sözlük yazarlarının ilk yürek burkulmalarıdır. genelde paltonik ve kısa sürer, çünkü cisme aşık olunmuştur, ruha değil.
tabi ben farklıyım. bir su kaplumbağasına aşık olmuştum. o zamandan beri hep imkansız aşkların peşinde koşmaktayım. demekki insan hiç değişmiyormuş.
ilk aşk güzeldir, bambaşkadır ama insan tekrar ve tekrar aşık olabilir. oscar da öyle diyor *: bir insan ömründe bir kez aşık olacağını zannediyosa ya tembeldir ya da hayalgücü yoksunu.
yazarların, yaşadıkları ilk aşklarını ele alan konudur.sanıyorum ortaikinci sınıftaydım,yan komşumuzun oğlu gökalp ile tanıştığımda 14 yaşlarındaydım.aşk derken,14 yaşındaki bir ergen kızın aşkı ne kadar olursa işte..hergün birbirimize ödev sorma bahaneleriyle gelir,az bir süreliğinede olsa birbirimizi görmüş olurduk.haftasonlarıysa birbirimize ateri kim daha iyi oynuyor ispatlamaya çalışırdık.akşamın nasıl geldiğini anlamazdık bile..çok ama çok aşıktım o çocuğa,o benim ilk aşkımdır.aradan 10 sene geçti,ama yinede görmeyi çok isterdim.
