Ikinci siniftayken beslenme dersi oluyordu. O derste herkes evden salamlı, yumurtali seyler getiriyordu. Benim de bunların kokusundan acayip etkilenmemle sinifi kusmuk havuzuna boğmustum. Berbatti.
3. Sınıftaydım. Okul değiştirecektim o yıl. Bizim sınıftan yakup teneffüste Oh be senin sesinden kurtuluyoruz demişti. Üzüldüm tabi. Şarkı söylerdim ara ara. Zaten müzik kolu başkanıydım*
Şule derste bunu öğretmene söyledi. Öğretmen Onlar seni kıskanıyor aldırma sen kızım demişti. Tabi çocuk egom tavan yapmıştı o zaman.
Komikli güzel anılardır bazen.
bir tane ıslak mendil karşılığında yazıyla dolu olan tahtadakileri defterime yazmasını söylemistim arkadasima.oda kabul etmişti.bende tenefus boyunca oturmustum.
23 nisanda valinin koltuğuna oturup adamdan olmadık şeyler istemiştim. Göbeğini titrete titrete gülmüştü söylediklerime. Zaten hafızamda bi tek göbeği kalmış adamın.
Sinifta dogum gunumu kutlayacaktik. Hersey hazirdi annem beslenme teneffusunden once geldi mumlar filan dikildi yaktilar. Gittim masaya ufledim arkadaslar alkisliyor filan. Cok mutluydum o gun. Aradan birkac saat gecti birden karnimiz agrimaya basladi ama nasil agri anlatamam. Pasta bozuk muymus neymis. Butun sinif hastaneye dokulduk. En berbat dogum gunumdu.
ilkokul 5. sınıftayım yıllar yıllar önce çok sinirlendirmişlerdi, çok ufak olmama rağmen sırayı kaldırıp kızın üstüne atmıştım. yok neymiş öğretmene en yakın o oturcakmış. amk kızı ben konu anlatcam diyom örtmenin yanı benim diyo.. bak yine sinirlendim.
Sıra arkadaşım oturmadan önce kurşun kalemi altına koymuştum. Arkadaş oturunca kurşun kalemin ucu sağ yanaktan girmiş. Dört kişi sivilce patlatır gibi Çıkarmıştık.
çok kıskandığım bir kız vardı. adı kamile çok severdim aslında en yakın arkadaşımdı biz çok fakir olduğumuzdan önlüklerimizi komşuların eskilerinden alırdık istediğim çok beğendiğim ama alamadığım önlüğü almıştı.(orospu bak nasıl kinlendim ha.!!)
okulda kuşağı çözüldü bağlamamı istedi bende bağladım bana doğru döndü baktım ablam orada beni çok güzel korurdu. bir çığlık attım durduk yere( sikiyorlar sanırsınız.).
ablam koştu ne oldu diye bende kamile gözüme iğne soktu dedim off ablam bir dövmüştü abovv.
ilkokul 1'deydim ve nedense andımızı ben okuyacaktım. Çıktım nerdeyse 600-700 kişinin önüne. O zamanlar Medeni Berk ilköğretim okulu'ndaydım ve sınıflarımız neredeyse 60'ar kişilikti.
Her neyse. Okumaya başladım
-Türk'üm
-Doğruyum
-Çalışkanım
-puhahahahahahah
Bir gülme aldı beni. Pehhh sonunu getiremiyorum. Çocukluk işte kim bilir neye gülüyorum.. Müdür sinsice arkamdan yaklaşıp enseme bir yumruk indirdi. Hani birine hızla çarparsında katır kutur sesler gelir ya. Hala aklımdadır o ses.
işte o orospu çocuğu yüzünden yaklaşık 20 yıldır kalabalık fobim var. Allah onun bin belasını versin. Çocuğum lan. 7 Yaşında bir bebeyim. Sen kimsin ki bana vuruyorsun?
Eğitimde en ufak bir şiddette bile nasıl etkileniyorsun.. O gün bugündür Bitirme tezimi sunmak için bile heyetin karşısına çıkmaktan korktuğum için mezun olamadım. Böyle eğitmen mi olur..
Siz siz olun, asla kimseye bir fıske bile vurmayın.
biz ailecek rizeliyiz. istanbul'da yaşıyoruz. rizeli olduğumuzdan ötürü 53 numarasının hayatımızda çok çok önemli bir yeri vardır. okulun başladığı ilk gün okul numaramın 59 olduğunu öğrendim. olamaz, benim okul numaram 53 olmalıydı. laz damarım attı çıktım müdürün odasına yaş 7. dedim ben 53'ü istiyorum. paragöz müdür yardımcısı da oradaydı. küçücük çocuğun o yaşta odaya gelip 53'ü istemesine karşılık 250 milyon talep etmişti.
250 milyonu vermedik. o günden bugüne 53'ü alamamam ilkokulla ilgili hafızama kazınan derin bir anı olmuştur.
ilk okulda çarpım tablosunu beşlere kadar ezberleyin dedi öğretmen, iki gün sonrasının ödevi ama ben ertesi güne ezberledim, öğretmeni nasıl darlıyorum ama çarpım tablosu da çarpım tablosu diye.
+gel evladım tahtaya ne istiyorsun söyle bakalım
-ehe çarpım tablosu öğretmenim ezberledim de
+al bakalım sana çarpım tablosu (üç tokat)
o günden sonra benim için çarpım tablosunun beşlerden sonrasının karanlık kısımları var.
6. Sinifa gidiyorum okul yeni başlamış. ders sosyal . Hoca arkadasa konuyu okutuyo. Okuyan arkadas ve hoca da dahil herkesin ici geçmiş kimi coktan uyumaya başlamış. Birden hocanın eyvaaaah sesiyle ilkildik. Meraklı gozlerle hocaya bakiyoruz bi kac kisi ne oldu hocam falan diye soruyo. Kadin ayaga kalktı dolmalari buzlukta unuttum dedi çantasını kaptıgı gibi siniftan çıktı.
ortaokula gittiğim zamanlarda grip hastalığına yakalanmıştım burnum sık sık akıyor ne yapacağımı bilmiyordum, yanımda peçete ve mendil tarzı bir şey olmadığından burnumdaki fazlalığı nereye çıkaracağımı bulmaya çalışırken, birden gözüme askılıklardaki mont, hırka tarzı giysiler çarptı. herkesin tenefüste sınıftan çıktığı sırada kaliteli bir monta yaklaşıp yünlü tarafına burnumdakileri boşalttım ve rahat bir nefes aldım. sonrasında mont sahibi kızın isyankar söylemleri kulağıma çarpsada hiç oralı olmadım. 4.ve 5. teneffüslerde de aynı şekilde tekrarladım.