bugün

hani böyle kendi söylediklerinin doğruluğu konusunda fazla emin insanlar vardır ya, başkalarının fikirlerini önemsiyormuş gibi görünürler ancak asla yeni fikirlere açık değillerdir falan. 'bir tek ben araştırdım, ben öğrendim' havasında olanlardan bahsediyorum işte.

heh, o insanlara çoğu zaman laf anlatasım gelmiyor.
peki, anlıyorum deyip geri çekiliyorum.

sonra onlar da; söylediklerini benimsediğimizi, sonuna kadar haklı olduklarını falan düşünüyorlar ya.

işte o sıralarda onları izlemeye bayılıyorum. zafer kazanmış edalarını, kabaran egolarını izlemek öyle zevk verici ki.
stabılo koleksiyonu tamamladım fakat şimdide her rengini 5 tane yapmak zorunda hissediyorum kendimi.*
23 yaşına geldim. küçükken yapmadığım şeyi şimdi yapıyorum. çayıma kimse görmeden soğuk su katıyorum... aman görsünler bi de ne olacak. üniversite kantininde de yaparım, cafede de, misafirlikte de.
hep bir taksiye telaşla binip öndeki arabayı takip et demek istemişimdir.
itiraf ediyorum;

dream theater belki de dünya üzerindeki en sevdiğim yabancı grup. fakat son yıllarda roadrunner records etkisiyle metalimsi müzikleri nedeniyle ve james labrie'nin vokal yeteneğini kısıtladığı için durumunu kötü buluyorum. ayrıca james labrie'nin son solo albümü static impulse son dream theater albümünden bile güzel olabilir. keza albümün ilk single çalışması one more time bunu kanıtlar nitelikte.
dün gece karşı apartmanın balkonlarından birinde bana bakan bi silüet gördüm, tırstım lan! gece uykulu gözle baktığım için tam idrak edemedim olayı, sabah kalktım, baktığımda o katta kimsenin oturmadığını gördüm! vay aq n'oluyor lan!
sigara içtimm sözlük. ama sor ki bi' niye? sinirlendim lan. bırakmıştım dimi? ama şimdi resmen rahatladım.
dedelere giden linklere bilerek tıklıyorum, google chrome un engelleme şeysi sayfayı kapattırıyor kolayca fakat şu saldırımsı şeyde dedeler aşkı beni yaktı, nickimle böyle sapıklı sapıklı şeyler girildi falan, utandım be sözlük. *
saçma sapan birinin beni msnden sildiğinden şüphelendim. baktım kimler eklemiş seni kısmına, enem adı yok ya. manyak mı ne dedim, bildiğin silmiş. biraz tartışmıştık gerçi. ben de pek haz etmiyorum da kendisinden, silmesi umrumda değil, zira silmese de konuşmazdım bir daha. ama silince dedim noluyor deli mi ne. o sırada online olmasın mı tak diye. lan dedim manyak mıyım silmemiş. tekrar kontrol ettim. hayır lan bildiğin silmiş. ama beyinsiz engellemeden silmiş. o an anladım ki sözlük, adam mal! siliyorsan tam sil! onu da beceremiceksen bir yürü git. neyse gidip ben de siliyim en iyisi be sözlük. öyle yani.
çocukken elma çekirdeklerini saklıyordum sözlük, hemde çok ulvi bi amaçla. elmanın soyu tükenir * benim sakladığım çekirdeklerden tekrar elma keşfedilir, çığır aşacak bir olay olur diye. bu entry i itiraf yapan biraz da özel mesaj da bir yazar arkadaşa anlatırken hatırlamam. artık çekirdekleride yiyorum sözlük elmaların soyunu hiç düşünmeden.
son saldırıya şahit olduğum için mutluyum sözlük. böylece yarın muhtemelen gece sözlükteki olaylardan habersiz olan yazar arkadaşıma "gece sol framede kıyamet koptu" deyip olayı ballandıra ballandıra anlatıcam *
çok acizim sözlük. uzuzn zamandan sonra ağlayarak yazıyorum bunları.
-üniversite biteli 2 yıl oldu hala ev insanı modundayım.
-ülkemdeki sistemden bıktım.
-annem eve dönsün yoksa çığlık atacağım.
-kardeşim her gece futbol maçı yapıyor bu adam bu enerjiyi nerden buluyor?
-keşke başka bölümde okusaydım.
-keşkelerden bıktım.
-tekrar kpssye hazırlanmak istemiyorum.
-sahurda ne yesem sorunsalı tüm ramazan sürecek mi merak içindeyim.
-arkadaşlarım teker teker evleniyor evde kaldım galiba.
-uyusam iyi olacak.
çalıştıgım restaurantta bar bölümündeydim bu gece.patronun görmediği bir anda sadece bardakları yıkadıgımız bulaşık makinasına ne kadar çatal bıcak varsa doldurdum.biraz da elde yıkamak için kullanılan bulaşık deterjanından sıktım. acayip yogundu tabi,müşteriler falan etrafta. makina köpürmeye başladı iki dk içinde. bir yandan sızan köpükleri silmeye çalışıyorum bi yandan kamufle etmeye calışıyorum yaptıklarımı. baktım olacak gibi değil köpürüp duruyo, makinanın içindeki su giden yeri söktüm. sonra da manager a makina çalışmıyo dedim. *
adam düzeltti sorunu içim rahatladı valla.bu da bana ders oldu yahu.

