sözlük yazarlarının otobiyografileri

entry462 galeri2
    26.
  1. her şey bir domatesin ezilmesiyle başladı..
    260 ...
  2. 27.
  3. 1975 yılının nurlu bir gecesi istanbul'da doğdum.

    -ilk otoya hastaneden eve giderken bindim.
    -sözlüğün anavatanı bursa'da ilk oto kullanma deneyimlerimi her kalkışta istop ettirerek başarıyla tamamladım.
    -ilk kendime ait otom citroen saxo idi. çok kahrımı çekti. daha sonra satıldı. duydum ki sevinmiş gittiğine.
    -bir sonraki otom renault kango idi. çok mal taşıdım üstünde. hatta ilk trafik cezamı onun yüzünden yedim. 76 ytl tam
    -ayrıca yaz tatillerinde köyde dedemin otosu olan traktör ile çok fındık çuvalı taşıdım.
    -daha sonra kardeşim larker'in desteği ile bir adet ford focus oto aldık.*
    -şimdi ki otom mu renault clio dizel klimasız. duymasın bu sıcakta hiç çekilmiyor.

    işte size otobiyografim...
    18 ...
  4. 28.
  5. 1965 yılında elazığın bir köyünde dünya gelmişim..
    babam olacak adam 2 kızdan sonra beni erkek beklerken hayal kırıklığına uğramış, annemden boşanıp,bir afrikalı hatunla evlenip kutuplara yerleşmiştir.kendisinin şuan 7 tane oğlu var.
    annem evlenmedi bize baktı büyüttü,canım anam, ayran anam, ben muhandis olacam harputa gelecem sana bakacam dedim..okuyamadım işte parasızlığın gözü kör olsun. ilkokul 4.ten terkettim. 1975 yılında ilk evliliğimi yaptım iç güveysi olarak damadı evime aldım.ama olmadı yürütemedik hiç çalışmazdı ,arada korsan taksicilik yapardı,beyaz çorap üzerine sandalet giyer,doğan görünümlü şahine binerdi,ben evlere gündeliğe giderdim...tek celse de boşandık.
    sonra kodumunsan diye büyük bir şirkette işe başladım,orada sekreterlik yapıyordum,patronum birgün tecavüze yeltendi kaçtım ama ikincide kaçamadım.
    kaderde varsa düzülmek neye yarar üzülmek düşüncesiyle kendimi bir anda ''mehtaplı geceler'' pavyonunda konsomatris olarak buldum.ismim okşan olmuştu artık..iyi para kazandım şan'ım duyulmuş kısa sürede paranın mına koyuyordum.bu arada annem beni evlatlıktan reddetmişti.
    pavyonda arada şarkı da söylerdim, kulise gelen bir buket orkide ile hayatım büyük bir değişime uğramıştı,kadir denen bir mafya babasıydı zebellah gibi iti kıyım yakışıklık bir adamdı,aşık olmuştu bana...bende ona vurulmuştum..
    seni bu hayatta kurtarıcam çocuklarımın anası,evimin kadını olacaksın derdi..inanmıştım ona sonra kaçtık buralardan pensilvanya da yaşamaya başladık,
    kadir de bırakmıştı artık mesleğini,silahını bırakmıştı, namusuyla çalışıp bana bakıyordu,kırmızı ışıkta cam siliyor,evine helalinden ekmek getiriyordu..2 tane çocuk yaptım ondan oğlumun adı ajdar kızımın adı kezbandı kuzucuklarımın benim..
    ama kader ağlarını örüyordu erimin kara haberi geldi birgün araba çarpmıştı...uçup gitmişti ahirete..
    gel zaman git zaman 70 yaşına geldim, şuanda bir huzur evinde kalıyorum. çocuklarım hayırsız çıktı kapı dışarı ettiler beni,birisi anarşik olup hapise girdi,diğeri makina mühendisi oldu..geçen de tv.de gördüm oğlumu ''beni zora sokma alırım senden tüm yetkimi''diye bir şarkı yapmış, ben aptal deği makina mühendisiyim. diye demeç veriyordu gazetecilere..
    gene de ana yüreği kızamıyorum onlara.
    ömrümün son günlerini uludağ isimli bir sözlükte yazarlık yapmakla geçiyorum sıramın gelmesini bekliyorum..hayat hikayemi burada noktalıyorum.

    sabahat şimşir
    5 ...
  6. 29.
  7. orhan veli sözlük yazarı olsa şu şekilde gireceği entrydir.

