sözlük yazarlarının itirafları

hayata dair hiçbir umudum yokken onunla tanıştım. sadece sevgilim değil, dostum, arkadaşım, sırdaşım oldu. bütün ömrüm onun olsun.

Bu sabah uyandım ve her sabah yaptıgım gibi camdan dışarı bakındım ve hoşlandıgım bi kız vardı sevgilisiyle el ele geliyolardı. ilk gördügüm bu oldu. Yanımda bi bardak suyum duruyomuş tam pencerenin altından geçerlerken üstlerine döktüm ve içeri kaçtım. Nasıl rahatlattı beni bi bardak su ohhh.

numarasının sonu 12 85 ile biten sayın sözlük yazarı arkadaşım çok özür dilerim senden. telefonu kaybettim ismin çıkmadı. bu sözlükten olduğuna eminim ama zirveden ve buluşmaktan bahsetmişsin mesajında.

aslında ben öyle olmasını istememiştim.

sevişme isteğimi kaybettim. içki de içmiyorum zaten tam bir ibne oldum çıktım.

çirkin olmasam yakışıklı çocuğum aslında.

Cok pismanim cok.

Seni ingilizce ambalajlar kadar kaliteli seviyorum.
Seni negatif sorulara, negatif cevaplar kadar karmaşık seviyorum.
Seni sevişmenin sadece bir öpücük olduğu kadara basit seviyorum.
Seni imla hatalarım kadar umarsızca seviyorum.
Seni görünmeyen kahve lekeleri kadar gizli seviyorum.
Ben sadece seni seviyorum.
*

manisada bok gibi bir üniversiteyi kazandım, ama rahatım. servisle her gün izmire döneceğim.

unutkanlık baş gösterdi bende isimleri unutuyorum. bi şey düşünüyorum 2 sn sonra unutuyorum. beynimde ur mu var ne, hahaha.

103.000 küsür itirafın içine görülemeyecek bir itiraf eklemekten korkuyorum.

gençler bakın benle annem babam baş edemezken buraya bazı insanların işine çomak sokmaya geldim. dikkatli olun.

20 yaşındayım.

8 yaşımdan beri evin içinde hayal kurup dans ediyorum.
8 yaşındayken TV karşısında dolanırdım, zaman geçtikçe büyüdükçe falan kulaklıkla müzik dinleyip dans etmeye başladım.

bende bir sorun var galiba, deliyim ben.

benim gibi olanına da rastlamadım ki sözlük.

erkek arkadaşım beni kimseyle paylaşamıyor, kimseyle.
özel ders alırken bile hocamdan kıskanıyor, spora giderken oradakilerden, okulda hocalarımdan.

bazen ondan kurtulsam da hayatımı yaşasam diyorum içten içe istiyorum, bazen de onsuz yaşam fikrini düşününce boğazım düğümleniyor sözlük.

katlanıcam herhalde.

edit: bu itirafı yaptığımı, sözlükte yazar olduğumu görse vurur beni.

sevgilimden ayrılmak için 2 aylık avrupa gençlik gönüllü projesiyle bulgaristana gitmek istedim ve ben daha gitmeden kavga ettik ayrıldık bende bulgaristana gitmeye gerek kalmadığını düşünerek vazgeçtim. 10 gün sonra gelip gelmeyeceğimi sormak için aradılar bende aralarına katıldım. Şu an bulgaristandayım, biraz vicdan azabı çekiyorum ancak en iyisi buydu belkide.

üniversiteyi kazandığımda kendime olum bak boş geçirme bu yaşlarını zaman hızlı geçiyor derslerinden çak ama hayatını yaşamayı gezip tozmayı eğlenmeyi her zaman ön planda tut dedim kendime. Hukuk kazandım 5 yılda 6 yılda bitiririm farketmez diyordum ancak bu yaz okulunda kendimi üstten ders alırken buldum. Başarılı bir öğrenciymişim ganom 3.00 ın üzerindeymiş. Kısacası hayatımdan memnun değilim yeterince gezemiyorum tozamıyorum demek ki sözlük.

hiç tanımadığın insanlarla öylesine boş şeyler konuşmak bence çok güzel bir şey sözlük.

sozluk kizi kadar basiniza tas dussun istiyorum.

selam. ben onunla aynı fakültedeyim ama farklı sınıftayım. fuck! 2. sınıfta 1.dönemin sonuna doğru gördüm onu. güzelliğini geçtim gerçekten öyle bir bakıyordu ki çok özel bir kız olduğunu hissettirmişti bana. şimdiye kadar böyle etkilenmemiştim. ondan önce 3 yıllık bir sevgilim vardı onun daha güzel olduğunu savundular yani mesele tamamen güzellik değildi. 2.dönem başladı ceza dersimize farklı hocalar giriyor ama bi tanesi olmayınca ortak ders yapıyoruz mecburen. bu ortak derslerde yakınına oturabilmek için ne taklalar attım allah bilir dicem ama ateistim amk. neyse onu daha fazla görebilmek için almadığım seçmeli derse bir dönem boyunca girdim. bir dönem girdim ve her seferinde arkadaşlarımın yanına oturmak zorunda kaldım. fuck! ben içine kapanık fena halde paranoyak bir insandım hala da öyleyim. bu kızı facebook'tan eklerken bile utancımdan geberiyodum amk o derece. ama facebooktan falan muhabbet etmeyecektim, doğal olmak istiyordum ufak bir tanışmadan sonra ona kendisini yakından tanımak istediğimi falan söyleyecektim. kısaca saçmalayıp oturcaktım. işte bir dönem girdim almadığım derse ama tanışamadım lan. ben de bu ufacıcık cesaretin oluşmasının sebebi de onunla sürekli göz göze geliyor olduğumuzu sanmamdı. artık sabrım tükendi okul tatile girecekti. seviyosan git konuş abideki abiyi oynamaya karar verdim resmen. bu kızın sürekli takıldığı arkadaş grubu var onlar yanında değildi başka kızlar vardı gittim yanına "..... acaba biraz konuşabilir miyiz" dedim. o da bana dedi ki "ismimi nerden bilioosun?". lan dondum amk öküz gibi kaldım öyle. daha önce 4 sevgilim oldu ama hepsiyle tanışıyoduk sonradan açılmıştık birbirimize ama bunu ilk defa yapıyodum. kız donduğumu görünce kalktı ben de ön bahçede konuşalım dedim yürürken konuşuruz diye hayaller kuruyodum. neyse buraya oturalım dedim oturduk öyle ben saçmaladım ki ne dediğimi bile bilmiyorum. galiba seninle tanışmak isterim gibisinden aptalca laflar ettim ki o da yo hayır falan yaptı. bi de sonunu hatırlıyorum özür combosu yapmıştım. "rahatsız ettim özür dilerim" demiştim. kız hayıra bağladı ona da hayır dedi. siktirdim gittim bir sigara yaktım sonra. sonrası iyilik güzellik (cemal süreya- aşk)

zamanında üniversite sınavına hazırlanırken sırf ts'ye yönelmediğim için kendimi sürekli suçluyorum. ben normalde eşit ağırlıkçıydım. sınava hazırlanırken bu alanda hazırlandım ama ben zaten derslerde ve sınavlarda matematiği geometriyi yapabilen biri değildim. yani çok severdim matematiği falan ama sınavlarda yok ... yapamıyordum. ben bunu bile bile gittim it gibi matematiğe kastım ama yine iyi bir sonuç çıkaramadım ve hiç çalışmamama rağmen ts'den çok iyi bir puan aldım. eğer bunu yapmak yerine en başta ts'ye hazırlansaydım çok daha iyi bir puan alırdım ve şimdi galatasaray üniversitesi'nde iletişim okuyor olurdum. evet, bundan bu kadar eminim.

vardır.

sebepsizce gelen karamsar düşüncelerin ve yersiz korkuların ruhu kemirdiğine dair bir his, son zamanlarda baş göstermekte.
itiraftan sayılacak kadar gizli kalması gerekmiş bir durum muydu, bilmiyorum.

ben seni her zaman sevdim züleyha.
dodurga gibi gecelerin güzel,
gündüzlerin çirkin değildi senin,
sen her zaman güzeldin.
hem ay ışığında hem tan ağardığında.
sabahları görmek için gelirdim seni
o dar, bulduk sokağına.
üstüm başım çamur olurdu,
belki hesap vereceğim bir annem yoktu ama,
ben seni her zaman sevdim züleyha.

bugünü yarını yok. ben hiçbir zaman iyi değilim arkadaş.

sözlükle twitter fenomenliğini karıştıran yazarlarımız var.

bir başlığa entry girdim ve hemen ardından başlığın başıma kaldığını farkettim. sonradan öğrendim ki yazarımız başlık tutmadığı için entrysini silmiş.

benim bildiğim insanlar düşüncelerini aktarmak ya da bilgi paylaşımında bulunmak için yazarlar. başlığın tutsa ne olur tutmasa ne olur? yaz gitsin istediğin gibi. kimse oylamadı kimse okumadı yok yazan olmadı dertlerinden uzak.

yazma özgürlüğünü en azından burada hissedelim.

Sözlük yazarlarını entrylerinden analiz edecektim. Kişiliklerini ve diğer özelliklerini uzun uzun yazıp nickaltına girecektim bu yazdıklarımı. Hatta bir sözlük yazarını gözüme kestirdim. Entrylerini inceleme altına aldım ama şimdi vazgeçtim. Kim uğraşacakki lan.