pizza siparişini getiren bayan garsona 20 lira verip biraz da hava atmak için ''üstü kalsın'' dediğim ve ''pizza 22 lira beyefendi'' cevabını aldığım an.
yaş olmuş 10. daha yeni yeni aşağıdan hareketlenmeler başlamış. bakkala gidiyorum amcadan çikolata almaya, bişeyler kıpırdanmaya başladı. bakındım etrafa kimse yok açtım baktım nooluo diye bi hava alsın dedim bıraktım dışarda. yazarın en çok utandığı an, sol taraftaki balkondan gelen bi teyzenin "haaaa" tarzı sesidir.
orta okuldayız ergeniz bi çirkiniz bi çirkiniz ama nasıl güzel hissedioruz hormon seviyemiz tavan yapmış... bayramda bi arkadaşımla gezioruz. iki tanede oğlan takıldı peşimize. arkadaşım birine yazmaya başladı diğeri de bana yazıomuş mal olunca insan anlayamıor hemen.. bir ilgi bir alaka ama ben sinirleniorum tabi.. şöyle de bir detay vardı ki burnum akıodu ve peçete denen nesneye ulaşmak imkansızdı zira sokaklarda sürtüorduk.. neyse efendime söyliim; oğlanın aşırı ilgisinden sıkılan ben isyan ederek tıslayaraktan ' ya ne kadar sinirsin' dememle burnumdan büyükçe bir sümük balonu şişti şişti şişti oğlanın suratına doğru patladı.. * ondan sonra kaçarak uzaklaştım..
fiziki yeterlik sınavında 10cm yuksekligindeki tahtanın dizini sakatlamasinın ardından doktorun sana hiç spor yapmiyon mu demesi senin ise body'e gidiyorum diyememen, utanman.
türkiye cumhuriyet'i hükümeti'nin terörist başını muhattap aldığını gördüğüm her an. onun çizdiği yol planıyla terörü bitireceğini sanan devlet büyüklerimizi düşündüğüm her an.
ergenliğe yeni adım atttığım sıralarda, osbir çekerken babama yakalanmıştım. adamcağız, o günden sonra uzunca bir süre, elimi yıkayıp yıkamadığımı sordu.
ne utanmıştım lan. neredeyse 20 yıl geçti, unuttu mu acaba.
Haylaz bir çocuktum zamanında. Hiç yerimde durmaz abuk subuk şeyler yapardım. Haliyle çok terler ve susardım.
Bilenler bilir, terliyken eve gidemezdik o zamanlarda. Anneler hemen kontrol ederdi atletleri. Çok ıslaksa eve sokar daha da çıkarmazlardı.
Gene bir gün futbol oynamıştık. Ter içindeydik ve eve gidemiyorduk. El kadar çocukta para ne arasın gidip su bile alamazdık.
Aşağı mahallede bahçeli bir ev vardı. Yaşlı bir çift oturuyordu. Bahçede çesme olduğunu keşfetmiştik. Sürekli gidip gelip su içer kaçardık. Ev sahibi yaşlı amca çok sert ve sinirli bir tipti. Bir gün yakalanacağımı bilmeme rağmen gene gittim, Yanımda iki üç veletle birlikte. Açtım çeşmeyi dayadım ağzımı buz gibi suya. içmeliydim ve adeta bir daha su içemeyecekmiş gibi içiyordum. Taa ki tokatı yiyene kadar. Küçüklükten beri devam eden herkesin kaçıp benim yakalanma durumum gene boy göstermişti.''utanmıyor musun elalemin suyunu içmeye, pis hırsız'' şeklinde bağırıyordu sonrasında. Yaptığım şey sadece su içmekti. Bildiğin musluk suyu içiyordum.
O gündem sonra birinin bana bağırmasını kaldıramaz oldum. Ya sert tepki veriyor ya da aşağılıyordum.
staj yaptığım şirkette şirket çalışanına arkamı dönmüş bir şekilde afiş düzenliyorum. çalışanın " naber emin " demesi. * ben de iyi abi sen nasılsın demem. * arkamı dönüp adama bakınca kıpkırmızı olmuş ve içimden bir hasss çekmiştim.
manisadan adanaya dönmekteydim. ucuz oldugu icin tatlises firmasini kullaniyordum. o zamana kadar hep yasli amcalar teyzelerle dolu olan otobus bayram tatili nedeniyle benim yasitlarimla ogrencilerle doluydu. hava soguktu tuvalet problemim vardi ve tahmin edersiniz ki gaz sıkışması yasamaktaydım. ancak ilk mola yeri olan kulada bu isi tam halledemedim. ikinci mola yeri olan aksehir özkan dinlenme tesisine vardigimizda uykuluydum ve yine basarili bir operasyon gerceklestiremedim. filmin koptugu yer adana girisiydi. yanim bos oldugu icin götümü koridora devirip yatmisim (farkinda degilim) bir ara uyandigimda yanibasimdan bir ses duydum "normal abim 12 saattir yoldayiz" diyordu kafami kaldirmamla birlikte adamin elinde benim göte dogru tutulmus oda spreyini gördüm. iste o an ben kendimden gectim yerin dibine girdim... en kötüsü de tam olarak ne kadar ileri gittigimi bilmiyor olmamdi. ben hayatimda hic bu kadar kepaze bir sahneyi ne yasamistim ne de sahit olmustum. adana otogara girdigimiz an kosarcasina valizimi kapip servise bindim. son sahne ise en acisiydi. butun gece tam arkamda oturan kiz benimle ayni servise bindi goz goze geldigimiz an bir gulumseme atti ki uzerine kitaplar yazilir. bu da benim hikayem.
küçükken, tahmini yaş 7, köye gittiğimizde merve adındaki arkadaşımda kalmak için annemden izin almıştım.
ilk kez mervelerde kalıyordum.
oynadık güldük eğlendik, e çocuğuz haliyle sızdık kaldık.
sabah uyandığımda külodum popocuğumu sarmış halde değildi.
-merve sen mi çıkardın? dedim.
-yoooooo sen gece çıkardın, dedi.
o sırada babası geldi, benim külodumu yerde gördü.
o anda öyle bir utandım öyle bir utandım ki 15 yıl geçmesine rağmen hala unutamadım gördüğünüz gibi sayın dostlar.
sonuç: mervelerde kalmak sağlıklı bir şey değil, bir daha mervelerde kalmadım.
kulaklık takılı black metal dinlerken ossurmak. çıkartın da ossurun sevgili arkadaşlar, böylelikle, sound u, ayarlayabilir, distortion u kısabilirsiniz.
geçen gün bir hoca(arş. gör.) iki kız öğrenci, üç erkek öğrenci(benimle dört) okulun ikinci katına çıkıyorduk. bünyemde birazcık gaz birikmiş olacak ki ayağımı merdivene basıp diğer ayağımı atarken çok çok sesli bir şekilde osurdum. cidden ne yapacağımı bilemedim o an. leş gibiydi de.
lisede okul tuvaletinde hocayı gömerken , hocanın kabinden çıkması .karı gıcık oldu tabi hep uyuzluk gördüm .bildiğin üvey ana eline düşmüşleri anladım o zamandan beri en nefret ettiğim heriflerin dedikodusu yapılırken bile 'ya öyle deme belki öyle değildir ' diyen sevgi böcüğü tiplerden oldum .
Arkadaşla yürüyoruz yolda.
Bir kızla karşılaştık bizimkisi bayağı samimi konuştu.
Neyse kız yanımızdan ayrılınca hemen başladım dedikoduya;
-Kızda kaşar yürüyüşü var kızım çok samimi olma böyle tiplerle!
Karşıdan aldığım cevap harikaydı;
-Aynı evde yaşıyoruz mecburum.
Öyle bir mal gibi kaldım. Nefes almayı unuttum sanırım. Ama asıl beni itin götüne sokan cümle şuydu;
-insanın kardeşi kaşar da olsa görüşüyor.
Yerin dibine geçmiştim, spatulayla kazısanız çıkmazdım valla.
kuzenimle bebekken beraber banyo yaparken çekilen fotoğrafın aile meclisinde açılması. ardından ben ve kuzenimin birkaç saniye bakışıp odadan kahkalar eşliğinde kaçmamız.
eskişehirde tramvayda düştüğüm durum beni çok utandırdı kıpkırmızı oldum. bu kodumun tramvayı zart diye duruyor. otogardan alanönü'ne gidiyorum bindim tramvaya. alanönü'ne yaklaşınca yerdeki valizimi elime alayım derken zart diye fren yaptı tramvay. dengemi bi kaybetmişim ki sorma. tutacak yer ararken domalık vaziyette cap diye kızın birinin bacağına yapıştım. ulan ha deyince doğrulamadım da bi 5 saniye öyle tuttum kızın bacağını. hani böyle birini yakalarsın bacağından kaçmak için ileri geri aşağı yukarı ayağını sallar ya kovaladığın kişi, aynı o hesap kız sanki bacağını köpek ısırmış gibi salladı durdu. aklıma geldikçe utanıyorum lan.
Bir keresinde üniversitede tiyatro gösterisinde rol almıştım, gösteriye basladigimizda sıra bana gelmişti.
Heyecandan Repliği karıştırıp tersten başlayınca sonrasına soyleyecek birşey kalmamıştı. Sahnede öyle kalakaldım ve elimi yüzüme götürdüm eyvah dercesine. Seyirciler durumu anlayıp teselli amaçlı alkışladı ama bir kere yerin dibine girmiştim.