    Ben Orhan Veli
    "Yazık oldu Süleyman Efendiye"
    Mısra i meşhurunun mübdii..
    Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
    Hususi hayatımı,
    Anlatayım:
    Evvela adamım, yani
    Sirk hayvanı falan değilim.
    Burnum var, kulağım var,
    Pek biçimli olmamakla beraber.
    Bir evde otururum,
    Bir işte çalışırım.
    Ne başımda bulut gezdiririm,
    Ne sırtımda mühr ü nübüvvet.
    Ne ingiliz kralı kadar
    Mütevazıyim,
    Ne de Celal Bayar ın
    Sabık ahır usağı gibi aristokrat.
    Ispanağı çok severim
    Puf böreğine hele
    Biterim
    Malda mülkte gözüm yoktur.
    Vallahi yoktur.
    Oktay Rıfat la Melih Cevdet tir
    En yakın arkadaşlarım.
    Bir de sevgilim vardır pek muteber;
    ismini söyleyemem
    Edebiyat tarihçisi bulsun.
    Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
    Meşgul olmadığım ehemmiyetsiz
    Sadece üdeba arasındadır.
    Ne bileyim,
    Belki daha bin bir huyum vardır.
    Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya?
    Onlar da bunlara benzer.
    17 ...
  8. 30.
  9. 1985 subatta dogdum. 2007 hala yasıyorum.
    edit: 2009 oldu hala yaşıyorum.
    edit2: 2010 ...
    edit3: 2011....
    hatırlattığı için saftrixe teşekkürler.
    edit: 2012....
    hatırlattığı için cadiaysegule teşekkürler.
    edit: 2013....
    Hatırlatan yazarlara teşekkürler.
    edit: 2014.....
    teşekkürler ryuk reyiz
    edit: 2015.....
    teşekkürler sedat pekerin has yegeni
    51 ...
  10. 31.
  11. 18 temmuz 1988: hacettepe üniversitesi hastanesinde 6 ay 28 günlük ve 1.5 kilo olarak dünyaya geldim.
    mart 89: erken doğan bebekler için uygulanan diyet sonucu 15 kiloya çıktım. doktorlar bu sefer zayıflamam için diyet yazdılar. bu diyet yaklaşık olarak 1 yıl devam etti.
    1992: bir kış günü okumayı öğrendim. bunda o zamanların çarkıfeleği ve susamsokağı etkili olmuştur. bu sene annem git gide şişmeye başladı.
    şubat 1993: annemde meydana gelen şişliğin nedeninin içinde bebek olmasından kaynaklandığını öğrendim. anne ben nasıl oldum sorusunu da bu zamanlarda sorduğum rivayet edilir.
    16 mart 1993: öğlen 12 sularında annemle babam bi bebekle geldiler. bebek büyüyüp evlenene kadar bizimle kalıcakmış ve bana abla diyecekmiş.
    yine 1993: futbol diye bi şeyin olduğunu öğrendim. beşiktaş takımına gönül verdim.
    yine 1993: hayatımın eğitim öğretim dönemi başlamış oldu.
