Hatun, patron oglunun ustunde gidip gelirken patron yatagin baslik kismina yaslanip manzarayi seyrediyordur. Bi sure sonra fark edilir ki yatagin basligi arkadaki duvara ritmik bi sekilde "tak tak tak" edasiyla vuruyordur. Gayet nornal degil mi? Tabi o duvar yoneticinin yatak odasi olmasi ve gecenin bi vakti yatak odalarinda " ya kadin bu ses nerden geliyor kim tepisiyor aminakoym? " demesiyle birlikte o ritmin dusmesi, doggye gecilimesi..
beceriksizlikten meydana gelen kazalardır.
bir başka anımı daha anlatacağım (evet benim seks hayatım salaklıklarla dolu)
kısa süre önce çıkmaya başladığım kız arkadaşımla sakarya caddesinde sıla bar da geç vakte kadar içtik. her şey öyle güzeldi ki barda en kuytu köşeye oturduk etrafa aldırış etmeden baya baya yiyiştik. kız arkadaşım alkolünde verdiği bir etkiden olsa gerek azgınlıkta beni geçmişti. o kadar ki kendisi elini alıp masanın altında bacak arasını okşatmaya başladı ki ben başımızın belaya gireceğinden korkmaya başladım hadi çıkalım dedim. çıktık yürürken bile yiyişiyoruz. sonunda kız kulağıma seni çok istiyorum beraber olalım ben çok azdım dedi. benimde canıma minnet ama yer yok. z bar'ın önündeki parkta oturduk ne kadar bekar arkadaşım varsa telefon ettim hiç birisinin evi müsait değil. hatta kız bile bir arkadaşını aradı boş bir ev bulamadık. baktım kız da yavaş yavaş vaz geçiyor ama benim aklıma düştü bir kere illa yapacağız bu işi. gezerken bir bina dikkatimi çekti burada bir arkadaşın çalıştığı bir ofis vardı ve bina komple hep işyeri olduğu için akşam saat 7-8 den sonra kimse olmuyordu. kıza söyledim.
-saçmalama dedi yakalanırsak rezil oluruz.
-gel bi bakalım dedim. binaya girdik üst kata doğru çıktık arkadaşımın çalıştığı ofisin önünde durduk zili çaldım tabi ki kimse yok. her kat tek daire olduğu için güvenli gibi geldi. otamatlar o zaman sensörlü değildi. hemen ayak üstü olaya başladık kız ilk başta çok tedirgindi ama biraz zevke geldikten sonra o da koyverdi. işi öyle abarttık ki pantolanları bile indirdik neyse işi bitirdik. yaklaşık 1 saat sonra üşüdüğümüz için artık gidelim dedik. toparlandık aşağı indik. o da ne. bina kapısı kilitli. meğer bekçi belirli bir saatten sonra kapıyı kilitliyormuş. uğraş uğraş kapı açılmıyor. mahsur kaldık. kız paniklemeye başladı. bina da kimse yok sabaha kadar apartman boşluğunda kalacağız. en son çare arkadaşı aradım herşeyi açık açık anlattım. oğlan:-
oha abi desede tamam ben halledecem panik yapmayın dedi. 15-20 dakika sonra bekçi koşa koşa geldi kapıyı açtı. arkadaşım bekçiye:
-sana söylemeyi unuttuk arkadaşlar bizim büroda çalışıyor yeni girdi mesaiye kalmışlardı demiş. bekçi pek yemiş gibi görünmesede kusura bakmayın dedi. biz dışarı çıktığımız da saat gece yarısına varmıştı. cezaevinden çıkan mahkum gibi koşarak uzaklaştık.
sonu rezillik olsada tadı damağımızda kalmıştı.
iki metreye yakın partnerimle hararetli bir şekilde sevişirken nasıl olduysa artık kendimi bir anda balkondan aşağıya sarkıtılırken buldum. bütün mahalle memelerimi görmüştü. hayvan herif.
hamak ta sallanıyordum, ta ki hatun kişi üstüme çıkana kadar, sonra zaten zor zoruna dandikten bir ip le yapmıştım hamağı, sonra yere çakıldık. işte bunlar hep kızların yüzünden, hayır ben orada kitap okuyom neden gelirsin ki demi, sonra yok erkekler şöyle yok böyle. hamak zevkimi bozan kim, o değilde neden ben ?