Arkadaşlarla sigara içerken babamın işten erken çıkıp zili çaldıgı gün.Hemen bi poşete kül tablolarını dökmüştük.Babama film izliyoruz diyip ayrı bi odaya alıp odayı havalandırdıgımız gün. (bkz: Ucuz atlatmak)
üniversite yıllarımda bir değil iki kere bombalanan ortamda kaldım. bir kere de kıyısından döndüm.
ilki sanıyorum 94 yılı falandı evimin karşısında patladı bomba. gecenin bir yarısı havada bir alev topu ardından patlama sesi.. 3. katta 3 cepheli evin tüm camları inmişti aşağıya. ama o ses öyle böyle bir ses değildi. 2-3 sene sürdü hatta çok ani seslerde bir anlık irkilme durumum.
ikincisini de beşiktaş'ta yaşadım. beşiktaş çarşısına bir yılbaşı zamanı bomba koymuşlardı. bilen bilir beşiktaş çarşısının iki girişi vardır. ben caddeye bakan taraftaydım. eskiden asya tur muydu adı öyle bir otobüs işletmesi vardı. ismi yanlış olmasın o otobüs firmasının ofisinde servisimi beklerken çarşının arka tarafında patlamıştı bomba. 95 sonu diye hatırlıyorum ama çok emin olamadım 96 sonu da olabilir. yine büyük bir ses, üstüne çarşının en kalabalık anı olması nedeniyle büyük bir kargaşa... yine çok korkmuştum..
aslında bombadan yırtmam 3'tür.
bi keresinde de yine 95 yılı yanılmıyorsam bostancıya giden iki katlı otobüste bomba bulunmuş köprüden aşağı mı ne atılmıştı. o otobüs benim bindiğim saatin otobüsüydü. o gün nolduysa oldu o otobüse binmedim. aksam haberlerde izleyince de yine yırttım demiştim hatta..
tanımadığım iki insan kavga ediyorlardı, arkadaşlarla oradan geçiyorduk şunları ayıralım dedik. yanlarına vardığımız anda biri diğerini bıçakladı. midenin sol tarafından ekmek bıçağını bir geçirdi ki adam yerde yarım saat can çekişti, ambulans çok gecikti. gözlerinin ferri sönmüş derler ya adamın gözbebeği bile rengini yitirdi, her tarafı bembeyaz oldu adamın. neyse ki ambulans geldi, adamı götürdüler ama ikinci gün haberini aldık adam ölmüştü.