    2002: lgs denen zımbırtıya girdim. kazanamadım. süper liseye kaydoldum.
    yine 2002: gitar çalmaya başladım.
    2004: hayatımın kazığını yedim.
    yine 2004: hayatımın kazığını atan kişiye hayatının dayağını attım.
    yine 2004: penguen diye bi dergi keşfettim. okumaya başladım. kirli duygu ve düşüncelerimden arındım. agresif tavırlarım yok oldu.
    29 kasım 2004: sigaraya başladım.
    2006: öss ye girdim. işletme okumam diye diye tobb etü işletme bölümüne yerleştirildim.
    18 kasım 2006: babamdan öte babam olan canım dedemi bu dünyadan uğurladım.
    2007: tobb etü de hazırlık sınıfındayım. ingilizce öğrenmeye çalışıyor, diğer yandan sevgili semih şahinelin * kulaklarını çınlatıyorum.
    2008: hayata en çok küstüğüm yıl oldu. iki sene hazırlık okumayı gururuma yediremedim ama seve seve okudum tabi. sevmekten vazgeçtim. eylül gibi 1. sınıf oldum. iki sene ingilizce işkencesinden sonra dört elle derslere sarıldım. ortalama fena gelmedi.
    9 aralık 2008: doğum günümden sonra hayatımdaki en anlamlı ikinci gün. yalnız geldiğim bu dünyada iyice yalnızları oynarken, aslında yalnız olmadığımı kafama çotank diye vurdu biri. tatlı diliyle ince ince işledi ruhuma kendini. sevilmenin mutluluğunu öğretti. mesafesiz sevmeyi de.
    1 şubat 2009: hayatımda daha mutlu olduğumu hatırlamıyorum. en azından şimdiye kadar biriktirdiğim anılarımda beni en çok mutlu eden gün, bugündü.
    13 ağustos 2011: hayatımın en zor ve acı günlerinden biriydi. kolum kanadım kırıldı sanki. acıdan gözlerim şişene, boğazım düğüm düğüm olana, sesim yok olup gidene kadar ağladım. kimse duymadı sesimi. o gece dünyanın en uzun gecesiydi. ve onu takip eden yaklaşık 40 saatlik zaman diliminde de ağladım. durdum... durdum... ağladım. evde aileyle yaşamanın en kötü zaman dilimiydi bu. bağıramadım. duvarlara vura vura ağlayamadım. evden kaçmak zorunda kaldım ağlamamak için. bana bıraktığı anıların canımı bu kadar yakacağını hiç mi düşünmedi diye sitemler ettim.
    15 ağustos 2011: bu akşam bana cennet bahçelerinden bir köşe bahşetti bana. 9 aralıktan sonraki en önemli 2. gece budur benim için. o da beni seviyormuş meğersem!
    9 aralık 2011: mutluyuz. eskimiş gibi değil de yeniden doğmuş gibi hissediyorum. bütün gece dua ettim, bizi kavuştur diye. duam kabul olur inşallah. (amin)
    12 aralık 2011: korku adamın aklını bile alan bir şeymiş. evet.

