annemi mısıra götürüp orada bırakmak, vancouver da yaşamak ,hazırlığı geçebilmek ,kasılmadan entry girebilmek ,tim burton gibi bir yönetmen olabilmek istiyorum ayrıca ,kapımın çalmasını ,evimin sigarası kokmasını ,kül tablalarının hiç dolmamasını ,evimde koltuk yerine minder olmasını istiyorum
, ha bi de tüm çinlileri aynı anda zıplayarak yaşatacağı bir depremi yaşamak ,arabanın sıcak kaportosu üstünde serin bir gece, uyuyup kalmak istiyorum...*
bu sözlükte yazan yazarcanların düşleri, gece kafalarını yastığa koyunca aklında geçenlerdir.
hangimiz hayal kurmadık pofuduk bir yastığı kollarımızın arasında sıkarken,
benimse aklımdan geçen, hayalim olan tek şey var;
verdiğim linkin çalışması.
- en az üç çocuk yapmak
- küçük bir cafe açmak, kek ve kahve satmak
- kocaman bahçesinde türlü ağaçları olan; domates, biber yetişen tek katlı bir ev yapmak*
- evin önüne bentley çekmek
-fındık sobasından uzay mekiği yapıp bursa kılıç kalkan ekibiyle aya gitmek.
-erkek başıma kendi çocuğumu tek başıma doğurmak.
-kocaman bir ev alıp bahçesine çarpışan araba platformu kurup ufak çocuğu komşulara yollayıp müsaitseniz babam sizi bu akşam çarpışmaya çağrıyo dedirtmek.
-sözlük formatını bulan insan olmak.
-makinaya çıkmak orda bir kaç ünlüye ayar verip programı terk etmelerini sağlamak sonrada bu programın en güzel yanı konuk sıkıntısı olmaması demek.
-yunan resmi web sitesini ya da benzeri bir şeyleri ele geçirip sabahtan akşama kadar youtubedaki tüm 1453,istanbul,izmir,denize dökmek videolarını izletmek.
-avrupa insan hakları mahkemesi'ne suçlu olarak katılmak hakimin tazminat cezası vermesi durumunda taksit olur mu? indirim yap ayağımız alışsın, bu benim bir yıllık sakız param gibi iğrenç cümleler söylemek sonra aynı suçu bir daha işleyip hakime parasıyla değil mi kardeşim sanane demek.
