bugün

Söylesene sevgilim, sonumuz ne olacak ?
Bu iş stresi beni sikilmişten beter ediyor.
19 yasindaysan paran yoksa hedeflerin buyukse hayat gercekten zor.
Lahmacunun içinden çivi çıkar mı? Bende bu şans olduktan sonra çıkar. Sen 24 saat yol çek muş'a gel, dişinden ol.
Son çocuk olmasına rağmen adı ilkin olan bir erkek kardeşim var lan.
Evet mutsuzum.
kahveyi çok severim ama bana çok kötü dokunuyor. 3. sınıftayken günde 3-4 kupa kahve içerdim hepsine de bir değil iki paket kahve koyardım. işte ondan sonra içemez oldum sözlük, içmek istiyorum sözlüüük. kafeinsiz kahve hiç güzel değil be sözlük.
Çok pişmanım sözlük çok...
benim hatalarımın bedelini hep başkaları ödüyor..
ayvayı yemiş durumdayım. son beş yıldır hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim. yetmemiş sıvamışım da haberim yok. kendimi çok tebrik ediyorum bu saatten sonra istesem yapamazdım bu kadar şeyi zaten.
ayrıca bugün yıllar sonra ilk defa açık ayakkabı giydim. tüm istanbul ahalisinden verdiğim görüntü kirliliği için özür dilerim.
Yaşadığım hayat yüzünden yaşlılardan nefret ettim , hiç olmak istemediğim biri oldum , lanet olsun herşeye .
https://www.facebook.com/...98775/?type=1&theater

lan ben bunu yatırırım ısırırı ısırır aglatırım bi de üzerine etini yolarım lan ıyy dişimi geçirrim poposuna.
beni en çok korkutan şey; hayatında, unutamadığı erkek olan bir kadın.

insan paranoyaklaşıyor bir süre sonra. sürekli acaba onu mu düşündü, o mu vardı bu hareketinde, bu hallerinde diye. ben de birkaç kadının hayatındayım böyle. garip. bir yerde seni sen gelip buluyorsun.

neyse zaten olacaksa oluyor gerisi laf-ü güzaf.
yok yok, olmuyor, hele ki bu sıcakta arabasız olmuyor. en acilinden arabası olan bi arkadaş, eş, dost bulamlıyım kendime böyle sıkı fıkı olalım falan işime gelir.
dün aşık oldugum yazarın nikini yine unuttum. neyse kitap okuyayım da ben bi yandan da onun hayalini kurayım.
Sevdiğim hiçbir şey elimde kalmiyo hiçbir şey ve kimse. Lan kupem bile kayboldu seviyorum diye lan.
diyorum ki, kalkıp yemek mi yapsam. evi yeni temizledim, duş aldım falan da yemek kokmak da istemiyorum ama..
ilköğretimlisi, liselisi, evlisi,bekarı hatta emeklisi penisli,kızlık zarlı başlıklara takmış vaziyette. Sanırım bilim ve teknolojide neden geride kaldığımızın ve hovardalıkta, denyolukta Batılıları geçtiğimizin kanıtı.
allah olsam dediklerimi direk sorgulamadan bi inanan yerine herşeyi araştırıp beni inkar eden birini cennete alırım.
Mesaj kutum kırmızılansın istiyorum.
Çünkü moralim çok bozuk ve yalnızım .
Buraya itiraf yazana kadar kafanızı pencereden çıkarında hava alın ulan.
kalsın burada gün içinde editlerim.

edit: lütfen kıskanıp eksilemeyelim arkadaşlar. çalıştım, gerekeni yaptım ve ilk entry'i ben girdim.

edit2: oğlum ben anlamıyorum. illa bi yaz tatilinde melis'le veya asansörde ezgi'yle yaşadığım heyecan dolu aşk hikayesini falan mı anlatmam gerek? tamam lan al sana itiraf, hiç sevmiyorum şu sikindirik sözlüğü. kimsenin kimsenin yazdığına tahammülü yok, zaten kimse kimsenin yazdığını okumuyor da. bir entry eğer okunursa da artı vermeye üşenen adamlar konu beğenmemek oldu mu eksiye çullanıyorlar.

bir de nickaltımda zaten 10-15 tane entry var, onların da yarısı fake olup olmadığımla alakalı. kimin fake'iymişim anlayamadım ben bir türlü, anlatsalar da anlasam. fake değilim, duyrulur.

eksileriniz sikimde değil ama, hala da itiraf bekliyorsanız şunu alın mesela; sözlüğü çok güzel faşist yuvası yaptınız. faşizm sadece etnisite üzerinden de yapılmıyor maalesef, hemen her konuda birçok yazar ayrımcılığın en keskin sınırlarında dolaşma peşinde. kimin ne kazandığını hala anlayamadım.

bi ekşi'ye git bak bi de buraya lan, moderasyon gider her şeyi tam entry'leri siler, yazarını zaten anlatmaya gerek yok. kukla falan olmasa resmen okunacak bir şey yok. sabahtan akşama kadar x yapan kürt, bilmemne diyen izmirli baba, bunun götü, şunun memesi. yazar olunacak sözlük mü lan burası. sokayım böyle sözlüğe.

al kardeş, itiraf, götüne sokarsın.
yıllarca bacaklarımdan nefret ettim sözlük. vücut yapıma göre oldukça kalınlar. lise hayatım boyunca etek giydiğim gün sayısı en fazla 20'dir. dışarıda da etek, elbise vs giyerken oldukça rahatsız olurdum. ve ne yaparsam yapayım yeterince inceltemeyeceğimi de biliyorum. ama bir gün aynaya bakarken dank etti. çok şükür dedim. bacaklarım var. yürüyebiliyorum, koşabiliyorum. sonra ne kadar aç gözlü yaratıklar olduğumuzu farkettim. bacaklara sahipken onları beğenmemek gibi bir lüksüm olmamalı. kimsenin olmamalı. aynaya her baktığımda sahip olduklarım için şükrederim sözlük.

küçük şeylere çok önem veriyorum. belki başak burcu olduğumdandır, bilmiyorum. ama hayran olduğum bir basketbolcunun * anlık da olsa bakması bile benim için önemlidir. ufak bir tebessüm, dokunuş. ya da yalan. ne kadar minik olursa olsun..

kayda değer bir şey yapmak istiyorum. önceki itirafımda dediğim gibi ya gider ses mühendisi olur, bir şarkı yaparım ya da şu gideceğim cast ajansında şansım falan açılır. bilmiyorum. ses mühendisliğini daha çok istiyorum. menajerliği devam ettirmek de istiyorum. bir şey yapmak istiyorum. okula gitmek, spora gitmek, maçlara gitmek kesmiyor. burayı büyük harflerle yazıyorum diyelim: bir şey yapmak istiyorum!

an itibariyle de doğum günüm sözlük. 20 yıl bitti. hala alışamadım şu yirmilere. tüm günüm pineklemekle geçecek. ne kadar eğlenceli bir doğum günü! olmasa da olurdu yani. neyse, buna alışmıştım son 3 4 yıldır.
iyi ki doğdum lan, seviyorum kendimi.
hala son doğan kardeşimin neden ilkin adını taşıdığını düşünüyorum.
Yine destanlar, yine yaşanmışlıklar, yine sorunlar, yine dertler paylaşıldı ama ben hala;

Çal pharrel çal.
Happy, happy, happy...
29 yaşımın ilk günü 18 yaşımın ilk günü gibi sözlük. bi bok olmuyor ulan. evet.