    devam edecek sanırım.
    6 ...
  12. 32.
  13. 33.
  14. küçücüktüm, top oynadım acıktım.
    9 ...
  15. 34.
  16. 35.
  17. ve açıldı perde... düştü maskem.

    tanıyan bilir zaten izmir' liyim geneinizin izmir olmadığını düşünürsek bazı bursalı ve ankrarlı ve bir de istanbullu arkadaşlar ile tanışma fırsatım oldu onlar bilir beni.

    onun dışında sitenin ilk üyelerinden biriyim sanırım 5. ya da ona yakın sırada bir üyeyim. daha test aşamasını bilrim.
    9-10 ve 14 nolu entrilerim mevcuttur.

    izmir de ege üniversitesinde okuyorum. mezun olucam ama okumaya devam edicem.

    sanırım üniversiteden malulen mezun olucam.

    beni tanıyan tanır dedim gerk yok anlatmaya o zaman.

    herkese saygılar.

    unsal a.k.a. (LuTeuS * alexmcrae) *
    5 ...
  18. 36.
  19. 6 haziran 1666: vebanın kolgezdiği bir prag mahallesinde dogdum
    8 temmuz 1723: Fransa kralı 34. loui yi osmanlıya kaputulasyonlar uygulaması konusunda baskı yapılması için ikna ettim
    9 agustos 1812: eflak ve bogdan'ı bir daha birleşmemek üzere osmanlı dan ayırdım
    10 eylul 1880: amerika birleşik devletlerinde ilk ku klux klan orgutunu kurdum
    11 ekim 1914: franz ferdinant ı oldurme planlarımı basarıyla uygulayacak bir sırpla anlaştım
    12 kasım 1928: adolf hitler'e ideolojisini oluşturmada yardım ettim
    13 aralık 1937: adolf'u polonyayı işgal etmesi için ikna ettim
    14 ocak 1939: atom bombasını icat ettim
    15 şubat 1981: nuri alco adıyla yeşilçam da oyunculuğa başladım
    16 mart 1982: küçük emrah ı keşfettim
    17 mayıs 1993: kurt cobain e tecavüz edip psikolojisini bozdum
    18 haziran 1999: georgw w bush adıyla amerikan seçimlerine girdim
    görevimin başındayım
    14 ...
  20. 37.
  21. 83 ocak; ayaz bir ankara gecesi ve geceyi yirtan bir ciglik.
    dogdugu gece, bulutsuz gökyüzünde bulunan dolunaydan alinan bir isim ama herkesin sahip oldugu sekliyle degil.
    84 bilmem hangi ay ayaklarinin üstünde durmayi mecazi anlami yerine gercek anlamiyla ögrenme cabalari.
    85 dis dünyayi kesfetme yillari. bir eli annenin, bir eli babanin avucunda, böylesi bir güven var mi acaba dünyada?
    86 sokaklarin büyüsünü kesfetmeye baslamak 3 tekerlekli bisiklet üzerinde, leblebi tozu yiyerek
    87 tek kanalli televizyonun kurbanlarindan biri olmaya dogru atilan emin adimlar.
    88 gecenin bir vakti antalya otobüsünde, herkes uykunun en tatli yerindeyken uyanip; "ben babaannemi istiyorum" diye yaygara koparmak
    89 ilk sosyal cevre. anaokulu yillari... elbebek gülbebek eylemlerden sonra ortama cok da kolay adapte olamama.
    90 ilkokul... önlük rengi siyah... yani basinda aglayanlari teselli etmek kendi capinda; "aglayacak ne var caniim"
    91 veliahtin dogumu... kuzenleriyle beraber atlattigi icin o evreyi hic kiskanmamak aileye yeni katilan bireyi.
    92 önlükte renk degisikligi. artik önlükler mavi... en sevdigi renk...
    93 evdeki tüm galatasarayli figürlere inat besiktas'i secmek, o günden beri de sadik kalmak kararina, icten ice gurur duymak kendi secimiyle.
    95 yeni bir okul, yeni bir semt, yepyeni arkadaslar... tuhaf bir sekilde karsi cinse ilgi beslemeye baslamak.
    96 efes'in korac kupasini kazanmasi üzerine panayir yerine dönüstürülen sinif... ptt-efes maclarina sirf naumoski'den imza alabilmek icin saatler öncesinden gitmek. naumoski yerine ufuk ve mirsad ile yetinmeyi ögrenmek.
    97 hayattaki en deger verdigi iki insani arka arkaya kaybedip, hayati yeniden sorgulamaya baslamak... yavas yavas büyüdügününü anlamak cocukluguna damgasini vuran iki insanin artik olmayacagini görerek...
