her şahsiyette olduğu gibi sözlükçülerimizinde tüh dedikleri durumları açığa vuran başlıktır. keşke diye başlar tüm pişmanlıklar hayatımızda.
-keşke ona bu kadar değer vermeseydim.
-keşke biraz daha tutumlu olsaydım.
-keşke annemi yok yere bu kadar kırmasaydım.
-keşke onunla daha fazla vakit geçirseydim.
-keşke daha az üzülseydim.. diye sürer gider. oysa geri getirmek yaşananları imkansızdır ve hala yapılan yanlışlara karşılık duyulacak pişmanlıklardada geçerli olacaktır kaybedilen zaman ..
hiç bitmeyecek hayıflanmalar, keşkeler, yaılan onlarca hata sonralarında duyulan acı pişmanlıklar .. ve tüm pişmanlıklar sonrasında defalarca çekilen "keşke" ler ..
hayat iki ucu boklu değneğin bir gün gelip kırılabileceğini biliyor olmamıza rağmen kıramamak ve sonrasında duyduğumuz pişmanlık deilmidir zaten .. **
eğer bilseydim bayramın 3. günü vefat edeceğini yemin ederim arardım. telefonu babaannem açtı, tüm aile bireyleri tek tek babaannem ve dedemle konuştuktan sonra ben dedemle konuşamadım sözlük ve tekrar aramadım ki hasta adam yerinden kalkmasın diye. eğer son bir kere sesini duyma şansım olsaydı arardım doya doya "seni çok seviyorum dedeciğim" derdim. belki tüm bunları yapsaydım aradan 7buçuk yıl geçtiği halde şu satırları yazarken ağlıyor olmazdım sözlük.
shakespeare derdi ki bana...
iyi ol fakat çok iyi olma. birazcik huysuz ol fakat çok degil. içinden
geliyorsa dua et. eger sana rahatlik veriyorsa arada bir küfür de et...