sözlük yazarlarının itirafları

Apartmanın tepesinden biri atlayıp intihar etti hala şoktayım.

korkaksın. doğum gününü bile kutlayamama haline soktun bizi.bencilsin.eleştirye açık olamayan bencilliğinin farkında dahi değilsin. neymiş her konuda konuş ama benim hakkımda yorum yapma. ağlayan kadın istemiyorum diyorsun huzur arıyorum diyorsun ama bunların nedeni tamamiyle beynin. sınırların.

Merhaba sözlük;

Bu itirafımdan utanıyorum. Arkadaşımın dolduruşuna gelip başka bi kızı takipten çıkarmamakta ısrar etti diye sevgilimden ayrıldım. 10 gün konuşmadık.. bi gün Yeni tanıştığım arkadaşlar clube gidelim dedi. Bende fazla takılmam diye gittim. Ama son otobüse yetişebilecekken iradesizliğime yenil düşüp kaldım. Clup çalışanı eski çıktığımdı. Neyse başk mekana geçtik.. bu sefer o kişi o mekana başka kızlarla eğlenmeye gelmişti. Dostane ayrılmıştık bu yüzden kim yoktu içimde ona karşı ama artık aşk da yoktu. Yeni sevgilim bana çok iyi davranıyordu ona kötü bi şey yapmak bana kötü hissettirirdi. Bu davranışı ona aşık olmama neden olmuştı. Gece sonu sabah bu benim arkadaşlarımın masasına selam verdi benle konuşmak için ben kaçınıyordum. Hatta bi ara neden seni hep farklı erkeklerle görüyorum dedi ve Yen'i sevgilimle de görmüş ama o sakallı diye tasvir etti. Kendimi bi kötü hissettim. Yanında olmam gereken kişi oydu. Yanlış yapıyosum ama yine de öpüşmek gibi bi gaflete düştüm. Kendimi hiç affetmiyorum. Basitleştirdim her şeyi. Büyüsünü bozdum. Dönemeyecektim artık o an. Engelledim. Bu sefer o yazdı.. söyleyemedim. Vaz da geçemedim. Barıştık. Bu vicdan azabıyla yaşayamıyorum. Ayrıca o öpüştüğümle sevgili olmamamızın nedeni de bakire olmam. Kabul etse onla devam edecektim. Sanki çok lazımmış gibi sevgili.. ama kapalım kadere boyun eğmekti belki benimki. Bilemezdim ki. Bana kötü davranma biri için bana dokunmaya koyamayan birinden oldum. Göt oldum. Değersiz kahpenin tekiyim. Şimdi geri dönemem haksızlık yapamam. Gurur beni biraz daha değerli kılar. Sıçtık bari sıvamayalım. Kimsenin değerini düşürmeye gerek yok..

her şey üst üste geliyor.
sevdiğim kız evleniyor.
okulum 1 sene daha uzadı 2 ders yüzünden.
kredim kesildi.
sağlığım bozuldu, çok hızlı kilo veriyorum.
ölüyo muyum yoksa?

nefret ettiğim biri yüzünden kötü şeyler yapıyorum, yaptıklarım nedeniyle de sevdiğim insanlar benden nefret ediyor.

normalde bu tür kişisel anket başlıklarını hiç sevmem ve de ilgilenmem ama "anın görüntüsü" başlığı çok güzel, çok samimi lan.
içimden iflah olmaz bir stalk'çıymışım gibi geliyor, inşallah öyle biri değilimdir amin.

itiraf ediyorum korkuyorum; bendeki senden!

sen aşk,sen umut,sen hasret,sen şuurum inancım be yaşamım.
geliyorum sana sarılacagım.Seni seviyorum.

https://www.flickr.com/ph...ojectapolloarchive/albums

Yaşadıklarımdan Ders almamak için çaba sarf ettiğimi fark ettim.

listemde çok güzel 3 gerilim filmi var, boş zamanım da var ancak ne yazık ki yalnızım ve kelimenin tam anlamıyla götüm yemiyor. klişe vurdu kırdı filmlerinden de hoşlanmıyorum. ne yapsam ne yapsam. kapıyı kilitleyip bir çılgınlık yapıp izlemeyi düşünüyorum. 2 saat içerisinde geri dönmezsem polisi arayın.

Neden neden bu kalbime acı veren zalimi seviyorum ama o artık yok bana ne vazgeçtim. Hem havalı birisi zaten. O gözlükleri görmedin mi sabiha gökçende bilene yok öyle gözlükler. Bırak bence kale...

büyük bir itirafta bulunacağım kendim için ve Sözlük için tüm sözlüklerde üyeliğim var, yeni açılan sözlüklere bile kayıt oldum ama hiçbiri burasi kadar çekici değil teşekkürler zall.

gözlerimden uyku akıyor. yarın çalışacağım, bu da erken kalkmamı gerektiriyor. muhteşem bir film izledim. sevdiğim dizinin yeni bölümü ile tatlıları da yemiş oldum. müzik son ses. kafam karışık. uykum var. ama bileklerimi kesmek istiyorum. üstüme mont giyip koşasım var. aklım almıyor. kafam karışık ama bunu daha önce de söylemiştim. uykum var ama uyuyasım yok. 45'e kadar sayıp geriye kalan 55 koyunu kestim. ellerimde kan var. derisi yüzülmüş onca koyun için kendimi karanfil bahçesine atıyorum.