    98 yeni bir okul, yeni bir semt... okulu da semti de bir türlü sevememek.
    01 universite sinavindan sonra gelen bir telefon üzerine hic istemedigi bir bölüme girmek.
    ayni yil, gelen tercihler üzerine, hayallerinin pesine takilip gurbete gitmek, geride her seyi birakarak...
    02 hic ummadigi bir anda, hic ummadigi bir yerde, hic ummadigi bir kisiye asik olmak. hayatinin en mutlu günlerini yasadigini düsünerek kandirmak kendini...
    04 hayatinin en büyük askindan, en büyük kazigi yemis olarak ayrilmak 2,5 yilin sonunda... askin acisinin neye benzedigini ögrenmek bir daha unutmamak üzere...
    ayni yil egitimini tamamlamak üzere geldigi ülkede yüksek ögrenime baslamak.
    universite hayatinin hayallerindeki gibi olmadigini görünce kendi kendine kizmak...
    07 hala okumak ayni bölümde, ne zaman bitecegini bilmeden...
    ayaklari üzerinde durmanin mecazi anlamini ögrenmek bu arada, ama yine de bir elini annesinin, digerini babasinin avucuna teslim ederek yasayacagi günlerin de bir an önce geri gelmesini istemek...
    7 ...
  22. 38.
  23. dogdum,
    büyüdüm
    yasiyorum
    hasbelkader...
    ölümü unutarak....
    14 ...
  24. 39.
  25. büyük burnunu dünyaya sokmada gecikmeyen pezzo-soprano sisli bir 9 aralik sabahi meydana geldi. sene 1985'ti o zamanlar.ufak yaslarda kendini çizgi film kahramani zanneden yazar kendini tazmanya canavari sanip sudan kaçmaya baslayinca uzun süre denize girmedi ve yikanmadi. çizgi film kahramani olmadigini anladigi günlerde denize girip yikanmaya basladi ve kendini çizgi romanlarda buldu, onlara özendi,çizmeye özendi. hala da özenmeye devam ediyor, elinden biri tutsa su tembelligini atip bir isler çikartacak belki de... dört yasinda kafasina inen vitrin kapagi ve alti yasinda yedigi minibüs darbesi onu saçma düsüncelere itti ve bu saçmalıkların günlüğünü tuttu o günden beri. su an onu tek iyi hissettiren sey pirinç çuvalina elini daldirdiginda hissettigi serinlik hissi.
    7 ...
  26. 40.
  27. 1983 doğdum ve çocukluğumu bilemeden okula gönderildim sırtımda külçe gibi bir çantayla. kah okudum kah okumadım, bir ileri iki geri derken ilk gençlik heveslerim, aşklar, meşkler korkunç bağlılık dolu yüklü sevgileri taşıdım. sırtımdan inen çantamın ağırlığı 16'lı zamanlarımda kalbimin içinde bir yerlerdeydi artık. kimi sevdiysem sürekli yüklendim o sevgiyi fazlasıyla. ucuz hamaldım sevgi hususunda. sonra bir gün askere geleceksin dediler, gittim. hazır oldum, rahata geçtim, tüfek astım omzuma. sonra dediler ki bir gün hadi artık gidebilirsin. oysa ki ne çok sorumluluktu aldığım orada, zimmet diyorlardı adına. kurtulduğuma sevinmiştim bu zimmet davalarından vatan hizmetinden ziyade. meğer döndüğümde hayatımı bana zimmetlemişler. şimdi hayatın yükünü sırtlandım ama anladım ki ne okul çantası, ne aşk meşk, ne askerlikti benim yüküm, sene 2007 itibarıyla. benim yüküm benmişim kim bilir daha kaç sene bu yükü taşıyacağım. * *
    4 ...
  28. 41.
  29. yıl 1985:
    -temmuzun sıcağında izmir'de dünya nüfusuna dahil olmuşum.
    yıl 1987:
    -daha ne olduğunu anlamadan eve benden küçük bir bebek getirdiler, sonradan öğrendim kardeşimmiş.
    yıl 1991:
    -ilkokula başladım, okumayı erken söktüm galiba, kırmızı bir şey taktılar yakama...
    yıl 1993:
    -artık okula giderken yalnız değildim, kardeşimle takılıyoruz.
    -eve gelirken ilk ciddi kazayı atlattım, yağmurlu havada rogar kapaklarını açan insanların mantığına şey edeyim; kanalizasyona düştüm.
    yıl 1994:
    -bizimkiler yeni bir eve taşınmaya karar verdi, mecburen okul da değişti tabi.
