araba yolculuğudur. çocukken yaptığımız ilk araba seyahatlerini aslında çok sevmiyordum. 2-3 ailenin tek bir sıteyşın vagon arabaya doluşup yaptıkları her seyahatte olduğu gibi, çocuk birey olarak arabanın sıteyşın kısmına yerleştirildiğimden, arabanın arka camından yola bakarak devam eden yolculuğum yarım saatte bir kusma molası vermek suretiyle sürüyor, adeta bir azap yolculuğuna dönüyordu. o zamanlar akıllı telefon, ne bileyim, ıpad mayped falan olmadığı için doğal olarak mal gibi yola bakıyordum. annemin sürekli "yola bakma" telkini (azar diyeyim) tabii ki 30-35 ıq ile hayatını sürdüren bir yaşam formu için bir anlam ifade etmiyordu. ayrıca yola bakmayıp nereye bakacağım anasını satayım? koymuşunuz bagaja beni.. yanımda mütemadiyen bavul mavul birtakım alan daraltıcı ekipmanlar var. nereye bakacaklar!?!?!?!
Güzelbahçe de eski bölge trafiğin karşısında, salaş bir kahve vardı. Şimdi kapandı sanırım, orada tömbeki nargilemizi alıp, deniz kıyısına oturup, suya ayaklarimizi sokup, çay esliginde nargile fokurtmakti.
kafelere gitmek ve sigara içmek. para harcamak. tatlı yemek. bir zamanlar kitap okumak. son zamanlarda kodlama. bazen dizi izlemek. film varsa mesela john wick4 gibi izlemek. sözlüğe ve wix bloguma yazmak(tutmadı yazmayı kestim ama hoş bir deneyimdi.) canlı yayınlara girip sohbet etmek genelde kızlarla. sosyal medyada takılmak, şimdilerde tiktok ve instagram eskiden 9gag ve reddit. hızlı yürümek. şarkı dinlemek. alışveriş yapmayı severim bir de. doğa isimli kızlar.