*fotoğraf çektirmiyorum , çekmek isteyenlere karşı da şiddete varan tepkilerim olabiliyor
*psikolojik bir rahatsızlığım var , adını bilmiyorum ama düzenli olarak aynı şeyleri yaparım , aynı şeyleri yerim , misal 6 ay sabahları sadece 3 lü kaşarlı yumurta yemişliğim vardır.otobüste her zaman 13 numaraya binerim , o yoksa geç kalsam bile sonraki sefere alırım bileti.belediye otobüslerinde her zaman arka sol cam kenarındaki koltuğun bi önüne otururum , doluysa binmem.ygs zamanı her denemeden önce su-karpuzlu sakız-dido 3 lemesi yapardım , millet bunun zeka açtığına falan inanmaya başlamıştı sonra kantinci dido yetiştiremez olmuştu.
*mutlu olmamayı hayat felsefem olarak kabul ediyorum , minimum haz ile yaşamaya çalışıyorum , pavyonda ayağa kalkıp oynamamış bir adamdan bahsediyoruz burada.
internete ulaşamayacağım ilkel bir yere gidip orada uzun kalacaksam evde zorlanarak okuduğum bir kitabı alıyorum yanımda götürüp kendimi gittiğim yerde kitabı okumaya zorluyorum böylece yapacak başka bir şey ya da okuyacak başka kitap olmadığı için o kitabı bitiriyorum.
bunun sebebi onun senden neden hoşlandığını anlamaya çalışırken duyduğun heyecanla ilişkili. senin sende göremediğim bir şeyden dolayı senden hoşlanıyor ve sen bunu öğrenmek aynı zamanda onun ilgisini koruyabilmek için can atıyorsun.
uyurken senkronize olmus bir ses varsa anında uyanıyorum. örneğin; horlama sesi, saat sesi, alarm vs. üst katta kalan kız telefonunu yere koymus mesela sabahları alarmı calıyor onun titresimine bile uyanıyorum. oda arkadasım benden önce uyanıp okula gidecekse onunla beraber uyanmak zorundayım o hazırlanıp cıkana kadar ben uyanığım, neden? cünkü kıyafetlerini değistirme sesine bile uyanıyorum. kısacası hemen uyanma gibi garip bir özelliğim var allah bana sabır versin.
ekleme: eğer aynı odada uyuduğum bir kisi varsa -mesela oda arkadasım veya kardesim- derin nefes alıyorsa o kisi, ona da uyanıyorum. mümkünse nefes almadan uyusunlar amin tşk.
Aklima gelen bi dusunceyi takip eden dusuncenin olusturdugu dusunce silsilesinden ikrahlanip bak yine uzatiyorsun deyip ic sesimle kavga etmek,
Hic beklenmedik yerlerin huzur vermesi ornegin insaat halindeki bi yapi, sanayi bolgesindeki koca koca endustriyel yapilar,
Ileride kendi evime sahip olunca onu yuva gibi benimseyememe korkusu,
dolmusta on koltuga binip elleri camdan cikarip filmlerdeki gibi dalga hareketi yapmak
en basit seyi bile bu hayatin bogucu rutininden kacis firsati gorup onu degerlendirmek ornegin disciye giderken gokyuzunden guc almak
sabahin korunde uyanmissam metroda ayakta giderken ucuyo hissini yakalamak icin hicbirnyere tutunmadan gozleri kapamak
Durup dururken mutlu olabiliyorum, en az 10 saatlik bir çalışmanın ardından biraz da sesimin güzel olmasının etkisiyle söylediğim it has been a hard days night şarkısı bile beni mutlu etmeye yetiyor.
Şu an bu saatte oturmuş matematik soruları çözüyorum.
Hayır üniversiteye hazırlık değil. Üniversite biteli 4 yıl oldu. Herhangi bir şey için de değil.
Sırf keyfime. Matematik, geometri ve fizik çok hoşuma gidiyor. Bulmaca gibi, çözdükçe zevk veriyor. Gidip kırtasiyeden falan test kitapları aldığım oluyor ara ara. Bugün epey çözdüm kafa dağıtmak için. Ne bileyim tuhaf heralde. Aslında çok tuhaf değil. Millet bulmaca çözüyor ben soru çözüyorum. Tercih işte.
Niye bu saatte olduğu ise uyku tutmadı.
Genelde geceleri aynanın karşısına geçip günün değerlendirmesini kendimle yapıyorum. Cidden çevrende dinleyenin olmayınca buna başvurabiliyorsun. Tuhaf cidden.
bazen durup dururken kendi kendime hastalık buluyorum ve psikolojik olarak o an o hastalığın belirtilerini kendimde hissediyorum gibi ama sadece tek başıma olduğum zamanlarda oluyor.Böyle bir tuhaflığı olan tek insan evladı ben olabilirim.
oldukça derin düşündüğüm zamanlarda * beynimde devamlı olarak kim 500 milyar ister'in seyirciye sorma müziği veya saniye efektli düşünme müziği çalabilir.