    yıl 1995:
    -yeni okulda ilk sevgilimi buldum, okulun en güzel kızıydı.bütün gün dansa davet oynardık okul bahçesinde.
    yıl 1996:
    -ilkokul bitti ve ortaokul için özel okula gönderdiler.farklıydı orası, alışmak zor oldu, habire kayboluyordum okulun koridorlarında.
    -hazırlık diye 1 senemi yediler, hiç anlamamıştım o zaman.
    -uzun süre beraber olacağım arkadaşlarımla tanıştım okulda, iyi de yapmışım.
    yıl 1997:
    -yine taşındık, okul aynı ama, devam.
    yıl 2000:
    -4 yıllık ortaokul bitti, aynı okulda liseye devam.
    -inekliği biraz bırakıp sosyal olmaya karar verdim, baya çevre yaptım.
    -hayatıma ciddi olarak ilk kez birini soktum, romantik ilk öpüşme ve çok zorlandım.
    yıl 2001:
    -ilişki fazla sürmedi ayrıldık.ne olduysa ondan sonra oldu, bir daha uzun süreli hiç kız arkadaşım olmadı.
    -sigaraya başladım, kim bulaştırdıysa ...
    yıl 2002:
    -öss stresi başladı, sağa sola saldırıyorum.
    -ilk kez aşık olduğumu zannettim, peşinden koştum.en sonunda ulaştım sonradan farkettim ki aşk değilmiş bu.
    yıl 2003:
    -okuldan iyi bir derecede mezun oldum.annem ve babam uçuyor.
    -7 senelik ortamımdan ayrılmak çok koydu, en iyi arkadaşlarım da yoktu artık.
    -öss'ye girdim ve sağlık sorunları nedeniyle sıkıntılı geçen bir 180 dakika sonucunda pek istemediğim bölüme kayıt yaptırdım.
    -üniversitede ilk günler, herkes benim çok küçük olduğumu zannediyor ama yaşım normaldi.
    yıl 2004:
    -üniversitedeki ilk yılı bitirdim, sevmedim ben burayı.ilk yaz okulu macerası...
    yıl 2005:
    -bu bölümün 4 senede bitmeyeceğini anladım, ikinci yaz okulu...
    yıl 2006:
    -okulun kesin olarak uzadığına karar verdim.
    -arabayla bariyerlere çarptım, öldüm sandım fakat hala hayattayım.
    yıl 2007:
    -küçük kardeşimi askere gönderdim, yadırganıyor evdeki yokluğu.
    -okuldaki 4. yılımı da bitirdim ama mezun olamadım hala öğrenciyim...
    5 ...
  30. 42.
  31. yumurta kabugunun kirilmasiyla gerceklesti...
    8 ...
  32. 43.
  33. herşey o soğuk ocak gecesinde başladı...
    5 ...
  34. 44.
  35. doktor hesap hatası yapmadıysa yaklaşık 5-6 gün geç doğmuşum.
    güzel bir çocukluk geçirdim. tom sawyer olmasam da ukalalıklarımın, yaramazlıklarımın, maceralarımın bir kısmı hala anlatılır durur. benden sonraki sıpaların yaramazlıklarından bile sorumlu tutuluyorum hala. (bkz: bu senin elinden su mu içti?)
    oldukça krizli ve "bu sağ çıkmaz" denen bir adölesan dönemini ölmeden ve kimseyi öldürmeden atlattım. mutluyuz, gururluyuz. *
    o arada bir yerde üniversiteye girdim, kalan 2 dersi vermeye çalışıyorum, bir yandan iş bakıyorum. işsiz ve asalağım. *
    hala buralardayım. ben de sonraki sezonu bekliyorum... ama çok uzun sürdü... e, hadi? *
    2 ...
  36. 45.
  37. 1984 yılında istanbul'da doğdum.
    2000 yılında sigaraya başkadım, aynı yılın yaz aylarında alkolle tanıştım.
    2001 yılında okuldan kaçıp rutin kahve ziyaretlerine başladım.
    2002 yılında üniversiteye girdim aynı yıl ilk kez aşık olduğum kızla çıkmaya başladım (bu döneme kadar hem aşk hem ilişkiyi bir arada görememiştim).
    2007 yılında üniversiteden çıktım. hayatımdaki tek değişikliğin üniversite olduğunu söyleyebilirim. geri kalan tüm alışkanlıklarım hala devam etmektedir ve bu nedenle hayatımın dönüm noktalarıdır.
    2 ...
  38. 46.
  39. 1987'de türkiye'de doğdum ve halen daha ülkemi satmadığım için çok mutluyum. *
    12 ...
  40. 47.
  41. sözlük yazarlarının hayat hikayelerinin kronolojik sıralamayla anlatımıdır:

    - 1992.. ilk defa okul önünde top oynarken çektiği şut bir kızın suratına isabet etmiş ve onu ağlatarak öğretmeninden dayak yemiştir.
    - 1993.. ilk defa pipisini fermuarının arasına sıkıştırmıştır.
    - 1994.. ilk defa kamışına su yürümüştür.
    - 1995.. ik defa 1.000.000 dolara verir misin sorusuyla karşılaşmıştır.
    - 1996.. iLK DEFA TERBiYESiZ LAFLARI SEBEBiYLE BiR KIZDAN TOKAT YEMiŞTiR.
    - 1996.. iLK DEFA AHLAKSIZCA TEKLiFLERi YÜZÜNDEN BiR KIZDAN TOKAT YEMiŞiR. TERBiYESiZ LAFLAR YÜZÜNDEN TOKAT ATAN KIZDA BU AŞUFTE KIZDIR.
    - 1997.. iLK DEFA BiR ÇIKMA TEKLiFi ALMIŞTIR. ÇIKMA TEKLiFiNi EDEN AMCANIN CEMiL iPEKÇi BIYIKLARINDAN VE KIRMIZI TAYTINDAN HUYLANMIŞ, TEKLiFi REDDETMiŞTiR.
    - 1998.. iLK DEFA ÜNiVERSiTE SINAVINA GiRMiŞTiR. HiÇ ÇALIŞMADIĞI iÇiN S.Ki TUTMUŞTUR.
    - 1999.. iLK DEFA ÜNiVERSiTEYi KAZANMIŞTIR.
    - 2000.. iLK DEFA MiRC i KULLANMIŞTIR.
    - 2000.. iLK DEFA YAZ OKULUNA KALMIŞTIR. ailesini bankacılık kursuna gidiyorum diyerek uyutmuştur.
    - 2001.. iLK DEFA PORNO SiTELERE GiRMiŞTiR. indirdiklerini evdede izleyebilmek için bilgisayar alması gerektiğine karar vermiştir.
    - 2002.. iLK DEFA EKŞiSÖZLÜĞÜ OKUMUŞTUR. ne olduğunu anlamayarak siteden çıkmış ve yeni porno siteleri aramaya koyulmuştur.
    - 2003.. iLK DEFA BiR HOCAYA YALAKALIK YAPARAK DERSTEN GEÇMiŞTiR. bu yaptığından hiç utanmamıştır.
    - 2004.. iLK DEFA POKER OYNAMIŞTIR.
    - 2005.. iLK DEFA ASKERLiK YAPMIŞTIR.
    - 2006.. iLK DEFA iDDAA OYNAMIŞTIR. 1 e 156 soktuğu kuponun fotokopisini evinin dolabında muhafaza etmiştir.
    - 2007.. iLK DEFA ULUDAGSÖZLÜK iSMiNi DUYMUŞTUR .
    13 ...
  42. 48.
  43. 49.
  44. 82 de dogdum (sakarya) (ama manisada yasadim)
    2000'de uni deydim ( eskisehir, ah eskisehir )
    2006 (Mezun)
    2007 ( duzene teslim olarak ankarada dislilerden biri olan insan )
    1 ...
  45. 50.
  46. 1987-şanlı urfa'da doğdum ve annem hastalandığı için aynı anda doğum yapmış bir bayandan süt emdim;
    1988,1989,1990-şanlı urfa'da büyüme evresinde geçti;
    1991-ankara'ya geldim ve ailenin sadece baba ve anneden oluşmadığını öğrendim;
    1992- 3. kreşimden de ayrıldıktan sonra nahide teyze bana baktı, o zaman kızlara el kaldırmamam gerektiğini babam bana öğretti çünkü bir kızın gözüne tekme atmıştım;
    1993-okula başladım ve ilk dayağımı bir kızdan yedim;
    1994-öğretmenimiz ani bir şekilde emekli olma kararı aldı ve sınıf değiştirmek zorunda kaldığım günler başladı. yeni sınıfında adım yeni mert'ti. bir de eski mert vardı.
    1995-öğretmenime ilk karşı gelmeyi yaptım ve disiplin kapısında müdür muavininden sağlam bir tokat yedim;
    1999-milenyumda yeni bir heyecan ortaokul başladı;
    2000-ulan ben gene çok başarısızdım;
    2001-adam gibi çalışmadan günler geçirirdim; ayrıca bu zamanlarda askeri lise sınavları vardı, ve ben spor kısmında elendim, hayatımın sonu zannediyordum ama şimdi düşününce eğer kazansaydım sanırım hayatımın sonu o zaman gelecekmiş;
    2002-düz lise olarak başladığım çankaya lisesi'nde hayatın en zor günlerini yaşadım. okulda bıçaklamalar falan bu tarihlerde oldu.
    2003-lise sona geçtik ve mükemmel insanlardan ayrılacağıma cidden üzülerek geçirdiğim bir seneyle şuursuzca ders çalışma senesi olarak tarihe geçti.
    2004- üniversite hayalleriyle girilen össden beklenildiği gibi pek iyi bir sonuç alamayınca 1 sene daha deneme süreci vardı; ve iğrenç dönemler işte bu sene başladı. sıkıntılar içinde bir sene oldu.
    2005- hayatın üniversiteye girince mükemmelleşeceği düşünülürken, gene puan kötü gelmiştir. 313... puan fena değil ama hiçbir mühendislik olmadığından ötürü kktc doğu akdeniz üniversitesi'ne gidilme kararı alınmıştır.
    2006- senenin başında uludag sözlükle tanışılmıştır. hazırlık dönemi zor bela atlatılmış, ve bölüm için harika bir tatil yapılmıştır. ayrıca tain izmir'e çıkmıştır.
    2007- ilk defa bölüm dersleri alınmış ve hazırlık döneminden daha kolay bir sene olmuştur.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük