bugün

bana burs çıktığını aileme söylemedim. o parayla saç şeklimi, elbiselerimi değiştirmeyi düşünüyorum. çünkü şunu fark ettim. iç güzellik iyidir. ama bunu göstermek için dış görünüşü de iyileştirmek gerekir.
h.sonları oturdugum guzel kanepemden sadece tuvalete gitmek ve yemek yemek için kalkıyorum.

(bkz: padişah tembeli)
Zaman hızla akıp gidiyor ve ben ona yetişemiyorum.

Odamda, beyaz duvarın üzerinde tek başına asılı duran saate bakıyorum. gözlerini göremesem de onun da bana baktığını adım gibi biliyorum. Hiç susmayan tik tok seslerini dinliyorum. Bana bir şey anlatmaya çalıştığını hissediyorum. Dışımdan söyleyemesem de içimden " lütfen benim için birazcık durabilir misin, dinlenmek istiyorum. " diyorum. Saat hiçbir duygu belirtisi göstermeyen kaskatı suratını oynatmasa da konuştuğunu hissediyor ve ürkütücü sesini içimde duyuyorum : " Söylediğin şeyin tek bir yolu var ve bunu sen de biliyorsun. " Söylediği cümle beynimde yankılanıyor. Korkmaya başlıyorum.

Düşünmemeye çalışıyorum ama böyle yapınca daha fazla düşünüyorum. Sevdiklerimi yanımdan alan, saatin bana "tik tok" sesleriyle anlatmaya çalıştığı zamanın bir gün benim için de duracağını düşünüyorum. Saat hiç durmadan çalışıyor, günler boş geçiyor ve ben sona her geçen gün daha da yaklaşıyorum.
hangi kuvvet, facebook listemdeki tüm facebook oyunu rekortmeni arkadaşlarımın (diamond dash, angry birds, bejeweled blitz vesair) aynı zamanda ik çalışanı olmalarının tesadüf olduğuna beni inandırabilir?
Kimse benim de hayatta birşeyler yapabileceğime, becerebileceğime inanmıyor sanki. Herkesin beni sümsük, beceriksiz bir kiz gibi gördüğünü düşünüyorum. Onlara göre ben en ufak şeyi bile beceremem. Bu duruma kafam çok bozuk. Moralim sıfır yani sözlük.
rekora koşuyorum sözlük. bugün 55 entry girdim şu ana dek..

(bkz: sıkıntıdan sözlükte takılmak)
az önce sözlük yazarlarından tavsıyeler adlı başlıkta artılanması gereken güzel bir entryi keyifle eksiledim üstüne de kahkahayı bastım sonra pişman oldum yazara mesaj atıp özür dileyesim var ama kim uğraşacak.
bugün gayet güzel bir stopmotion video hazırladık yaklaşık 200 kare ve çekim 3 saat sürdü. Proje ödevi tabi biraz amatörce ama olsun. arkasından oynanan 4 oyun tavla zaten paha biçilemez. fakat gün içinde unuttuklarım ya da aklımdan çıkmayan insanlara burada sizin huzurunuzda özür diliyorum onlar kendilerini biliyor.
beni opmeni istiyorum.
o değilde yalnızlığa alıştım galiba ben.
bir sürü bilimsel entryme ragmen en çok beğeni alan entrymin pis yedili adlı diziyi yermem ile ilgili olması beni kendimden tiskindiriyor.
insan ilişkilerim çok kötü sözlük. yeni arkadaşlıkları çok zor ediniyorum. konuşacak bir şey bulamıyorum kimseyle. konuşsam da yapmacık olduğu çok belli oluyor. yeni tanıyan insanlar ya çok egolu ya da çok ezik sanıyor olabilir beni. iyice tanımadan yaklaşmıyor kimse. okuduğum okula ve yapacağım mesleğe hiç uygun değil bu durum. düzeltmem lazım ama nasıl bilmiyorum.
bugün bir sözlük yazarına özel mesaj yoluyla 1.68 boyum var dedim, halbuki değildim.
itiraf ediyorum (#17794584) bildigim tek tribün bestesidir sözlük.
deli gibi özlüyorum, bu cümleden sonrasına ek getirmek istemiyorum çünkü sonu yok dahası yok.
insanların benim hakkımdaki düşüncelerine hep çok önem verdim. Her kişiliği bir saplantı şekillendirir. Benimkini şekillendiren de bu oldu sanırım.
Sırf 1 tl eksik diye sms yapamıyorum. Kimse de 1 tl atmıyor.
Gun icinde neler olucagini belli eden, issiz bir gece. Yarin cok kotu seyler olucak hissedebiliyorum.
kazanan her zaman ben olurum.

5yıl sonrasından edit: dipteyim sondayım depresyondayım. Şimdilerde ise kaybeden hep ben oluyorum. Hadi eyv.
6yıl sonrasından edit: fazla büyük konuşmamak gerekiyormuş kankiler, kaybetmeye devam.
7yıl sonrasından edit: çılgınca sürünmeceler içindeyim. Bir daha asla büyük konuşmayacağım, söz.
8yıl sonrasından edit: daha ne kadar bir lafı yutabilirim... Umudum diğer yıla inşallah.
9yıl sonrasından Edit: bu sene olacak inşallah. inanıyorum... *
yagmur dolayisiyla motosikletle carptigim park halindeki beyaz bmw nin sahibine : cok uzgunum. her nekadar gorukledeki zengin piclerden biri olma ihtimalin yuksek olsada fazlasiyla uzuldum. beni merak ediyorsan kolum aciyor biraz...
sonunda bende özledim..
kafam karısık sözlük yazılımcı olsam mı yoksa kendi meslegimi mi yapsam bilemedim,pek fazla bilgim olmamasına ragmen abapcı olmak istıyorum niye bilmiyorum belki parası güzel ondan olabilir mi acep bilemiyorum.
bu kadar ergeni bir arada görmedim.Ne sözlükmüş arkadaş.
Bu aralar karmaşık duygular içersindeyim sözlük hiç böyle olmamıştım daha önce.
Kendimi soyutluyorum herkesten sanki dışlanmışım gibi, farklıymışım gibi, değişik, karışık utanılacak bir halim varmış gibi.
Bu aralar günlüğüm de sözlüğüm de her şeyim daraldı sözlük.
Ben ki hayat dolu, neşe dolu hep mutlu olan insan dalıp dalıp gidiyorum, sürekli farklı farklı şeyler düşünüyorum kendimi bu ruh halimden kurtaramıyorum sözlük.
Aslında iyi gibiyim, aynı ben aynı konuşuyorum aynı görüyorum aynı hissediyorum ama bir şey beni engelliyor sözlük. Bir şey beni sıkıştırıyor anlamıyorum. Neden bu ruh halindeyim? Nedir beni buna sürükleyen? Hayatımda beni rahatsız eden nedir? Neyi değiştirmem gerek sözlük bilmiyorum. Yazmak istiyorum sayfalarca yazmak ama onu bile anlatamıyorum baksana. Ben diğer insanlardan farklı mıyım? Kimse beni sevmiyor mu bu düşünceler beni kemiriyor sözlük. Oysa herkes beni seviyor, herkes benimle anlaşıyor,arkadaşlarım dostlarım ailem herkes. Hiçbir sıkıntım olmadan niye kendimi sıkıyorum bilmiyorum sözlük. Yeni bir hikayeye başlamalımıyım bilmiyorum. Yazmak iyi geliyor biliyor musun sözlük? Ben yazdıkça açılıyorum. Yeni bir hikayeye karakteri bol senaryosu sağlam bir hikayeye başlamam gerekiyor belki de. Beni biraz kendime getirecek yeniliğe ihtiyacım var belki de. Yeni alacağım bir kitap, yeni gireceğim bir ortam veya yeni tanışacağım bir insan beni kendime getirebilir belki de. iyileşebilirim belki sözlük, kendime gelebilirim.

Belki hepsi sınavlar,derslerin yoğunluğu yüzünden belki ondan sıktım kendimi ama inşallah geçer de kurtulurum sözlük, biter de kurtulurum artık şu yaradan.

iyi geceler sözlük.
çocukken dedemin civcivleriyle oynamayı pek severdik. bir gün abimle ben gene yaramazlık yapıyoruz. civcivlerle oynarken dedemin uzaktan geldiğini gördük o zamanlar zaten 3 5 tane anca vardı iki defa oynarken öldürmüştük o yüzden tabi hemen sıvışmamız gerekti, benimde tam o sırada elimde civciv vardı bir tane ve ne yapacağımı bilemedim. evet bilemedim sözlük. sonra hayvancağızı cebime koydum. dedem görmedi o günü kurtardık. köy yeri tabi haliyle üstünüz kirleniyor. bende pantolonu çıkartıp kirli sepetine koydum, o civcivi cebimde unutmuşum nasıl olduysa artık. annemde cepleri kontrol eder normalde ama gözden kaçmış olsa gerek, sonra o pantolon bir güzel yıkanmış makinede. aradan 1 hafta geçti ben tabi o pantolonu tekrar giymek için aldım. sonrasında sofraya oturduk. yemek yiyoruz. leş gibi bir koku geliyor ama öyle böyle değil, haliyle kokunun geldiği yana dönüyor herkes bütün gözler benim üstümde annem pırt yapmışım gibi bana kızgın gözlerle bakıyor ama anlamıyorum. sonra elimi cebime atmam, civcivi çıkatmam, o iğrenç kokunun iyice yayılması, dedemin yaygarayı koparması bir olmuştu. annem, babam, dedem bir güzel haşlamışlardı o gün.