ne zaman ne nasıl öleceğimi merak ediyorum, yaş aldıkça bu duygu daha da ağırlaşmaya başlıyor. daha 30lu yaşların başındayken bile duygu böyleyse ilerleyen yıllarda nasıl bir psikolojiye girerim ve bunla nasıl başa çıkarım bilmiyorum.
hayattım bazı sekanslarında tat alamamaya başladım, şu sebepten ötürü diyemeyeceğim ama genel olarak ruhu yokmuş gibi geliyor. geçen yılın başında yaklaşık 10 ay süre işsiz kaldım. bu süreç oldukça yıpratıcıydı; sandığınız gibi maddi olarak değil zira çalışıyor olduğum zamana kıyasla daha çok para kazandığımı söyleyebilirim. o dönem bol vaktim olduğu için borsa ile çokça zaman geçirme ve takip etme fırsatım olduğu için bu süreci rahat atlattım. eylül ayında da iş buldum, işe alıştım, her şey güzel ama bir şeyler eksik gibi geliyor.
tabi sorunlar illa ki bir temele dayanıyor,
1-2017 yılında terkedilme ve ihanet süreci. aslında hiç kimsenin yasını tutmuyorum, zaten hayatın birine nefret ya da derin bağlılık göstermek için fazla uzun olmadığını düşünmeye başladım bu süreçte, manevi bir sorgulama süreci böyle başladı. aslında öncesinde de bir hayli başarısız ilişkilerden sonra bardağa düşen son damla diyebilirim, kişilerle çok da ilintili değil bu durum. ayşe kim, fatma ne yapmış olayından farklı bir durum yani.
2-işsiz kaldıktan sonra mecburen aile evine dönmem. annemin bana sanki 18 senedir görmediği ve de pek sevmediği akrabası gibi muamele etmesi. sadece tavırlar değil söylemleri de bu yöndeydi, gitmemi defalarca dile getirdi. istemediğini defalarca tekrarladı, bu evin bu kadar kişi için kalabalık olduğunu yerli yersiz dile getirmiş, üstü kapalı olarak bunu bir çok kez tekrarlamıştı. ve ben de 32 den gün alıyordum.
param iyi kötü birikmiş olarak var, borsa ve birikimlerle güzel bir araç da aldım. iş konusunda da pek bir sıkıntım yok; sadece biraz daha şeyler eklemeliyim kendime diye düşünüyorum. yani maddi tarafta bir çıkmaz ya da zorda değilim ama dediğim gibi eksik bir şeyler. fazlasıyla eksik hem de.
bir 32 yıl daha yaşar mıyım bilmiyorum ama sonrası için ne olabilir hiç ama hiç bilmiyorum, tahmin de yürütmek istemiyorum. zira iş konusunda "5 yıl oldu uzun yıllar burada çalışırım, ortam da çok iyi" dememin üzerinden kısa bir süre sonra işsiz kaldım. yani hayat gerçekten sürprizlerle dolu. en son çalıştığım iş ortamında edindiğim tecrübe ile yine aynı iş aramalarım sonucunda kendimi avm de buldum ki ben üretim odaklı bir firma düşünürken kendimi avm de çalışıyor olarak bulmak çok garipti ki halen alışamadım tam olarak. işte hayallerle yaşayanı gerçeklerle s*kerler lafını boşu boşuna dememişler.
yaşam işte böyle garip soru işaretleriyle dolu, dün ordaydım bugün burada, yarın ise nerede olurum hiç bilmiyor ama gerçekten merak ediyorum. yalnız mı öleceğim, benden sonra beni anan insanlar olacak mı bilmiyorum. beni nasıl bir son bekliyor bilmiyorum...
Faşistler neden bizden çoktur?!!! CHP'de tek Sünni Türk bırakmadık faşizm olmasın diye!!! Halkların kardeşliği için Alevi Önderi Sayın Kılıçdaroğlu partiyi sadece Alevilerle ve Kürtlerle doldurdu!!! Bu halk gelişmek istemiyor mu?!!! Bu halk bizim her yerde söz sahibi olmamızı istemiyor mu?!!! CHP'de Sünni Türkleri partiden attık diye CHP hükümete geçince Türkleri her yerden mi atacağız??!!!! Yapar mıyız?!!! Tabii ki hayır!!! Sadece Sünni Türkleri atarız!!! Utanmazlar!!! Yıl 2020 bizlere oy verin!!! Hadi!!! Kılıçdaroğlu boşuna mı partide tek Sünni Türk bırakmadı?!!! Aydınlık çağı için yaptı bunu!!! Faşistler!!! Ama zamanı gelince sorulur!!! CHP başlangıç!!! Her yerde faşizme karşı Aleviler ve Kürtler söz sahibi olacak!!! Bu işler böyle...
Düşünce beyinde mi gerçekleşiyor? yani tamam beyin vücudumuzu yönlendiriyor, sinir sistemleri, görmemiz, konuşmamız bunların hepsi ayrı ayrı şeyler ama düşünce denen kavram soyut bir şey fakat aynı zamanda sinirsel de çünkü beyin hasar aldığında düşünemiyoruz. ancak yine de düşünceyi beyin sağlar diyebilir miyiz? sonuçta tam olarak fiziksel bir şey değil ki bu uçukça bir şey yani düşünüyorum ama nereden düşünüyorum? hayal gücümü kullanıyorum düşünmek için yani ekstra bir çaba sarf ediyorum ki bunların her ikisi de beyinle ilişkili ama beyinden bağımsız görünen şeyler. ya benim kafam çok karıştı arkadaşlar.
Uzay-zaman big bang ile başlıyor. Bu yüzden "big bang öncesi " diye bir şeyden bahsedemeyiz.
Peki ama big bang, evrenin mutlak bir başlangıcı değilse? Bu ihtimal hiç de hafife alınmayacak sayıda bilim insanı tarafından dike getiriliyor.
multiverse teorileri de burada devreye giriyor. Gözlemlenebilir evrenden önce trilyonlarca hatta sonsuz sayıda evren var olduysa, meta-zamanı varsaymamiz gerekecek.
Tabii ampirik veri elde etmek mevcut teknolojiyle pek mümkün gözükmüyor.