uzay boşluğunda kimsesiz bir şekilde, beni bir süre hayatta tutabilecek uzay kıyafetinin içinde, soğuk ve karanlıkta anlamsızca savrulmak... işte beni de en çok bu deşhete düşürüyor
Ben hani sürekli bipolar olduğumu yazıyor, neler yaşadığımı paylaşıyorum ya hani? Esasen tam anlatamadım şimdiye kadar.
Benim bir halam da bipolar. Yıllar yıllar evvel bir gün merdivenlerde hem yukarı doğru kaçıyor hem de arada arkasına dönüp tekme ve yumruk savuruyordu ama arkasında kimse yoktu. Sonra gördüğü ilginç yaratığı ve konuşmalarını anlatmıştı. O kısmı anlatamayacağım korkarsınız. Doktor benim için de şizofreni ile paralel ilerleyen bir bipolar demişti. Atak geçirdiğimde ilaçlarla düzelmem tam 6 altı ay sürüyor. işte ben ilaçlarımı bırakmaktan çok korkuyorum ; halam gibi korkunç şeyler görürüm diye. Oğlumu başka bir şekilde görüp ona bir zarar veririm diye. O aylarda düzelmeyi beklerken her gün umudumu yitiriyordum ve intihar etmek istiyordum bu sebepten; yani yalnızca oğluma bir zarar veririm diye. Bu yüzden ben ne cin, şeytan, büyü gibi şeyler konuşup düşünürüm ne de korku filmi izlerim. Halisünasyon görürsem de korkunç şeyler olmasınlar diye. Bağcılar'daki cinayet bu yüzden belki de en çok beni etkiledi. O salak çocuk annesine çok düşkünmüş. Bu haberlerde beni çok etkilediği için haber izlememek daha yerinde diye düşünüyorum.
Bipolar da bir nevi madde etkisi yapıyor anlayacağınız. Benim sınavım da buymuş.
Buraya yazıp dillendirmekten bile korkuyorum ama şöyle bi listeledim kafamda ciddi mana da psikolojik sorunlarım var galiba. Normal değil çünkü bu kadar korku.
yaşlanmaktan çok korkuyorum. yaşlanmak; takatinin kalmaması, sevdiklerinin tanıdıklarının bir bir ölmesi, sıra bana da gelecekmiş hissi ve de en önemlisi yalnızlık. insanlığın bence en büyük kabusu.
Düdüklü tencereyi açmak için çok acele ediyorum. Bir gün o kapak havalanıp bogazımı kesecekmiş gibi geliyor. Kafam halıya ucarmış, kan lekesi de cıkmaz simdi.