her lafı üzerine alınmak, nem kapmak, bilgi vermekten çok fasa fisodan bahsetmek ve en göze çarpanı özenmekten vazgeçememek. kendi fikirlerini ifade etmenin esas alındığı bir ortamda başka yazarların kelimelerini, cümlelerini sanki ders notu gibi ezberleyip aradan zaman geçtikten sonra bile kullanıyorlar ya pes diyorum. yapmayın böyle sözlük yazarları, gerçekten küçültüyorsunuz kendinizi.
tam olarak saplantı mıdır, ben de bilemedim.
yalnız başıma yürürken yanında geçtiğim arkadaş gruplarının gülüşmeleri ben de hep benimle ilgili konuşuyorlarmış da bana gülüyorlarmış hissi uyandırır.
yani durup dururken oradan geçen ve tanımadıkları birine neden gülsünler, değil mi?
ama hep öyle sanıyorum. hatta sırf bu yüzden kaç defa kavga çıkardım. kaç insan tersledim...
saat. saatim iyi olacak. cebimde simit parası yoksa bile kolumdaki saat iyi olacak. o benim tek aksesuarım ve o da en iyi olmalı. ayrıca bir apple takıntım çıktı be sözlük. önce iphone aldım sonra ipod nano aldım şimdi de 3 ay önce aldığım ama aldığıma pişman olup 10 kere bile kullanmadığım laptop ı satıp apple mac alasım var. apple saat çıkartırsa onu da alı.. alırım lan. valla alırım.
insanların ne düşündüğüne önem vermek.
evet, saçma ama saplantı bi durum benim için. kesin doğru dediğim durumlarda bile karşındakini dinler, eğer bağırarak konuşuyorsa "haklısın" deyip geçiştirme hastalığı var bende de.
birde egoist insanları sezdiğim an, ortamdan uzaklaşma alışkanlığı
(bkz: yaptım pişman değilim.)
Güzel bir parfum kokusu duyunca illah o kişinin yanına gidip hele allahana kitabına de bana markası nedir bu parfümün deyip başının etini yiyorum. Evet.