Bir dönem şairlerinin rant sağlamak amacıyla "sevgi, sevmek" duygusunun yerine çıkardığı kelimedir.
Aşık olmadım ama sevmişliğim vardır. Öyle ki onu sizlere Levent Yüksel'in seslendirdiği bi şarkıyla betimleyeceğim.
"Ten beyaz, saç kızıl güller
Kahkasında bülbüller
Kirpiği kapkara tüller
Ben o afete vuruldum.
Ten değil nakış mübarek
Bende ki aşk değil ibadet
Elleri sevdi nihayet
Ben ebedi saadetten kovuldum.."
Aşka inanmıyorum.
Hakkında sayfalarca şiirler ve uydurma hikayeler yazılmış aşka.
Acısı var bu gerçek yokluğu da ama sadece bir dürtü Ve heyecan bu.
Bir sevgi ve sadakat kadar değerli değil olamaz.
hiç beklemediğim artık benden bi cacık olmaz dediğim anda çok fena aşık oldum. rüya mı, uyanınca geçer mi bilmiyorum. ama bitmesin hiç. gerçekten hiç yaşamadığım huzuru buldum ben onun güzel gözlerinde.
rüyalarimdan cikmadigi dogrudur hayallerimi süsledigi de fakat asik degilim galiba ben ya hic tanimadigim bir duygu oldugu icin daha büyülü birsey oldugunu düsünüyorum askin. böyle olamaz.
üniversite de sevdiğim çocuğu gizli gizli takip diyom. pat diye karşısına çıkıyorum. kütüphaneye bile o gidiyor diye gidiyordum. onun sayesinde derslerden geçtim.
ve galiba aşkın gerçek aşkı yaşatacak bana. kül oldum sıra kul olmaya geldi cancağızım. olsaydın iyi olurdu amma. yokluğunun da kendine bir karizması yok degil hani.
1. sınıftan 7. sınıfa kadar Çağla isminde bir kıza aşıktım. 2. sınıfta çıkmaya başlamış 5. sınıfta ayrılmıştık yanlış hatırlamıyorsam. Yeniden çıkmayı çok istiyordum. Geceleri yatmadan önce dualarımdaydı. Şimdi ateistim.
Yanlış insana aşık olmak başıma gelen birşey oldu bu sene.. Bir daha da kimseye olmam artık. Ne acı birşeymiş.
Bu sene kadar olan Sherlock dizisindeki şu söz hep aklıma gelecek : Duygu denen şey , sadece kaybeden tarafta bulunan kimyasal bir kusurdur. Her zaman aşkın, tehlikeli bir dezavantaj olduğunu varsaymışımdır.
Yaşadığım her olayla eski yaşadıklarımı unutuyorum sanki. Hafızam iyidir ama beynim en çabuk bunları unutuyor. istenmeyen şeyler tutulmaz hesabı. Hoşlanma elbet oldu bundan bile acı çektim. En fenası aşık olmak şimdiye kadar 1 kez oldu o da bana eziyetti değerim bilinmedi. 5, 6 ay heba oldu. Kendimi bitirdim ama bilemezdim. Sonradan anlamıştım aşık olduğumu. Duygusallık bende pek yok ama yaratıcılıkla fantazi üretirim. Aşkın bana yararı çok dokunmadı. Salaklaştırdı beni. Normalimden 10 kat daha masum, saf, iyi etti beni. Belki de ben gerçekte oydum bunu da bilmem. Aşık olmak tehlikeli suda yüzmek hep bunu diyeceğim öyle gözüküyor. Aşk, Fırtınalı denizde gemiyi ayakta tutmaya benziyor. Gemi, Gemideki mürettebat çatışmasından dolayı batıyor(insanın süperegosu egosu idi çarpışıyor, insan kendini bitiriyor) denizin dalgalı şimşekli havasından batmıyor.(sevdiğinin sözü, tavrı belki yan sebep olur ama asıl sebep değildir.)
5 senemi hiç olmayacağını bile bile harcadım. En başta yapmam gerekeni en sonda yaptım. Ama ne oldu sonunda ne istediğimi ve ne istemediğimi çok iyi biliyorum artık.
Neşet baba : oldum. Bir konserim de önde köşede güzel bir kız vardı. Ona aşık oldum. Ama gurbanınız oluyum yazmayın bunu. Çünkü yazarsanız aşk olmaktan çıkar.