Bugün kendimi çok kötü hissettim. Sanki hiç kimse beni sevmiyormuş gibi. Annemin yanına gittim, çok alakasız şeylerden bahsetti. Nasıl desem, enflasyın noldu demişsin de dolapta makarna var acıktıysan ye gibi şeyler.

Babamın yanına gitmem.

Abimin yanına gittim nişanlısı ile konuşuyordu. Iki kere gittim. Ikisinde de.

Sanki evde fazlalıkmışım gibi hissettim. orada olmaması gereken bi ayrıntı gibi.

Uyuyayım dedim. Kabus gördüm uyandım. Suratıma kertenkele yapıştı. Çok huylanırım böceklerden ve sürüngenlerden. Kuşları severim ama.

Balkona çıktım. Yukardan aşağıya bakarken hep atlasam ne olur diye düşünürüm. Beşinci kattan yaşlı bi teyze atmıştı kendisini. pelte gibi kaldırdılar yerden demişti annem. Üçüncü kattan düşsem ölmem belki dedim. Bi de çok acır. O teyze baygın değilmiş düştüğünde. Çok acımıştır. Allah rahmet eylesin.

Sonra odama döndüm. Liseden bi arkadaşım yazmış. Akşama kadar onunla konuştum. Eskilerden, yenilerden, girilecek sınavlardan bilmem ne. iyi geldi. Bi kız arkadaşı vardı. Ayrıldılar. Düşündüm de ne fark etti onla benim aramda? hiç. Yalnızız işte.

Şimdi de uyuyacağım. Umarım kabus görmem. Iyi geceler.

Neşeliyken yüksek sesle konuşuyor ve imparatore fatih terim gibi fazla el kol yapıyorum, büyük ihtimalle bunlar beni itici yapıyor.
Afedersiniz ama beni olduğum gibi sevmeyen kim varsa te amk!

Yalnızlık ve sessizlik benim sevdiğim bir ortam. bu hafta onlarla yemyeşil bir doğanın içinde beraberiz.

bambaşka biri olmak isterdim. bambaşka anne, baba, kardeş, arkadaş, akrabalara sahip olmak. şu an bulunduğum dünyadan, hayattan çok daha farklı yerde çok daha farklı bi insan olmak isterdim. ve sanırım geri kalan ömrüm boyunca bu uzun, yorucu ve tek seferlik hayatı bok gibi yaşadığım için kendimi mutsuz etmeye devam edeceğim. bundan kurtuluş ihtimalim, değişme şansım varsa bile bunu kendi ellerimle yok etmeye devam edeceğim.

Mutsuz olmak için belli bir sebebim yok ama mutlu olmak için de bulamıyorum. Aniden bir gülme geliyor az komik olan ama aslında o kadar da gülmelik olmayan bir espri yapıldığı sırada, oh lan ne güzel hayat diyorum fazla değil 10 dakika sonra tüm bu insanlar ne anlatıyor ya diye içten içe soğuma yaşıyorum.
Yatağımdan kalkıp başımı uzattığım pencereler hayal ediyorum. Her biri ayrı sokağa bakan ama aşağı inmeyi düşünmediğim.
Ne güzel mod diyorum tam şiir yazmalık, tam böyle hallerde yazılmıştır kesin o şiirler diyorum. Sonra yazayım derken yine gülme geliyor, napıyosun sen iyice tribe bağladın git içeri bulaşıkları yıka diye konuyu değiştiriyorum.
E belli ki çok konuşuyorum, konular bağlanmıyor. Dinleyici kendim olduğum için çok da önemsemiyorum konuların birbiriyle ilişkilerini. Umrumda da değil ne yaparlarsa yapsınlar zaten.

sevdiğim kiz her gün baskasiyla calistigim yere geliyor.

görsel

aklımda eve gidip bütün ilaçları içip sonra da müslüm gürses açıp yatağa uzanıp ölmeyi beklemek var. çünkü hayat bom bok. her gün düzelir diye kalktığım o yatağa her gece hiç bir şeyin düzelmediği için ağlayarak giriyorum. yatak küflenecek yakında ıslanmaktan. ulan çok sıkıldım be. ne demiş baba "içimde yılların yorgunluğu var". öyle yani.

Daha dibi var mı acaba bu hayatın.

Bugün ortalama 4 saat doğa keşfi yaptım. Normalde kondisyona sahip biriyim ama fazla oksijen, yeşillik, büyüleyici görsellik bünyeye fazla gelmiş olması gerek ki yorgunluk hat safhada.

görsel