bazen çok zeki oluyorum sanırım.*
ramazan bitene kadar mastürbasyon yapmamayı planlıyorum sözlük. nolcaksa olsun, kazanacağım sevaptan önemli mi ?
(bkz: ramazan yalakası).
bilmek istiyorum sözlük insanlarda benim gibi hissediyor mu bazen. hiç hatırlanamayacak bir ayrıntı, hatırlanmamasında hiç bir sakınca görülmeyen biri gibi. siyahla beyazın ortasında kalmış bir gri ve ne tamamen siyah olabilen ne de beyaza yaklaşabilen biri gibi. dört bir yanı en çılgın düşüncelerle ile kuşatılmış, yaşaması gereken şeylerin yani kaderinin bu çılgınlık içine doğmak zorunda olduğunu anlamış, kendisi için olmasa bile başkaları için yaşamak zorunda olduğunu bilen biri gibi.
sözlükte iken kendimi mutlu hissettiğim tek yer; sözlük yazarlarının itirafları...

herkes içini döküyor. yaramazlıklarını anlatıyor, hüzünlerini, hatalarını, yanlışlarını, doğrularını, kusurlarını tamamı ile döküyor birer birer. bu benim çok hoşuma gidiyor. bu başlığı beğenmemin sebebi şudur; itiraflar, gerçektir. gerçekler, samimidir. samimi olan şeyler ise her zaman güzel ve ilgi çekicidir.
özledim.
bana senden adam olmaz diyenleri haklı çıkarmak için elimden geleni yapıyorum.

halbuki adam olmak benim için daha kolay. ipnelik değil mi ulan sonuna kadar devam.
windows kullaniyorum. Gecici bir süre ama.
bu aralar eskiye dahil çok şey hatırlıyorum..sanırım onları şimdi özlemem gerekenden daha fazla özledim sözlük..
tatili bitirip, yuvama döndüm sözlük. yeni sezon hazırlıklarına başlıyorum...
nickim charlie nin amelesi,ama dün o kadar çok oylama yapmışım ki.charlie nin meleği oldum desem yeridir.
- bugun mesaim var cumartesileri çalışmaktan nefret ediyorum. bir yandan iki katı para diye düşünüyorum. bu yaşta çalışmaktan bıktım.
-oruç tutmadım bugün, şirketten yemek parası aldığım için yemek gelmedi, dışardan soyledım aldığım paradan daha pahalıya patladı bana. ne kadar zekiyim.
-hoşlanma aşamalarında olduğum adam bana dün akşam standart kalıp mesajlardan birini attı. iğrendim kendisinden birden. iki satır yazsaydı da kendi düşüncesi olsaydı.
-önumuzdekı yıl ıngıltereye gıdıcem, dil okulu adı altında ama gerı dönmeyesim var.
Abimin defalarca anlatmasına rağmen hala ofsaytı anlayabilmiş değilim.. *