bugün

saçmalamak istemiyorum!!!
Kimse beni anlamıyor. Ben de kimseyi anlamıyorum.
Sahte eğlencelerden bıktım.
Çocukken, eş dost kim nereye araba ile gitse keşke beni de götürseler diye çok heveslenirdim. Biz çok garibandık. Bazen gideceklerini duyardım. Gizliden kılığımı kiyafetimi degiştirir, saçımı vs. Düzelirtirdim ama götürmezlerdi. Hep " arabada yer yok " derlerdi. Bir lokmacık bir şeydim oysaki. O kadar çok halam var ki ve de akrabam ( yan şekilde aģlayarak gülen smiley)

Çocuksun işte gezmek istiyorsun.
Eşimin yengesi var. Geçen hafta denize gideceklerinden bahsetti ama arkadaşlarımla gideceğim, dedi. Sonra instegram' da bir gördüm yanında diger kuzeni cocuğu falan. Hiç-bir zaman demem ki " bizde sizinle gelelim" diye. Yalan söylemeleri öyle zoruma gitti ki! Hemen araba alıp, iyi bir sürücü olmaya karar verdim. Oğlumun da aynı hayal kırıklığını yaşamasını istemiyorum. insanlar çok ikiyüzlü.
elime tutuşturulan bir torba çamaşır ve bir tomar kağıt, en üstte ölüm raporu. e hayat bu kadar. sonrası kuytu köşelerde, pencere kenarlarında ağlamak...
Çarşıya gitmek istemiyorum baba. Sen git. Sen hallet o işi.
şeytan tırnaklarımı yediğim doğrudur. hiç kesmem.
Arkadaş ortamında bulunduğum insanların aile içindeki davranışlarını hayal ediyorum.
Galiba delirdim. Bilmiyorum.
bazen böyle bir umursamazlık geliyor üstüme. inanılmaz keyif alıyorum o zaman hayattan. şu an bunları yazarken de aynı umursamazlık üzerimde. ulan her şey ne kadar boş ya. bir gülme tutuyor beni bu anlarda. itiraf: sanırım hayatın fazla gereksiz ve anlamsız olduğunu fark ettiğimde mutluyum.
Herkese karşı bir çekincem olduğu doğrudur. Bunalım belirtisi mi? Yok yahu bu kadar kolay değil o işler.
20+x yık önce bugün dünyaya gelmişim. Annem koymuş adımı, bu yıl da iyisiyle kötüsüyle insanlar tanıyıp olaylar yaşadım. Buradan anneme ve babama öncelik vererek başta zall a saygılarımı da iletmeyi unutmayarak hepinize selam ederim.

iyi ki doğdum amk.
içim içimi yiyor. öyle böyle değil ama. dışarıdan bakana neşe küpü, içeriyi bilene sinir harbiyim.
3 arkadaş tâtildeyiz ve arkadaşlarımdan birisinin ingilizcesi gerçekten fecâat. Okulda falan hep kalmış ingilizceden, ''iyi ki ana dilim türkçeymiş, konuşması çok kolay'' diyen birisi, seviyesi bu.*

az önce ben telefon ile konuşmak için masadan kalktım, diğer arkadaşımsa lavaboya gitmiş. Bu ingilizce bilmeyen arkadaşsa yan masada oturan 2 turist kadına klasik bir barzolukla sulanmaya başladı. Telefonla konuşurken bir yandan da uzaktan bunu izliyorum. Colayı gösterdi, sanırım kolayla tavlama yönetimini denedi. Hem telefonla konuşup hem de bunu izliyorum bir yandan. önündeki yemeği gösterdi, tekrar colayı gösterdi falan. Görseniz şekilden şekile giriyor iletişim için, azimli de yâni.

Telefonu kapatıp gittim yanına ve eğilip kulağına ''are you cola diyeceksin oğlum'' dedim. Bizimki hemen ciddi ciddi are you cola dedi ya, hâlâ kahkaha atıyorum.* kadınlar rusmuş meğer, rusça bir şeyler söyleyip sinirle kalktılar.

Arkalarından hâlâ cola diye sesleniyor bir de. Karnıma ağrılar girdi gülmekten o an. Döndü bir de bana ''ne söylettin sen bana, senin yüzünden kadını tavlayamadım'' diyerek kızıyor. ''Ulan sen bu barzolukla türk kızıyla bile iletişim kuramazsın'' dedim.*

Böyle de barzo bir arkadaşım var 15 yıllık. şu an hâlâ bana kızıyor ve colayı işâret ede ede rus kızlarını tavlayabileceğini iddiâ ediyor. engel olmuşum are you cola dedirterek.*
Kendimi başarmak istiyorum.
Kötü günler geçiriyorum..

Ama az kaldı kendime kasım gibi bir hedef koydum..

Üsküp dönüşü muhteşem olurum...

Ama sabır irade en acısı bunları kimse ile paylaşamamak.. içime attıkça dertlerimi yara gibi hissediyorum..
tüm umutlarım kırılıyor kalbimde..
ne kadar çok çabalasam da batıyor gönlüme ..
hüzün benimle , verilmiş sözlerin kırgınlığı derinde..

kaçarcasına uzaklaşılan bir ucube miyim bilmiyorum..

aklım karışık,
artık hiçbir adım atmayacak kadar karmaşık..

bu deli kalbim neden atıyor,
gülümsemek ağır gelsede,
neden hiç ama hiç bitmiyor..

bundan böyle uzak bana,
bir şeyler görene kadar,
yaklaşmam ona..

ki göremeyeceğim, ki olmayacak düşüncesi artık baş ucumda..
bugün uzun zamandır geçirdiğim en iyi gündü demeyi özledim.
Çok sinirliyim neden sinirli olduğumuda bilmiyorum ve insanları çok kırıyorum bu huyumdan nefret ediyorum ama engel olamıyorum...
Rakı içince tüm dertler üstüme üstüme geliyor ve çocuk gibi ağlıyorum.
Ölüyorken ölümü hissetmeyi unuturyorum. Çekmeyeceğim içimde akan kanını damarlarımdan.
Hayatıma dair inancımı, heyecanımı, umudumu hepsini kaybettim.
insanları en ufak bir saçma kelimesinde gerizekalı gibi görüyorum. Filmde bile bir karakterin yaptığı aptallıktan utanıp izleyemiyorum. Sanki kendim mükemmelmişim gibi.
Bugün hayatın en büyük sırlarından birini çözdüm.

Bilemiyorum sonumuz ne olur.
(#41604461)

aradı.