beni, umarım olmamıştır. Hala orada ne işim vardı düşünüp cevap bulamıyorum.
en son bu sezonki bursaspor-fenerbahçe maçı öncesi cnn türk'e çıktım.
ama tabi bunun öncesi var.
2010-2011 sezonu bursa-fener maçı. çoluk çocuk gittik stada, kültürpark kapısında hop fox tv uzattı mikrofonu, benim çocukları falan çekti "ay ne güzel ailecek gelmişsiniz" falan dedi lavuk spiker. sonra bana "maç ne olur" diye sordular. ben 3-0 alırız dedim. maç 1-1 bitti.
sonra, ertesi sezon ankara'da bursa-fener kupa finali vardı. bu sefer atv uzattı mikrofonu. ben yine ukala bir tavırla "buraya 15.000 kişi geldik" 3'te atarız 5'te dedim. 4-0 yenildik. bursa'ya nasıl geri döndüğümüzü hatırlamıyorum.
yine aynı sezon kupa yarı finali eskişehir maçı öncesi bizim deplasman otobüsüne olay tv geldi, röportaj verdik, ama olay tv'ye her zaman çıkıyoruz, pek siklenmiyor. bunu geçelim.
işte, yine bu sezon, yine fener maçı. bu sefer cnn türk'e çıktım maç öncesi, bu sefer temkinli davrandım, "1-0 olsun bizim olsun" dedim. 3-2 yenildik son dakika golüyle. ben de bir daha maç için roportaj yapmama kararı aldım.
ahmet safak konserinde sahnenin hemen arkasindaydim. ara ara tv'de görünmüşüm o kadar. yetmez ama evet. Çünkü televizyona çıktım. siyasi görüşümü savunan tek tv kanalına çıkmak benim için onurdur.
yonca evcimiğin çocuk programına götürmüştü okul bizi, orada yarışmaya falanda katılmıştım. hafta sonu tv de kendimi izlediğimde televizyonun insanları olduğundan daha şişman gösterdiğine kanaat getirmiştim *
birgün arkadaşla yolda yürüyoruz bi muhabir yanımıza geldi 1-2 soru sorucam izniniz varmı dedi tabi buyrun dedim hangi kanal oldugunu hatırlamıyorum şimdi.
kana kırmızı rengini veren madde nedir dedi; tabi ki soruyu bilmemin heyecanıyla hemen cevap verip fişne suyu dedim meğersem cevap o degılmıs.Butun Turkıye arkamdan dalga geçtler sonra.
Buda boyle bı anım işte
jack daniels müzik yarışması 2009 thorium Show tv, ntv de yarışmanın görüntüleri yayınlanmış. hava olsun diye yazmadım 1. olmak için gitmiştik o kadar yolu olmadı.
sene 2002.
atinada plaka meydanında yürüyorum. yanıma koşa koşa bir kameraman ve bir sunucu kız geldi. bişiler söyledi.
I am tourist deyince suratları düştü. bozulup gittiler. yunan tv'sine çıkma şansımı da yunanca bilmediğim için kaybettim malesef. hala merak ederim ne sormuşlardı bana diye.
Ankara guven parkta asure almis tam yiyecekken kanal d nin artist muhabiri asure yapmasini bilyomusunaz dedi ve ben de agzim dolu bir sekilde yoo dedim; o gun aksam haberlere baktim ki beni koymamislar, lakin puding yapilisini sorsalar idi anlatabilirdim!